Onuncu Kalkınma Planı (2014-2018) çerçevesinde Öncelikli Dönüşüm Programları Eylem Planının, Kamu Gelirlerinin Kalitesinin Artırılması Programı kapsamında yerel yönetimlerin öz gelirlerinin artırılması amacıyla eylem planları devreye girecek.
Tasarrufların üretken yatırımlara yönlendirilmesi amacıyla imar değişikliği veya kamu yatırımları sonucu oluşan değer artışlarından kamunun pay alması ve gayrimenkullerde değer artışına yol açacak bazı kamu yatırımlarına, yararlanıcıların katkıda bulunmasını sağlayacak bir sistem geliştirilecek.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Kalkınma Bakanlığı, Adalet Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Hazine Müsteşarlığı ve Gelir İdaresi Başkanlığı'nın ilgili olduğu ve Maliye Bakanlığı'nın sorumluluğunda olacak eylem planına göre, yerel yönetimlere gayrimenkul değer artışlarından pay alacakları bir sistem geliştirilmesi gelecek 1 yıl içerisinde tamamlanacak.
- "Değer kazanç vergisi kararını doğru buluyorum"
AA muhabirine konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan İstanbul İnşaatçılar Derneği (İNDER) Yönetim Kurulu Başkanı Nazmi Durbakayım, rant ya da kazanç vergisinin bir arazinin mevcut imar durumundan farklı olarak imarının artması olduğunu ifade etti. Bu durumun yapı müteahhitlerini birinci derecede ilgilendirmediğine dikkati çeken Durbakayım, "Bize kumaş nasıl gelirse biz onu öyle dikeriz ve satarız. Dolayısıyla bu arsa geliştiricilerinin konusudur. Kamu yararına böyle bir vergi alındığında bir takım söylentiler ortadan kaybolur. 'Niye bunun imarı arttı?' şeklindeki soruların cevapları yanıt bulmuş olur. Kamu vicdanı rahatlar" diye konuştu.
Durbakayım, şunları kaydetti:
"Eskiden şerefiye vergisi vardı. Devlet yol, baraj, havaalanı, hastane yaptığında bölgedeki araziler kıymetleniyor. Bunlardan şerefiye vergisi alınırdı. Kazanç vergisini de bu anlamda düşünmek lazım. Bu gelir tekrar kamuya döndüğünde hastane, okul, bayındırlık gibi alanlarda kullanıldığı takdirde 75 milyona doğru bir dağılım olur. Bu kararı olumlu buluyorum. Konut satışlarında arz talep dengesi kurulmuş durumda ve 'konut balonu var' gibi bir ifadeyi de kabul etmiyorum. Konut sektörü sağlıklı bir şekilde yürüyor."
- "Rant vergisini olumlu buluyorum"
Makro İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Ercan Uyan ise bu düzenlemenin olması gerektiğini uzun zamandan beri söylediklerini belirterek, "Bir örnekle bunu açayım. Kamunun bir bölgede hastane, köprü ya da havaalanı yapacağı daha etüt çalışmaları sırasında bu bir şekilde duyuluyor ve o bölgedeki arsa fiyatlarında hareketlik başlıyor. Orada kamulaştırma yapacak olan kamu, bu sefer yüksek fiyattan ödeme yapmak zorunda kalıyor. Yatırımı da kamulaştırmayı da yapan kamu olurken, arsa sahipleri fiyatları yükselttiği için kamunun maliyetleri artıyor" dedi.
Kamunun yapmış olduğu yatırımlarla gayrimenkul değerlenmesinden oluşan "rant vergisini" olumlu bulduğunu vurgulayan Uyan, bu uygulamayla kamunun haketmediği bir giderin önüne geçeceğini ve kamuya da gelir sağlanacağını dile getirdi.
Müteahhitlik sektöründe yüksek yoğunluklu yapılaşmalarla ilgili kendilerinin çok fazla kabahatlerinin olmadığını söyleyen Uyan, "Çünkü arsayı satın aldığımız zaman imar durumundaki hakkı ticari olarak kullanmak istiyoruz ve ciddi manada yüksek yoğunluklu siteler ortaya çıkıyor. Arsadaki imar artışlarında kamu kaynaklı bir gelir olursa, bu noktada imar değişikliği taleplerinde azalış olacağını öngörüyorum. Daha düşük yoğunluklu ve daha nitelikli binalarda artış olacaktır. Şu anda bizlerin en önemli maliyeti arsadır. Sektör açısından bu düzenlemeyi olumlu buluyorum ve destekliyorum" değerlendirmesini yaptı.
- "İnşaat sektörü gelişirken haksız kazançların önlenmesi ve kazançların vergilendirilmesi gerekiyor"
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Onuncu Kalkınma Planı kapsamında belirlenen Öncelikli Dönüşüm Programları Eylem Planları'na ilişkin düzenlenen basın toplantısı inşaat sektöründe yeni imar planları ya da imar planlarındaki değişikliklerle ciddi rantların oluştuğunu söylemişti.
Fırsat eşitliği, adalet ve rantın ne kadarının devlete kalması konularında çalışma başlattıklarını dile getiren Babacan, yakında bu çalışmayı tamamlayacaklarını ifade etmişti.
Bu konuda adaleti sağlayabilmenin önemine işaret eden Babacan, "Burada yanlış anlamayı önlemek için vurgu yapmak lazım. İnşaat sektörü Türkiye için önemli ve önü açık bir sektör, önümüzdeki dönemde sektörün milli gelirdeki payının artmasını öngörüyoruz. Ama bu sektör gelişirken haksız kazançların önlenmesi ve kazançların vergilendirilmesi gerekiyor. Çalışmamızın özünde bu var" ifadelerini kullanmıştı.
