Karayanık, AA muhabirine, son yıllarda özellikle gençlerin bu enstrümana ilgisinin arttığını vurguladı.
Asıl mesleği endüstri mühendisliği olmasına rağmen neye olan düşkünlüğü nedeniyle bu enstrümanı üretmek için 10 yıl önce evinin bir odasını atölyeye dönüştürdüğünü belirten Karayanık, şunları anlattı:
"Ney yapmak, aşırı sabır ve özen gerektiren bir iş. Kış aylarında Türkiye'nin en kaliteli kamışlarının yetiştiği Asi Nehri kıyısındaki sazlıklar arasında günde 30-40 kilometre yürüyerek kamış topluyorum. Bu kamışları en az bir yıl kurumaya bırakıyorum. Kamışları, ısı ve buhar uygulayarak doğrultup, nota deliklerini açıyorum. Dudak kısmına başpare denilen parçayı yerleştiriyor, kamışın çatlamaması için üst ve alt kısma parazvare denilen yüzük takıyorum. Bu işlem en az 4-5 saat sürüyor. Üzerinden bir sene geçmiş kamışlardan günde 2-3 ney üretebiliyorum."
- Her kamıştan ney olmaz
Ney ustalarının söylediği "her kamıştan ney olmaz" sözünü hatırlatan Karayanık, "İyi bir ney için dere yataklarının güneş gören tarafında ilk sıradaki kamışlar, kış mevsiminde kesilmeli. 9 boğumdan oluşan ney kamışının boğumları arasındaki uzunluk 4 santimetreden az, 9 santimetreden fazla olmamalı. İyi kurumalı, içi iyi temizlenmeli" diye konuştu.
Ney yapmaktan üflemeye vakit bulamadığını, imalathanede sürekli ney dinleyerek çalıştığını anlatan Karayanık, müşterilerinin en çok öğrencilerden oluştuğunu kaydetti.
Karayanık, yaptığı işi geçim kaynağı olarak görmediğine dikkati çekerek, "Ortalama maliyeti 50 lirayı bulan bir ney 75 ila 300 liradan satılıyor. Ben 50 ila 100 liradan satıyorum. Müşterilerimin çoğu öğrenci olduğundan kar amacı gütmüyorum. Bazen maliyetin altında da ney sattığım oluyor. Ayrıca kılıfını da kendim dikiyor ve hediye ediyorum" dedi.