Çekimler sırasında Fatih Usta'nın iki dişi kırıldı, başına sekiz dikiş atıldı, dikişlerin belli olmaması için de saç ekildi. Final dövüşünde kılıçla omzu kesilen Usta'nın çekimler sırasında başına gelmeyen kalmadı.
Vizyona 16 Ocak'ta girecek filmin Trabzon ve Kemerburgaz'daki çekimleri tamamlandı.
Filminin başrol oyuncusu ve senaristlerinden profesyonel dövüş sanatları uzmanı Fatih Usta, dünyaca ünlü "Hulk", "Hitman", "Transporter" filmlerinde rol alan Cyril Raffaelli ve "Herkül", "Batman", "X-Man" filmlerinin aksiyon yıldızı Scott Adkins ile uzun süre çalışarak çekimlere hazırlandı.
Usta, AA muhabirine yaptığı açıklamada, filmin zorlu dövüş sahneleri için ekibiyle 8 ay boyunca günde 8 saat spor salonundan çıkmadığını kaydederek, şöyle devam etti:
"Dünyanın en iyi dövüş koreografist ve dublörlerinden Cyril Raffaelli ve ekibi bizim için İstanbul'a geldi. Onlarla sekiz ay kamp yaptık. Daha sonra çektiğimiz dövüş sahnelerini ona gönderdim. Eksik bir şey olsaydı kendi ekibiyle çekip bize gönderecekti ama her sahne için 'Sen zaten gerekeni yapmışsın' dedi. Çekimler sırasında iki diş kırığı, başımda da sekiz dikiş vardı. Dikişlerin belli olmaması için saç ekildi. Final dövüşünde kılıçla omzum kesildi ve aldığım darbelerden 2-3 defa bayılacak duruma geldim. Devasa bir teknik ekip ve ekipmanla 'gerçek' bir film yaptık. Türk sinemasında izleyicilere çakma ürün veriliyor, biz orijinalini veriyoruz. Çekim teknikleri açısından 'birinci sınıf film' standardındayız."
Filmde kendini Fatih Sultan Mehmet'e adamış, vatanı ve milleti için ailesini feda edebilecek bir Kara Murat karakterini canlandırdığını dile getiren Usta, Cüneyt Arkın'ın canlandırdığı bir kahramanı oynamanın çok gurur verici olduğunu ifade ederek, "Çocukluğumda beni herkes ona benzetirdi. Cüneyt Arkın, hayranıyım, bende çok özel bir yere sahip" dedi.
- "İzleyiciler Osmanlı Devleti'ni Osmanlı gibi görecek"
Türkiye'de uzun zamandır tarihi bir film yapılmadığını dile getiren Fatih Usta, bu yüzden 2010'da Kara Murat'ı sinemaya döndürmeyi planladığını, Kara Murat kitaplarının yazarı Rahmi Turan ile anlaştıklarını ve 2011'de projenin tüm işlemlerini başlattıklarını anlattı.
Usta, bazı tarihi film ve dizilerinin doğruluk konusunda çok eleştirildiğine işaret ederek, "İzleyiciler, bu filmde Osmanlı Devleti'ni Osmanlı gibi görecek, bir Fatih Sultan Mehmet görecek. Fatih Sultan Mehmet'in ağzından çıkmayan hiçbir sözü söyletmedik" diye konuştu.
Filmin tarih danışmanlığını Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Sebahattin Usta'nın yaptığını kaydeden Usta, Kara Murat fantastik bir karakter olsa da filmdeki tüm akışının tarihle bire bir ilerlediğini söyledi.
"Fatih'in Fedaisi Kara Murat filmi, Türk sinemasına 100. yıl hediyesidir" diyen Fatih Usta, filmin Rusya, Azerbaycan ve Ortadoğu ülkelerinde gösterilmesi için anlaşma yaptıklarını, Japonya ve Hindistan'a da televizyon satışı ihtimali olduğunu aktardı.
Usta, fragmanının yayınlanmasıyla yorumların yapılmaya başlandığını belirterek, şöyle devam etti:
"Filmde, Fatih Sultan Mehmet'in 'Eğer kanımla yücelecekse Hz. Muhammed'in dini, durmayın kılıçlar doğrayın beni' sözü geçiyor. Israrla bunun Hz. Hüseyin'in sözü olduğu söyleniyor. Bu sözleri Hz. Hüseyin söylediyse Fatih de ondan etkilenip söylemiştir. Biz de bu sözü kullandık. Filmin aksiyon yönüyle ilgili de 'Spartaküs çakması, 300 Spartalı gibi olmuş' yorumları yapılıyor. Hızlatma-yavaşlatma tekniğini kullandığımızdan dolayı bu eleştiriler yapılıyor. Halbuki bu, hep kullanılan bir tekniktir. Dövüş sahnelerinin gizemini on kat daha artırır. Bir de 'Fatih Usta bu filme özel kas yapmış bayağı da abartmış' deniyor. Ben zaten hep kaslıydım. Dünyanın en iyileriyle sinema koreografisi üzerine on yıl çalıştım."
- "Ekip, dövüşü izlerken çekim yapmayı unuttu"
Film setinde yaşadıkları ilginç anları da anlatan Usta, şöyle konuştu:
"Talus ile Kara Murat'ın bir sahnesinde ekip, dövüşü izlerken çekim yapmayı unuttu. Trabzon'daki çekimlerde, yaklaşık 400 kişi savaş sahnesi için eğitildi. Yaylada bir savaş sahnesi çektiğimiz sırada yaşlı bir teyze gelip çekimleri izledi. İzledikten sonra da ağlamaya başladı. Neden ağladığını sorduğumuzda 'Bir an o dönemleri yaşadım. Ne kadar zor günlermiş. Yaşadığımız toprakların değerini daha iyi anladım' dedi. Bunun gibi sayamayacağımız onlarca güzel anılarımız oldu.
Bir gün çekimlerde kullandığımız Kur'an-ı Kerim'i açık bir halde çekim alanında unutmuşuz. O gece müthiş bir yağmur yağdı, her yer çamur oldu. Sabah, Kur'an-ı Kerim'in yanına geldiğimizde, onun etrafında, üzerinde bir su tanesi bile olmadığını gördük. Kenarında, köşesinde bir çamur bile yoktu. Setteki herkes çok etkilendi bu olaydan. Final sahnesinde, keskin kılıçlarla dövüştük. Ben o koreografinin 10 bin defa tekrarını yaptım çekilmeden önce. Bir günde 120 plan çekildi. Sekiz saat boyunca gerçek kılıcın tehlikesi hiç bitmedi."
