Demirtaş, Edip Buran Spor Salonu'nda düzenlenen HDP Mersin İl Teşkilatı 1. Olağan Kongresi'nde, hem genel hem yerel seçimlerde her zaman halkların iktidar olmasını hedeflediklerini söyledi.
Her türlü baskı ve sindirmeye direnecek güçte olduklarını ifade eden Demirtaş, "İftiralarla bizi yıpratmaya çalışsan da gümbür gümbür geliyoruz. HDP, Başbakan'dan bir şey talep etmiyor artık. HDP, başbakanlığı istiyor. Biz, başbakan olacağız, kendi sorunumuzu kendimiz çözeceğiz" diye konuştu.
Türkiye Cumhuriyeti'nin kendilerinden "kuzu" gibi olmalarını istediğini savunan Demirtaş, şöyle devam etti:
"Biz, çalışacağız, vergisini vereceğiz, yoksul, aç ve işsiz olacağız. Kimliğimiz inkar edilecek. Dinimiz, inancımız, mezhebimiz ayaklar altına alınacak, itiraz edemeyeceğiz. Biz, gecekonduda yaşayacağız, 'akşam eve bir lokma ekmek götürebilir miyiz?' diye kafamızda kırk tane soruyla dolaşacağız. Onlar altın bardaklarda, saraylarda su içecek. Biz, itiraz etmeyeceğiz, öyle mi? Bu işte bir yanlışlık var. Bunu düzeltmemiz lazım. Onu kim düzeltecek biliyor musunuz, siz düzelteceksiniz. İşte bu partiyle düzelteceksiniz. HDP, bunun partisidir. HDP, bunun için yola çıkmış bir partidir."
Demirtaş, seçimlerde iddialı olduklarını belirterek, "Biz işimizi yapıyoruz. Bizim işimiz sizi eleştirmek ve iktidardan düşürmek. Onları eleştiren herkesten ödleri kopuyor. Ben anlayabiliyorum onları. Empati yapabiliyorum. Onların yerinde olsam ben de korkardım. Korkulmaz mı bu partiden. Bu ezilenlerden, bu halktan korkulmaz mı? Korksunlar iyidir çünkü el mi yaman bey mi yaman az kaldı, göreceğiz. Her yerde coşkuyla heyecanla çalışacağız" ifadelerini kullandı.
Demirtaş, 2002'de iktidara gelenlerin mazlum ve mağdur olduklarını ve birçok kişinin "Bunlar hiç değilse Allah korkusu olan, inanan insanlar. Hiç değilse zulüm yapmazlar. Çalmazlar, çırpmazlar" diye düşündüğünü anlatarak, şöyle konuştu:
"Bu inanış doğrudur. Kalbinde Allah korkusu olan insan zulüm yapamaz. Hırsızlık yapamaz. Rüşvet yiyemez. Yolsuzluk yapamaz ama Allah korkusu olanlar yapamaz. Bunlar değil. Bunlardaki eksiklik buydu işte. Her şeyi kullandılar. Hala dikkat edin, en büyük din sömürüsünü yapanlar bunlardır. Halen bu ülkenin Cumhurbaşkanı, Başbakanı çıkıp, 'Biz ne çektiysek sahte hocalardan çektik' diyor. Biz de katılıyoruz bu söze. Doğru, biz ne çektiysek sahte hocalardan çektik. En başta sen olmak üzere. Senden daha sahte hoca da görmedik."
- Akkuyu Nükleer Güç Santrali'ne tepki
Demirtaş, Mersin'de yapılması planlanan Akkuyu Nükleer Güç Santrali'ne (NGS) karşı olduklarını, bu konuda Mersinlilerin yanında durmaya devam edeceklerini belirtti.
Mersinlilerin santrale karşı çıkmakta haklı olduğunu savunan Demirtaş, "Burunlarının dibinde bir nükleer bombanın yapılmasını istemiyorlar. Bakın, Japonya bütün nükleer santrallerini kapattı. 90 santralden iki tanesi işliyor. Onları da yakın zamanda kapatacaklar. Ruslar, Japonlar gelip senin denizinden, doğandan, oksijeninden faydalanıp, nükleer enerjiyi burada üretecek. Parayı burada kazanacak. Sana ne hayrı var, hiç. Zarardan başka bir şey yok" diye konuştu.
Enerji için güneşten, rüzgardan, jeotermal kaynaklarından faydalanılabileceğinin altını çizen Demirtaş, sayılanların hepsinin Toros Dağları'nda mevcut olduğunu ve isteyenlerin enerjiyi buralardan üretebileceğini söyledi.
Kobani (Ayn-el Arap) ve Suriye'de yaşananlara da değinen Demirtaş, Kobani, Halep ya da başka bir yerdeki zulümden kaçarak mezhebi, dini her ne olursa olsun Türkiye'ye sığınanlara karşı kardeşçe yaklaşılmasını ve sahip çıkılmasını istedi.
