Acıbadem açıklamasında, yüksek sıcak ve neme rağmen yaz mevsiminde kalp hastalarının moralinin arttığı belirtilerek, hastaların kendilerinde daha fazla efor sarf etme gücü bulduğu kaydedildi.
Yüksek moralin kalp hastaları için avantaj sağladığı aktarılan açıklamada, tehlikenin bu noktada başladığı, hatta ilaçların kendiliğinden kesilme noktasına dahi gelinebildiği ifade edildi. Açıklamada ayrıca, özellikle kalp yetersizliği, kapak hastalığı, hipertansiyon ve kalp damarı sorunu bulunanların çok dikkatli olmaları, bilinçli hareket etmeleri ve doktorların uyarılarına kulak vermeleri gerektiğine işaret edildi.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Acıbadem Ataşehir Tıp Merkezi Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Metin Gürsürer, kalp hastalarının dikkat etmesi gereken 10 kuralı aktardı.
Gürsürer, kalp hastalarının yemeğin hemen ardından havuza ya da denize girmemesi gerektiğini vurgulayarak, bunun kalp üzerinde bası etkisi yaratabileceğini belirtti.
Aşırı sıcaklarda vücut ile deniz suyu ısıları arasında önemli derecede fark olduğunda, denize ani giriş nedeniyle vücudun ısı dengesinin bozulduğunu ve kalp krizi meydana gelebildiğini anlatan Gürsürer, hastalara "Denize birdenbire atlamayın" uyarısında bulundu.
Gürsürer, kalp hastaları için egzersizin önerilen başlıca tedavi unsurlarından biri olduğunu, ancak sıcak ve bunaltıcı yaz aylarında yürüyüşün serin saatlerde olmasının önemine işaret ederek, yemek sonrası yürüyüşe hemen çıkılmaması gerektiğini, en idealinin yemek ya da kahvaltıdan 1-1,5 saat sonrası olduğunu ifade etti.
- "Sıvı tüketimini su olarak yapmaya dikkat edin"
Güneş ışınlarının dik geldiği 11.00-16.00 saatleri arasında güneşe çıkmaktan kaçınılması gerektiğin dile getiren Gürsürer, "Dalmayın ve çok açılmayın. Aksi halde yaz keyfi tatsız sonuçlara neden olabilir. Yaz sıcağında fazla efor gerektiren sporlardan da uzak durmalı. Her bireyin egzersiz kapasitesi ve hastalığı farklı derecelerde olduğundan egzersizin ölçüsü hekim ve hasta görüşmesiyle belirlenmeli. Özellikle kalp yetersizliği ve kanda pıhtılaşma öyküsü olanların uzun süreli oturmayı gerektiren uçuş ve otobüs seyahatlerinden kaçınması gerekiyor. Yolculuklarında sıkça mola vermeleri kalp sağlığı açısından önemli" tavsiyesinde bulundu.
Gürsürer, hem kalp hastaları hem de sağlıklı bireyler için bol su tüketiminin önemine değinerek, "Günde 2-2,5'den az su tüketmeyin. Sıvı tüketimini özellikle su olarak yapmaya dikkat edin. Meyve suları, çay ve kahve su yerine geçmiyor. Gazlı içeceklerden kaçınmalı. Güneş altında kesinlikle alkol almamalı, şeker hastalığı yoksa bile meyve suları yerine aşırıya kaçmadan meyve posasıyla yenilmeli" değerlendirmelerini yaptı.
Bilinçli davranmak ve ilaçları doktordan habersiz kesmemek gerektiğini de ifade eden Gürsürer, şu uyarılarda bulundu:
"İlaç dozlarını yaz aylarında yeniden ayarlama ihtiyacı doğabiliyor. Buna da doktorun karar vermesi gerekiyor. Sağlıklı ve dengeli beslenmek sadece hastalar için değil genel sağlığımız açısından son derece önemli. Kalp hastalarının hele de yaz aylarında yağlı yiyeceklerden kaçınması, bol bol yeşil sebze tüketmesi gerekli. Zira yağlı yiyecekler ve alkollü içecekler kalp yetersizliği, kalp damar hastalığı ve hipertansiyonu olan kişilerde oldukça tehlikeli. Terlemeyle tuz kaybı olacağından doktorun fikrini alarak yiyeceklere az miktarda tuz ilavesi yapılabilir.
Aşırı sıcak ve nem, su ve mineral kaybına yol açıyor. Terlemeyle birlikte vücutta kaybolan sıvı, kan akışkanlığında azalma ve koyulaşmaya yol açmaktadır. Sıcak ortamda kendini soğutmak amacıyla kan cilde hücum eder. Bunun sonucunda kan basıncı düşebilir ya da yükselebilir. Kalbin aşırı çalışmasına, istenmeyen kalp krizi, ritim bozuklukları ve ani hastaneye yatmayı gerektirecek kalp yetersizliğine yol açabilir. İdrar söktürücü ilaç kullananların buna çok dikkat etmesi gerekiyor."
