Şimşek, Vergi Denetim Kurulu (VDK) Başkanlığı Konferans Salonunda "Makro Ekonomik Gelişmeler ve 2014 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Gerçekleşmeleri" konulu toplantıda, 2014 yılında küresel büyümenin düşük gerçekleştiğini belirtti. Şimşek, bunda AB'deki durgunluk ve jeopolitik gerginlikler ile gelişmekte olan ekonomilerdeki yapısal sorunların etkili olduğunu kaydederek, Uluslararası Para Fonunun (IMF) gelecek 4 yıldaki dönemde büyüme tahmininin de yüzde 4 olduğunu söyledi.
Avrupa ekonomilerinin deflasyon riski ile karşı karşıya olduğuna dikkati çeken Şimşek, bunun bertaraf edilmesi için Avrupa Merkez Bankasının varlık alımına dayalı bir para politikası uygulamaya koyabileceğine işaret etti.
Amerikan Merkez Bankasının (Fed) bir miktar parasal sıkılaştırmaya gidebileceğinin altını çizen Şimşek, "Avrupa Merkez Bankası ve Japon Merkez Bankası genişleyici bir para politikası uygularsa bu Fed'in parasal sıkılaştırmasını telafi edebilir" dedi.
Şimşek, gelişmekte olan ülkelerin yapısal sorunlarına iki sorun eklendiğini ifade ederek, bunlardan birinin Batı ülkelerindeki talep zayıflığı, diğerinin ise emtia fiyatlarındaki düşüş olduğunu bildirdi.
Faiz artışı kadar doların değer kazanmasının da bir risk olduğunu anlatan Şimşek, "Doların değer kazanması paranın yönünü gelişmiş ülkelere çevirebilir. Bu önemli bir risktir ayrıca dolarda ciddi bir değer kazanma söz konusu olursa, bu 1 yıl sonra ABD ekonomisini de yavaşlatabilir" diye konuştu.
Şimşek, Türkiye ekonomisinin dış ekonomik gelişmeleri dikkate almadan değerlendirilemeyeceğini belirterek, ülke ekonomisinin 2014'te muhtemelen yüzde 3 büyüyeceğini, bunun AB ülkeleri ile Çin ve Hindistan dışındaki gelişmekte olan ülkelerden iyi olduğunu bildirdi.
Bu yıla ilişkin beklentilerinin daha olumlu olduğunu kaydeden Şimşek, "Küresel ekonomide bir miktar toparlanma öngörülüyor. AB'de bir toparlanma olursa bu Türkiye'ye olumlu yansır. Kuraklığın bu sene yaşanma ihtimali düşük. Daha önemlisi geçen sene finans piyasalarında bir çalkantı söz konusuydu ve biz iki seçim atlattık. Bu sene bunların tekrarlanmayacağını düşünüyoruz ve Türkiye'nin bu sene yüzde 4 civarında büyüyebileceğini tahmin ediyoruz. Seçim sonrasında Türkiye'nin önü açık. Kamuoyu yoklamaları siyasi istikrarın devam edeceğini gösteriyor, seçimlerden sonra iç talebin toparlanması da söz konusu olacak" ifadelerini kullandı.
- "Cari açık sorun olmaktan çıkıyor"
Şimşek, ılımlı büyümeye rağmen bir yılda 1,4 milyon kişiye istihdam sağlandığını vurgulayarak, işsizlik oranının da az da olsa düşüşe geçtiğini belirtti.
Mehmet Şimşek, Türkiye'nin işgücüne katılım oranının Avrupa'daki gibi olması durumunda işsizliğin 1-2 puan aşağıda olabileceğine dikkati çekti.
Geçen sene enflasyonun liradaki değer kaybı ve kuraklık nedeniyle yüksek seyrettiğini dile getiren Şimşek, "Enflasyonu geçen sene yüzde 8,2'de tuttuk, bunu daha aşağı çekmemiz lazım. Bu sene enflasyon muhtemelen hızlı bir şekilde düşmeye devam edecek. Çünkü geçen sene yaşadığımız kuraklığı muhtemelen bu sene yaşamayacağız. Geçen sene olduğu gibi lirada önemli bir değer kaybı muhtemelen olmayacak. Ayrıca petrol ve emtia fiyatlarında düşüş var. Dolayısıyla enflasyon Merkez Bankasının öngördüğü yüzde 6,1 seviyesine inecektir. Hatta yıl içerisinde bunun çok daha altını görebilir. Petrol fiyatları bu düzeyde kalırsa enflasyon yaklaşık 2 puan daha aşağı olabilir" değerlendirmesinde bulundu.
