'Irkçılığın hiç kimseye yararı yok'
AB Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır, Avrupa'da yaşanan ırkçı hareketlerdeki yükselişe dikkati çekerek, bu gelişmelerin ne insanlığa ne de Avrupa'ya yarar sağlamayacağını söyledi.
11 Yıl Önce Güncellendi
2014-12-25 15:10:31
Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır, "AB'nin ekonomik sıkıntılarını atlatmasıyla birlikte bu ırkçılık, radikal ve İslam karşıtı görüşler giderek azalacak ve olması gereken noktalara ulaşılacaktır" dedi.
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği'ni (MÜSİAD) ziyaret edip dernek yönetimiyle bir araya gelen Bozkır, ziyaretin ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, MÜSİAD’ın Türkiye’nin güzide bir kuruluşu olduğunu söyledi.
AB sürecinde gelecek dönemde ne yapacaklarını bugün bir beyin fırtınası şeklinde MÜSİAD başkanı ve yönetim kurulu üyeleri ile konuştuklarını bildiren Bozkır, bundan sonra daha sık bir araya geleceklerini kaydetti.
Bozkır, Türkiye'nin alacağı önemli kararlar bakımından hem Türkiye'nin Gümrük Birliği anlaşmasını revize etme müzakerelerinde hem de AB sürecinde karşılaşılan çeşitli senaryolarla ilgili olarak ortak hareket tarzını sık sık bir araya gelerek değerlendireceklerini belirterek, bu görüşmeden faydalandığını kaydetti.
"SADECE ALMANYA'DA DEĞİL"
Bir gazetecinin Almanya ve bazı ülkelerde ırkçılık ve İslam karşıtı kampanyalarının öne çıkmaya başladığını ifade etmesi üzerine Bozkır, AB'nin dünyadaki ekonomik krizden en fazla etkilenen ülkeler grubunun başında geldiğini anlatarak, şunları dile getirdi: "Günlük yaşama çok fazla yansıyan işsizlik, iş kaybetme, ekonomik bakımdan sıkıntılar, siyasette ve siyasetin ortaya çıkardığı sonuçlarda kendini gösteriyor. Irkçılığın ve İslamofobinin artması ve bunla kendilerine siyasi hedef edinen partilerin siyasette mesafe kaydediyor olmasını sadece Almanya değil birçok ülkede görüyoruz, bir anlamda bunun sonucudur. Ekonomik ve sosyal sıkıntıların olduğu bir ortamda bu tür akımların güçlenmesi de her zaman gözlenmektedir. İnşallah AB'nin ekonomik sıkıntılarını atlatmasıyla birlikte bu ırkçılık, radikal ve İslam karşıtı görüşler giderek azalacak ve olması gereken noktalara ulaşılacaktır. Türkiye eskiden olduğu gibi bu tür olaylar meydana geldiğinde sadece hükumetin veya STK'ların protestolarıyla yetinen ülke olmaktan bugün çıkmıştır. Meclis İnsan Hakları Komisyonu büyük bir ülkenin bir komisyonu gibi bütün olayları yerinde izleyip hapishane, mahkemelerde olayın olduğu yerlerde anında mevcudiyetini gösterip sorgulayan ve bunların önlenmesi için çaba sarf eden mekanizmalar ortaya çıkmıştır."
Volkan Bozkır, Türkiye olarak bu tür gelişmelerin meydana gelmesinden dolayı üzüntü duyduklarını aktararak, "Bu tür gelişmelerin ne insanlığa ne de Avrupa'ya, dünyaya yararlı gelişmeler olmadığını düşünüyoruz ve yüksek sesle ifade ediyoruz" dedi.
Gelecekteki çalışmaların sadece AB bağlamında değil, ikili düzeydeki görüşmelerde de her türlü tenkidi, bunların önlenmesi için ortak çaba sarf edilmesi gereğini vurgulayacaklarını belirten Bozkır, geleceğe güvenle bakması gereken bir dünyada istikrarsızlıkların, bu tür ırkçı ve İslam karşıtı söylemlerin daha az olma mecburiyeti olduğunu söyledi.
"AB İLE YAPILAN MÜZAKERE SÜRECİNDEKİ HEDEFLERİ, TÜRK İNSANI İİN VAZGEÇİLMEZ OLARAK DEĞERLENDİRİYORUZ"
MÜSİAD Başkanı Nail Olpak ise Türkiye'nin AB sürecinin artıları ve eksileri olduğunu, AB’nin Türkiye’nin en büyük ticari partneri olduğunu, yurt dışından gelen yabancı yatırımların yüzde 76’sının AB kökenli olduğunu, Türkler'in yurt dışındaki yatırımlarının yüzde 67’sinin de yine AB üzerinde olduğunu kaydetti.
AB ile yapılan müzakere sürecindeki hedefleri, Türk insanı için vazgeçilmez, ekonomik, sosyal ve demokratik hedefler olarak değerlendirdiklerini vurgulayan Olpak, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bunların ulaşılması gereken hedefler olduğunu düşünüyoruz. Ondan sonraki süreç bir siyasi karar mekanizmasıdır. Tam üyelik onlar ya da bizim tarafımızdan kabul edilir ya da edilmez kısmı işin başka bir tarafıdır diye değerlendiriyoruz ama olmazsa olmazından vazgeçmiyoruz. Gümrük Birliği çerçevesinde değerlendirilen Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı Anlaşması (TTIP) konusunda maalesef gelinen nokta itibariyle ya bireysel Serbest Ticaret Anlaşmaları (STA) ya AB’nin bizi otomatik olarak buna dahil etmesi ya da bizim sessiz kalmamız gibi bir noktaya gidiyor. Sessiz kalmayacağımız ortada. Bu konuda iş alemi olarak da hükümetimize çalışmalarında her türlü noktada destek vereceğiz."
Konuşmaların ardından MÜSİAD Genel Başkanı Olpak'ın, "Küçük bir takdimimiz olacak" demesi üzerine Bakan Bozkır, "Plaket değildir inşallah" karşılığını verdi.
Olpak da 2 yıldır misafirlere, onların adına dikilen fidan sertifikası verdiklerini ifade ederek, Bozkır'a fidan sertifikası takdim etti. Bakan Bozkır, MÜSİAD'ın aldığı bu kararla hükümetin aldığı karara örnek teşkil etmiş olduğunu belirterek, güzel bir hatıra olarak saklayacağını kaydetti.
SON VİDEO HABER
Haber Ara