Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Işık: (1)

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Işık: (1)

11 Yıl Önce Güncellendi

2014-12-20 09:30:26

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Işık: (1)
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, "Bakanlığımız çalışmaları, TÜBİTAK destekleri ve sektöre sağladığımız yatırım teşvikleriyle farklı yatırımcıları bir araya getirerek, 2020 öncesinde yerli marka otomobilimizi ülkemiz ve dünya yollarında görmeyi hedefliyoruz" dedi.

Işık, kentte bir otelde düzenlenen "Ulusal Otomotiv Tedarik Çalıştayı"nın açılışında yaptığı konuşmada, dünya ekonomisinin bir yandan çok zor, öbür taraftan da fırsatlarla dolu süreçten geçtiğini söyledi.

Türkiye'nin, gelişmiş olanlar dahil birçok ülke günü kurtarmaya çalışırken açıkladığı "Yapısal Dönüşüm Programları" ile yaşanan bu süreçleri orta ve uzun vadede lehine çevirecek adımları attığını dile getiren Işık, "Son aylarda petrol fiyatlarının gerilemesi, Türkiye'ye olumlu yönde katkıda bulunacak. İnen fiyatlar, girdi maliyetlerini azaltarak sanayicimizi daha rekabetçi hale getirecek. Bu durum bir yandan ihracatımızı artırırken bir yandan da düşen petrol fiyatlarıyla cari açıkta da ciddi iyileşmeler sağlayacak. Aldığımız makro ihtiyati tedbirlerle zaten cari açığı belli bir seviyeye çekmiştik. Petrol fiyatlarının geldiği durum itibarıyla ülkenin döviz ihtiyacı daha da makul seviyelere inecek" değerlendirmesinde bulundu.

Düşen petrol ve emtia fiyatlarıyla enflasyonun da Orta Vadeli Programda 2015 yılı için öngörülen yüzde 6,3'ün altında gelme ihtimalinin güçlendiğini aktaran Işık, bu durumun hem Merkez Bankası kararlarına hem de iç tüketime olumlu yansıyacağını belirtti.

- "Türkiye, otomotiv üretiminde dünyada 17'nci sıraya yerleşti"

Işık, otomotiv sanayinin, teknolojik gelişmeye yaptığı katkı ile 20'nci yüzyılda yaşanan toplumsal dönüşümün en önemli aktörleri arasında yer aldığına değindi.

Bu rolünü bugün de devam ettiren otomotiv sanayinin, yaklaşık 2 trilyon avro hacminde bir büyüklüğe ulaştığını belirten Işık, şöyle devam etti:

"Bu rakam ile otomotiv sektörü, 5 ülke hariç dünyadaki diğer ülkelerden daha büyük bir ekonomik büyüklüğe sahip bulunuyor. Otomotiv firmaları 2013 yılında yaklaşık 87 milyon adet araç üretti. Ülkemizde ise ithal ikamesi amaçlı traktör ve ticari araçların montaj üretimi ile yola başlayan otomotiv sektörümüz, bugün dünya pazarına yönelik tasarım, Ar-Ge ve üretim yapar hale geldi. Gelinen noktada Türkiye, otomotiv üretiminde dünyada 17'nci sıraya yerleşti. Türkiye, Avrupa Birliği (AB) ülkeleri içinde otobüs üretiminde birinci, hafif ticari araç ve ağır kamyon üretiminde ikinci, otomobil üretiminde ise 7'nci sıralarda yer almaktadır. Ülkemiz otomotiv sanayinin dünya otomotiv ihracatından aldığı pay 2002 yılında yüzde 0,6 iken 2013 yılında bu oran yüzde 1,4'e yükseldi. Bu oranlar, sektör ve ülkemiz açısından oldukça sevindiricidir."

- "Bu tablo bizim için sevindiricidir"

Bakanlığın Girişimci Bilgi Sistemi verilerine göre, otomotiv tedarik sanayinin, 3 bin 143 firma ve 121 bin 417 çalışanı ile büyük bir sektör haline geldiğini bildiren Işık, Türk otomotiv tedarik sanayinin, uluslararası pazarlarda rekabet ettiğine dikkati çekti.

Işık, 2006 yılında 3,2 milyar dolar olan otomotiv tedarik sanayi ihracatının 2013 yılında 6,46 milyar dolara çıktığını söyleyerek, şunları kaydetti:

"Bu ihracat tutarı, toplam otomotiv sektörü ihracatımızın yüzde 35'ini oluşturuyor. Otomotiv tedarik sanayimizin 2023 yılı ihracat hedefi ise 30 milyar dolardır. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, otomotiv yan sanayi 2008-2011 döneminde 1-1,5 milyar dolar, 2012'de 397 milyon dolar, 2013'de 189 milyon dolar dış ticaret açığı vermiştir. O dış ticaret açığının en önemli kalemlerinden birinin motor ve aktarma organları olduğunu biliyoruz. 2014 ocak-ağustos döneminde, otomotiv sanayide 2,4 milyar dolar, yan sanayinde ise 318 milyon dolar dış ticaret fazlası verdik. Artık 2014 itibarıyla tablo tersine döndü. Bu tablo bizim için sevindiricidir."

