Çolakoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Cuma Camisi" olarak da bilinen, Filibe'nin merkezinde bulunan Hüdavendigar Camisi'nin yakılmak istenmesinin ve Müslümanların ibadethanelerine sistematik saldırıların "vandallık" olduğunu söyledi.
Geçen yıl 14 Şubat'ta Filibe'de vakıf taşınmazlarının Müslümanlara iadesi davası görüşülürken, 3 bin kişilik grup tarafından taşlı ve molotofkokteylli saldırı düzenlendiğini anımsatan Çolakoğlu, "Hüdavendigar Camisi'ne kundaklama girişimi, Bulgaristan'daki demokratik hayata ve toplumun huzuruna yönelik ırkçı saldırıdır" diye konuştu.
Saldırıyı etnik gerginlikleri "sıcak tutma girişimi" olarak değerlendiren Çolakoğlu, şöyle devam etti:
"Bulgaristan'da etkin gerginlikten beslenenler var. Balkan Türkleri olarak, insanlık suçu niteliğindeki bu saldırıyı esefle kınıyoruz. Bulgaristan'da mabetlere yönelik saldırıların son bulması en büyük temennimiz ancak bir temennimiz daha var. O da yakalanan saldırganın hak ettiği cezayı alması. Zira bu gibi vandalların yakalanamaması veya yakalansa da ceza almaması yeni saldırıları tetikliyor, saldırganları cesaretlendiriyor.
Geçen yıl camilere yönelik yakma girişimleri, haç asma ve duvarlarına İslam aleyhtarı yazı yazılması şeklinde saldırılar gerçekleştirildi. Bu tür saldırıların devam etmesi halinde, Bulgaristan'da istenmeyen olaylar çıkabilir."
1421-1451 yıllarında inşa edilen Hüdavendigar Camisi, 5 Ocak Pazartesi günü yakılmak istenmiş, polis ismini açıklamadığı saldırganın yakalandığını duyurmuştu.