Belediyeden yapılan açıklamaya göre, YTÜ Davutpaşa Kampüsü Kongre ve Kültür Merkezi'nde yarın da devam edecek kongrenin açılış oturumuna, YTÜ Rektörü Prof. Dr. İsmail Yüksek, AK Parti İstanbul Milletvekili Osman Aşkın Bak, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yalçın Karayağız, Esenler Kaymakamı Yüksel Ünal, Esenler Belediye Başkanı Mehmet Tevfik Göksu, Esenler Belediyesi Şehir Düşünce Merkezi Bilim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mazhar Bağlı ile akademisyen ve öğrenciler katıldı.
Açılışta konuşan rektör Yüksek, şehirlerin, tabiattaki her nesne gibi değişim olgusundan bağımsız olmadığını belirterek, şehirlerin bir yandan insanı ve toplumu doğrudan ve dolaylı şekillerde etkilediğini, diğer taraftan da toplumsal, ekonomik, teknolojik, siyasal ve kültürel değişimlerden etkilendiğini aktardı.
Yüksek, "Değişimin yönü ve gücü, o toplumun karakteristik özelliklerine ve ortam koşullarına göre şekillenir. Şehirlerdeki değişim de buna paralel olarak zamana ve zemine göre farklılıklar göstermektedir" ifadesini kullandı.
Günümüzde kentsel politikaların, değişimin tam odağında yer aldığına işaret eden Yüksek, kentlerin yönetiminin, fiziki gelişim yönünün belirlenmesinin, soysal, ekonomik ve kültürel gelişmelerin yönlendirilmesinin, refahın arttırılmasının, sürdürülebilir büyümenin sağlanmasının ve kente dair hemen her uygulamanın, yeni kentsel politikalar çerçevesinde yürütüldüğünü anlattı.
Yüksek, bir şehrin yeniden oluşturulması, değerlendirilmesi, yaşanır kılınması ve kentin stratejik yönetim esaslarının belirlenmesinde kentsel politikaların büyük önem taşıdığına değinerek, çağdaş kentsel politikaları ortak akılla ve katılımcı yönetimle belirlemenin, hayata geçirmenin, bugünün kent yönetimlerinin ve kentlilerin temel sorumluluğu olduğunu ifade etti.
- "Artık dünün belediyle ilgili sorunlarının yüzde 90'ını konuşmuyoruz"
Belediye başkanı Göksu da yerel yönetimlerin geldiği nokta göz önüne alındığında artık Türkiye'de "geleceğin şehri" kavramının konuşulması gerektiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Bunu şunun için ifade ediyorum, biz bugün belediyeciliği ya da belediyeleri konuşurken artık dünün belediyle ilgili sorunlarının yüzde 90'ını konuşmuyoruz. Belediyelerle ve belediyecilikle ilgili mevzuatları konuştuğumuzda artık daha çok hayata dair, belediyelerin yaşam kalitesini yükseltebilecek, hayatı konforlu kılabilecek, daha doğrusu insanca yaşayabileceği, insan onuruna uygun, doğaya uygun, çevreye uygun, fıtrata uygun bir şehri nasıl inşa edebileceğimizi konuştuğumuz bir dönem içerisindeyiz."
Yarın yapılacak oturumların ardından sona erecek sempozyumda, yaşanabilir şehirler için yapılması gerekenlerle değişim ve dönüşümün şehirlere yansıması masaya yatırılıyor.