Merkel, Ukrayna Başbakanı Arseniy Yatsenyuk ile görüşmesinden sonra Başbakanlık'ta basın toplantısı düzenledi. Merkel, burada bir gazetecinin Fransız mizah dergisi Charlie Hebdo'ya yönelik saldırıyı hatırlatarak, bundan sonra Alman hükümetinin Almanya'daki Müslümanlarla ilişkilerinin nasıl olacağına dair sorusunu yanıtladı.
Merkel, Yahudi, Hıristiyan, Müslüman hangi inançtan olursa olsun Almanya'da yaşayan herkesin veya hiçbir dine inanmayanların hayatlarını korumak için ellerinden geleni yaptıklarını belirtti.
"Almanya'daki Müslümanların çok büyük bir bölümüyle çok iyi ilişkilerimiz var. Herkes de terör saldırılarına karşı açık ifadeler kullandı" diyen Merkel, buna rağmen Almanya'da bazı kişilerin münferit olarak radikal gruplara katıldığını, ülkedeki güvenliği sağlamak için de önlemler aldıklarını kaydetti.
Paris'teki saldırının ardından Almanya İçişleri Bakanı Thomas De Maiziere de Müslümanlarla ilişkiler konusunda konuştu. Süddeutsche gazetesine açıklama yapan Maiziere, Müslümanlara toptan şüpheli olarak bakılmaması gerektiğini belirtti ve "Paris'teki saldırıların İslamiyet ile hiçbir ilgisi yok" dedi.
Maiziere, saldırının tüm topluma ve değerler düzenine yapıldığını vurgulayarak, özellikle Suriye ve Irak'tan Almanya'ya gelen sığınmacıların terörden kaçtıklarını ve Müslüman oldukları için bu kişilerden şüphelenmemek gerektiğini ifade etti.
