Avad, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ülkelerindeki iç savaş nedeniyle göç etmek zorunda kalan Suriyeli sığınmacılarla ilgili Şanlıurfa'nın Suruç ilçesi ile Gaziantep'te inceleme yaptıklarını söyledi.
Türkiye'ye daha önce de geldiğini belirten Avad, önceki ziyaretlerine göre çok farklılıklar gördüğünü dile getirdi.
Çok iyi anlamda gelişmeler gözlemlediğini ifade eden Avad, "Türkiye süreci başından beri çok iyi şekilde yürütüyor. Kurumlar ve devlet arasındaki iletişimin, koordinasyonun ilerlediğini, özellikle Ayn-el Arap'tan (Kobani) gelen mülteci akınından sonraki müdahalenin çok başarılı olduğunu gördüm" diye konuştu.
Avad, Suriyeli sığınmacılara hiç çekinmeden kapılarını açan Türkiye'nin tüm dünyaya örnek olması gerektiğine işaret etti.
Türkiye'ye sığınan Suriyelilerin günlük hayatlarına en iyi şekilde devam ettiğini kaydeden Avad, şöyle konuştu:
"Türkiye çok etkilenilecek, olağanüstü bir iş yapıyor. Çok fazla sayıda mülteci uzun zamandır burada. Süreç, çok iyi, sistematik ve etkin bir şekilde işletiliyor. Kamp dışında kalanların kayıt altına alma işlemleri devam ediyor. Türkiye'nin bu konuda çok etkin ve etkili bir sisteme sahip olduğunu söylemek istiyorum."
Avad, Suriye'den sadece Türkiye'ye değil, bölgedeki birçok ülkeye sığınmacı akını yaşandığını vurguladı.
Bölgede 4 milyonu aşkın Suriyeli sığınmacı olduğuna dikkati çeken Avad, bunların sadece 3,2 milyonunun kayıt altına alındığını vurguladı.
Sığınmacıların çoğunluğunun Ürdün, Lübnan, Irak, Türkiye ve Mısır'da olduğunu aktaran Avad, şöyle konuştu:
"Mültecilerle ilgili yapılacaklar çok fazla. Ülkeler, devletler, uluslararası koruma ihtiyacı altında olan bu insanlara kapılarını açtılar ve gerekli yardımları yapıyorlar. Yükleri çok fazla. BM olarak bu durumla ilgili uzun vadeli planlar yapılması gerektiğinin farkındayız. Maalesef savaş hala devam ediyor. Uzun bir zamana yayıldı ve yarın için de bir barış sinyali görünmüyor. Barış olduğu takdirde de umuyoruz en kısa zamanda olur; bunun bir yapılanma süreci de olacak. Mültecilerin ülkelerine dönebilmeleri için de ülkelerinin yapılandırılması gerek. Dolayısıyla birçok açıdan Suriye'nin desteğe ihtiyacının olduğunun altını çiziyoruz."
- "Daha fazla duyarlılık ve destek bekliyoruz"
Avad, BM'nin Suriyeli sığınmacılara daha fazla yardım edebilmek için dünya ülkelerine sürekli yardım çağrısında bulunduğunu ancak her geçen gün artan sayı nedeniyle bu yardımların yeterli olmadığını söyledi.
Daha fazla yardıma ihtiyaçlarının olduğuna işaret eden Avad, "Suriyeli mültecilere ev sahipliği yapan ülkeler büyük fedakarlık yapıyor, kendi kaynaklarından harcıyorlar. Dördüncü yılına yaklaşan bir kriz söz konusu. Çok değerli desteklerle Suriyeli mültecilere bugüne kadar yardımlarımızı ulaştırabildik ama süre uzadıkça ve mülteci sayısı arttıkça daha fazla desteğe ihtiyacımız oluyor. Bugün dayanışma günü, devletlerden ve bağışçılardan daha fazla duyarlılık ve destek bekliyoruz" dedi.
- "Barış kendiliğinden gelmez, bunun için çalışmak ve çaba göstermek gerek"
Suriye'deki savaşın bir an önce bitmesini istediklerini ifade eden Avad, ancak barışın kendiliğinden gelmeyeceğini, bunun için çalışmak ve çaba göstermek gerektiğini dile getirdi.
Devletlerin, tüm aktörlerin büyük bir koalisyon yapması, birlikte hareket etmesi gerektiğine işaret eden Avad, bir an önce barışın sağlanması için çağrılarını yineleyerek, bunun politik iradeyle gelecek bir süreç olduğunu söyledi.
Bu savaşın kazananının bulunmadığını belirten Avad, şunları kaydetti:
"Bugünkü durumda kazanan hiçbir taraf yok. Suriye'deki yönetim, karşıt gruplar, sivil toplum örgütleri, Suriye halkı, mültecilere kapılarını açan ülkeler herkes bir şekilde kaybeden durumda. Dolayısıyla bu savaşın barışa gitmesi için, hepimizin kazanması için, bir şeyler yapılması gerek. En büyük kaybeden Suriye halkı. Maalesef dünya Suriye'deki savaş karşısında başarısızlık gösteriyor."