- Yerli marka otomobil üretimi

Küresel ısınmayla dünyada çevresel faktörler konusundaki bilinç ve beklentinin çoğaldığına da değinen Işık, buna bağlı olarak otomotiv sanayinde araç hafifletme, çevre ve tüketici dostu araç, yeni malzemeler ve yeni teknolojiler konusunda çalışmaların da her geçen gün arttığını anlattı.

Çevreye zarar vermemesi, fosil yakıt kullanmaması ve yakıt maliyetinin az olması nedeniyle otomotiv sektörünün geleceğinde elektrikli araçların büyük rol oynayacağının öngörüldüğünü vurgulayan Işık, şunları söyledi:

"Otomotiv alanında milli teknolojilerin geliştirilmesi için sektörü tüm yönleriyle destekliyoruz. Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) aracılığıyla içten yanmalı motorlu araçların performansını artıracak, elektrikli ve hibrit araçların pil teknolojilerini geliştirecek ve bu araçlarda emisyon azaltılmasını sağlayacak sistemleri üretecek yenilikçi girişimcilere 2,5 milyon liraya kadar destek veriyoruz. 'Hibrit Elektrikli Araçlara Özel İçten Yanmalı Motor Tasarımı Çağrısı' ile de hibrit elektrikli araçlarda kullanıma uygun, yüksek performanslı ve düşük emisyonlu içten yanmalı motorların geliştirilmesine yönelik bilgi ve teknoloji üretimini bekliyoruz."

Ayrıca asgari 75 milyon lira tutarındaki motor yatırımları ile en az 20 milyon lira tutarındaki motor aksamları, aktarma organları/aksamı ve otomotiv elektroniğine yönelik yatırımlara da 5'inci bölge desteği verdiklerini dile getiren Işık, "Bakanlığımız çalışmaları, TÜBİTAK destekleri ve sektöre sağladığımız yatırım teşvikleriyle farklı yatırımcıları bir araya getirerek, 2020 öncesinde yerli marka otomobilimizi ülkemiz ve dünya yollarında görmeyi hedefliyoruz" diye konuştu.

- Ar-Ge merkezleri

Dünyada, otomotiv sektöründe kıyasıya bir rekabet yaşandığını belirten Işık, bu noktada ise Ar-Ge, inovasyon ve tasarımın önem kazandığına işaret etti. Işık, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Otomotiv tedarik sanayinde şu anda 41 Ar-Ge merkezi faaliyet gösteriyor. Bu, sektör bazında bulunan en yüksek Ar-Ge merkezi sayısıdır. Ar-Ge'ye verdikleri önemden dolayı otomotiv yan sanayi firmalarımızı kutluyorum. Yakın zamanda Ar-Ge merkezi belgesi almak için gerekli en az 50 Ar-Ge personeli çalıştırma zorunluluğunu 30'a düşürdük. Bu nedenle 41 olan Ar-Ge merkezi sayısının daha da artmasını arzu ediyoruz."

Otomotiv yan sektörünü rekabetçi yapan en önemli etkenlerden birinin de sektörün tasarım gücü olduğunu belirten Işık, var olan rekabetçiliği daha da artırmak amacıyla tasarımı da aynı Ar-Ge merkezlerinde olduğu gibi yoğun bir şekilde desteklemek amacıyla düğmeye bastıklarını söyledi. Işık, bu amaçla gerekli mevzuat hazırlıklarını yaptıklarını, bununla ilgili güzel haberleri yakında paylaşacaklarını belirterek, tasarımı da aynı Ar-Ge merkezleri gibi destekleyeceklerini ve otomotiv yan sanayinin bu alanda hamle yapmasının önünü açacaklarını vurguladı.

- "Kümeleri 5 yıl süreyle destekleyeceğiz"

Işık, bu bölgede otomotiv yan sanayi ile ilgili ciddi bir ekosistem olduğunu anlattı.

Bu durumun aslında sektör şirketlerinin bu bölgede kümelendiğini de gösterdiğini aktaran Işık, "Şirketlerimizi bakanlık olarak hazırladığımız 'Kümelenme Destek Programı'ndan yararlanmaya, böylelikle hem iş birliklerini hem de rekabetçiliklerini artırmaya davet ediyorum. Bu program ile kümeleri 5 yıl süreyle destekleyeceğiz. Bu faaliyetler için 2015 yılı bütçemizde 12 milyon 750 bin liralık bir bütçemiz var ancak bu bütçenin yeterli olmaması durumunda da inşallah gerekli artırımı yapacağız" ifadesini kullandı.

(Sürecek)

Haber Ara