Kavuncu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sektördeki sorunların çözümü ve unlu mamul üretiminde kalitenin artırılması adına 2008 yılında bir araya gelerek, federasyon kurduklarını, geride kalan 6 yılda önemli faaliyetler gerçekleştirdiklerini söyledi.
Yaklaşık 34 bin üyesi bulunan federasyonun 77 ilde şubesinin faaliyet gösterdiğini belirten Kavuncu, amaçlarının fırıncının hakkını ve hukukunu korumak olduğunu dile getirdi.
Fırıncılar olarak 76 milyon nüfuslu ülkede "kutsal nimet" ekmeğin üç öğün sofrada bulunmasına vesile olmanın heyecanını yaşadıklarını ifade eden Kavuncu, sektörün en büyük sorununun haksız rekabet olduğunu ve federasyon olarak bu sorunu ortadan kaldırmak adına yoğun mücadele verdiklerini vurguladı.
Haksız rekabeti ortadan kaldırmak ve fırıncıların para kazanmasını sağlamak amacıyla başlattıkları hukuk mücadelesinde önemli bir kararın çıktığını anlatan Kavuncu, federasyonun ve Çankırı Şube Başkanlığının, "haksız rekabete karşı" Çankırı Ticaret Mahkemesi'nde açtığı davayı kazandıklarını dile getirdi.
Kavuncu, "Kazandığımız mahkeme, Başbakanlığımızın yayımladığı genelgeler ve teşkilatımızın mücadelesi gösteriyor ki artık bu işin şakası yok. Mahkeme kararı emsal teşkil ediyor. Artık ekmeğin, üretim maliyetinin altında satılmasının önüne geçtik" diye konuştu.
Mahkeme kararına rağmen bazı fırıncıların ucuz ekmek satarak hem sektöre hem de insan sağlığına zarar verdiğini ifade eden Kavuncu, şunları kaydetti:
"Sektörümüzün içerisindeki haksız rekabeti engellemenin mücadelesini veriyoruz. Özellikle fırıncılarımız haksız rekabet yaparak ekmeğin kalitesini düşürüyor. Sektörümüzde haksız rekabet nedeniyle günlük 4,5 milyon ekmek düşük fiyatla satılıyor. Böyle olunca hem fırıncılarımız sıkıntıya düşüyor hem de milletimizin sağlığıyla oynanıyor. Biz, 76 milyonu doyuran, üç öğün soframızda bulunan kutsal bir nimeti üretiyoruz. Vatandaşlarımızdan da fırına gittiğinde ucuz ekmek satan, haksız rekabet yapanları uyarmalarını bekliyoruz."
Uyarılarını sürdüren Kavuncu, "Dışı kabuk bağlamış, mayalanması ve pişirilmesi zamanında olmamış ekmekleri satın almasınlar. Bu tür işletmeleri tercih etmesinler, şikayet etsinler. Devletimiz de vatandaşımız da bunlara müsaade etmesin. Biz bunların önüne geçtiğimiz zaman ekmeğin kalitesi artacaktır" dedi.
- "Ekmeğe zam yok"
Türkiye'de ekmek fiyatlarının meslek örgütleri ve birlikler tarafından belirlendiğini hatırlatan Kavuncu, ekmek fiyatlarının bir yıl öncesinden açıklandığını söyledi.
Ekmek fiyatlarının bölgelere göre değişiklik gösterdiğine dikkati çeken Kavuncu, "Bugün ekmek bir liradan satılıyor. Birlik bu fiyatı bir yıl öncesinden açıklamış. Ekmeğe zam yok. Bizim mücadelemiz belirlenen fiyatlardan satış yapılsın, ekmeğin kalitesi artsın. Ekmek zaten iki yıldır bir lira. Türkiye'nin 81 kentindeki ekmek fiyatları değişiyor. Ekmek İstanbul'da 1,25 lira, Bursa'da 1 lira, Ankara'da 75 kuruş, Kayseri'de 90 kuruş. Ekmeğin fiyatı zaten belli. Artık 15 kuruşa, 30 kuruşa, 40 kuruşa ekmek satılmasın. Bu dönemi bitirdik" ifadelerini kullandı.
- Her yıl 1,5 milyar dolar çöpe gidiyor
Kavuncu, Türkiye'de günlük 120 milyon ekmek üretildiğini ve bunun 12 milyonunun israf edildiğini dile getirerek, israf edilen ekmeğin maliyetinin yıllık 1,5 milyar dolar olduğunu, Türkiye'nin her yıl 1,5 milyar doları çöpe attığını vurguladı.
Federasyon olarak söz konusu israfın önlenmesi için çalışmalar yaptıklarına dikkati çeken Kavuncu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Dönemin başbakanı, Cumhurbaşkanımız bize sahip çıktı. 'Ekmek israfını önleyin, haksız rekabeti bitirin' dedi. Devletimiz de artık arkamızda, bizi destekliyor. Bir yandan sektörümüzde kangren haline gelmiş haksız rekabeti bitirmek için çalışıyoruz bir yandan da ekmek israfını önlemek için mücadele ediyoruz. Cumhurbaşkanlığımız, Başbakanlığımız, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığımız sektörümüze sahip çıktı ve bize destek verdi. Kamu kurum ve kuruluşlarında 50 gram ekmek tüketilmesini sağladık. Bu sayede yaklaşık 2,5 milyon ekmek israfını önlemiş olduk."
Murat Kavuncu, israf edilen ekmeğin değeriyle 250'ye yakın hastane, 500 kilometre otoban, 250 okul yapılabileceğini belirterek, "Söz konusu 1,5 milyar dolar ile 650 bine yakın işçinin bir yıl boyunca asgari ücretten maaşları ve sigorta primleri ödeniyor" diye konuştu.