Maliye Bakanı Şimşek, cari açık konusunda da bir iyileşme yaşandığını ifade ederek, geçen sene kasım ayı itibariyle 12 aylık cari açığın 47,1 milyar dolar olduğunu, petrol fiyatlarının bu seviyede kalması durumunda cari açığın yüzde 3-4 arasına, yani 30 milyar dolar ve altına inebileceğini söyledi. Şimşek, bu şekilde cari açığın sorun olmaktan çıkacağını dile getirdi.
Şimşek, reform sürecinin süreklilik arz ettiğini belirterek, 2015 ve sonrasında çok kapsamlı bir reform programını uygulayacaklarını söyledi.
Türkiye'nin şimdiki sorununun verimlilik olduğunu kaydeden Şimşek, reform programlarıyla Türkiye'nin gelecek 10 yıl içerisinde gelişmekte olan ülkelere göre pozitif ayrışacağını ifade etti.
- "Cari açık hedefin altında gerçekleşti"
Şimşek, 2014'te bütçe performansının hedeflenenden iyi bir noktada olduğunu dile getirdi.
Geçen sene bütçe giderlerinin tam hedeflendiği gibi 448,4 milyar lira olduğunu bildiren Şimşek, gelirlerin de öngörülenden daha iyi gerçekleşerek 425,8 milyar lira olduğunu açıkladı.
Şimşek, faiz hariç giderlerin 398,5 milyar lira, vergi gelirlerinin de 352,4 milyar lira olarak gerçekleştiğini bildirdi.
Geçen yıl bütçe açığının beklenen de iyi gerçekleştiğini kaydeden Şimşek, "2014 yılında bütçe açığı 22,7 milyar lira oldu, hedefimiz ise 33,3 milyar liraydı. Yani hedefimize göre bütçeyi 10,6 milyar lira daha iyi bir noktada tuttuk" dedi.
Mehmet Şimşek, bu sene seçim ekonomisi uygulanacağını söyleyen ekonomistlere çağrıda bulunarak, "Lügatımızdan seçim ekonomisini çıkarttık, popülizm tuzağına düşmedik, bundan sonra da düşmeyeceğiz. 2015'te de çok farklı bir resim olmayacak" diye konuştu.
Şimşek, yatırımlara ilave 12,8 milyar kaynak aktarmamaları durumunda bütçe açığının binde 5 civarında gerçekleşeceğine dikkati çekti. Şimşek, ayrıca geçen sene öngörülenin ötesinde 55,7 milyar liralık yatırım yaptıklarını da dile getirdi.
Gelir kısmında hedeflenene oranla 22,6 milyarlık bir artış olduğunu söyleyen Şimşek, "Bu durum Maliye çalışanlarının güçlü iradesi, kayıtdışıyla mücadele ile açıklanabilir. Çünkü geçen sene 2-B'den sadece 1,7 milyar lira, özelleştirmeden 7,8 milyar liralık bir gelir geldi. Bunlar da çıksa çok ciddi bir performans artışı var" değerlendirmesinde bulundu.
Şimşek, Gelir Vergisi Kanun Tasarısı ve Vergi Usul Kanunu Tasarısında da bu yıl ilerleme sağlayacaklarını ifade etti.
Vergi Usul Kanunu konusunda şubat ayında ilk çalışmanın biteceğini belirten Şimşek, bunun kayıtdışılıkla mücadele açısından büyük bir önem taşıdığını söyledi.
- "Türkiye hiç olmadığı kadar iyi bir noktada"
Şimşek, Kayıt Dışı ile Mücadele Eylem Planı'nın da hazır olduğunu ve yakın zamanda açıklayacaklarını belirtti.
Türkiye'nin merkezi yönetim bütçe açığının muhtemelen geçen sene milli gelire oranla yüzde 1,3'e düştüğünü açıklayan Şimşek, uluslararası karşılaştırmalar açısından kullanılacak rakamın ise yüzde 0,7 olduğunu bildirdi.
Şimşek, kamu borç stokunun milli gelire oranının da yüzde 33 civarına indiğini kaydederek, "Türkiye gerek bütçe performansında, gerekse borç dinamiklerinde hiçbir dönem olmadığı kadar iyi bir noktada" dedi.
Türkiye'nin son 20-30 yılın en düşük faiz yükü ile karşı karşıya olduğunu bildiren Şimşek, faiz ödemelerin milli gelire oranının geçen sene yüzde 2,8 olarak gerçekleştiğini belirtti.
Şimşek, reformlara ve bütçe disiplinine bu yıl da devam edileceğini vurgulayarak, 2017'de bütçe fazlasına doğru gidileceğini söyledi.
Maliye Bakanı Şimşek, iki temel reformlarının kamu harcamalarının rasyonelleştirilmesi ve kamu gelirlerinin kalitesinin artırılması olduğunu sözlerine ekledi.