Bakan Yılmaz, Bingöl Ticaret ve Sanayi Odası'nda (BİNTSO) düzenlenen "3. Bingöl Kalkınma Platformu Toplantısı"nda yaptığı konuşmada, ilin temel sorunlarının ele alınabildiği, bilgi aktarımının gerçekleştiği, ortak hedeflerin belirlendiği, çalışmaların motive edildiği platformları önemsediklerini söyledi.
Yılmaz, daha önce iki toplantı gerçekleştirdiklerini anımsatarak, bir önceki platformda alınan kararları, bir sonraki platformda yeniden gözden geçirdiklerini, Bingöl'ün ana meselelerini tartışmaya ve çözüm aramaya devam edeceklerini ifade etti.
Doğu ve Güneydoğu'ya hiçbir dönemde olmadığı kadar yatırım yaptıklarını anlatan Yılmaz, "Kim ne derse desin, kim bunu gölgelemeye çalışırsa çalışsın gerçekler ortada. Yollarımız ortada, üniversiteler ortada, hastaneler, okullar, kırsal alandaki hizmetlerimiz bütün bunlar ortada. Ancak bu yeter mi yetmez. Kamu yatırımlarının yanı sıra mutlaka özel yatırımlarla bizim yolumuza devam etmemiz lazım" dedi.
- "Çözüm süreci en büyük teşvik"
Yılmaz, bir taraftan kamu yatırımlarıyla eksik kalan yatırımları tamamlarken bir taraftan da özel yatırımların artırılması gerektiğini ifade ederek, çözüm sürecinin önemine vurgu yaptı.
Hükümetin sağladığı altıncı bölge teşviklerine değinen Yılmaz, şöyle devam etti:
"Tabi bunların üstünde birde çözüm süreci var, çözüm süreci çok önemli. Ne kadar teşvik verirseniz verin, ne kadar altyapı yatırımı yaparsanız yapın bir bölgede huzur ortamı tesis edilmemişse, güven ortamı tam anlamıyla hissedilmiyorsa, böyle bir algı yoksa orada özel sektör yatırımı gerçekleşmiyor. Burada gerçekçi olmamız lazım, eğri oturup doğru konuşmak lazım. Burada güven ortamının, huzur ortamının pekişmesi çok kritik. Çözüm süreci en büyük teşviktir. Çözüm sürecinin başarıya ulaşması ve insanların zihinlerinde hiçbir kuşkuya yer bırakmayacak şekilde bu defterin kapanması, aynı zamanda bir refah süreci demektir, istihdam demektir, ekonomimizin, sosyal hayatımızın zenginleşmesi demektir, demokrasimizin gelişmesi demektir. Her bakımdan çözüm süreci çok çok önemlidir."
Çözüm sürecini istemeyen çevrelerin varlığına da dikkati çeken Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, şunları söyledi:
"Son dönemlerde daha olumlu atmosfer görüyoruz. İnşallah ümit ederiz ki en kısa sürede sonuçlanır. Tabi burada beklentileri çok aşırı yükseltmek doğru değil belki. Çözüm süreci gibi zor süreçlerde bazen inişler, çıkışlar yaşanabiliyor. Çünkü bunu istemeyen çevreler var, içeride ve dışarıda Türkiye'nin önünü kesmeye çalışan, bu bölgeyi sürekli bir şekilde istismar etmeye çalışan bir takım provokatörler, bir takım çevreler bunu karıştırmaya çalışıyorlar. Bundan sonrada karıştırmaya çalışacaklar. Ama biz her zaman söylüyoruz hükümet olarak son derece kararlıyız, sonuna kadar da bu çözüm sürecinin arkasındayız."
"Çözüm sürecinin ne kadar arkasındaysak, kamu düzeninin de o kadar arkasındayız" diyen Yılmaz, halkın güvenliği ve emniyetinin birinci öncelikleri olduğunu kaydetti.
Yılmaz, çözüm sürecine devam ederken kamu düzeninin de gözardı edilemeyeceğine belirterek, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Bakın devletin güvenliğinden bahsetmiyorum, insanın güvenliğinden bahsediyorum, toplumun fertlerinin güvenliğinden bahsediyorum. Bu güvenliği de bizim maksimum düzeyde sağlamamız lazım, bu ortamı oluşturmamız lazım. Biz bunları birbirinin alternatifi gibi görmüyoruz. Hem ekonomiyi kalkındıracağız, hem çözüm sürecini sonuna kadar kararlı bir şekilde devam ettireceğiz, hem de kamu düzenini sağlayıp vatandaşımızın emniyetini güvence altına alacağız inşallah. Bunu bozmaya çalışanlara karşıda en güzel cevabı inşallah bu bölgede yaşayan insanımız verecektir. Bu anlamda Bingöllülere müteşekkil olduğumuzu belirtmek isterim. Hangi görüşten olursa olsun, Bingöllüler her zaman huzurdan yana olmuşlardır. Demokratik ortamdan, temel haklardan özgürlüklerden yana olmuşlardır. Herkesin fikrini açık ifade ettiği, inancını rahat bir şekilde yaşadığı, ama şiddete de hepimizin karşı olduğu bir ortamda inşallah Bingölümüzde, Türkiyemizde gelişmeye devam edecektir diyorum."