Yıldırım, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, kurucularından olduğu AK Parti'nin neferi olarak, partisiyle her zaman gurur duyduğunu belirtti.
Cumhurbaşkanlığı seçiminin ardından AK Parti olağanüstü kongresinde kimin Genel Başkan olacağına dair parti içindeki temayül yoklamalarını, istişareleri ve parti mekanizmalarının çalışma sürecini hep birlikte izlediklerini dile getiren Yıldırım, "Bu sürede birçok arkadaşımızın ismi gündeme geldi. Bana da 'muhtemel genel başkan adayları arasında isminiz geçiyor' denildi. 'AK Parti grubu olarak 313 milletvekilimiz var, bütün arkadaşlarımız genel başkan olabilecek kalite ve kapasiteye sahiptir. Bizde liderlik kavgası, benlik kavgası olmaz. Yapılacak istişareler, parti içi temayüller neticesinde en uygun sonucu elde ederiz' cevabını verdim" diye konuştu.
Yıldırım, Cumhurbaşkanı seçilen Recep Tayyip Erdoğan'ın Genel Başkan adaylığı için Ahmet Davutoğlu'nu açıkladığını anımsattı. Davutoğlu'nun birikimli, akademik kariyeri oldukça geniş ve çalışkan olduğunu ifade eden Yıldırım, "Kendisinin bu göreve layık görülmesinden dolayı memnuniyet duydum, başarılar diliyorum" dedi.
Binali Yıldırım, AK Parti'nin bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da ülke ve millet için, 2023 hedeflerinin gerçekleşmesi için istikrar ve güvenin devamı için çalışmaya devam edeceğini vurguladı.
- Basın toplantısıyla ilgili spekülasyonlar
Basın toplantısı kararını duyurduğu andan itibaren özellikle sosyal medyada çeşitli haber trafiği başladığını belirten Yıldırım, şunları söyledi:
"Özellikle, 'acaba ne diyecek', 'acaba aykırı çıkış mı yapacak' gibi spekülasyonları maalesef izledim. Bazılarının ümit ettiği, ellerini ovuşturduğu gibi herkesi şaşırtacak açıklama yapamıyorum. Bu beklentide olanlar kusura bakmasın. Farklı amaç ve niyet aramak isteyenler, AK Parti içine nifak sokmak isteyenler bu kez de elleri boş döndü. AK Parti bugün olduğu gibi yarın da ülkenin daha ileriye gitmesi, halkın refahının artırılması için, güven ve istikrarın devamının kalıcı hale getirilmesi için var gücüyle çalışacaktır."
Yıldırım, 62. hükümetin 28 Ağustos'tan sonra göreve başlayacağına işaret ederek, artık seçim döneminin bir kenara bırakılması gerektiğini belirtti ve milletin seçim konuşulmasından ziyade geleceğe, ekonomiye, kalkınmaya, reformlara yönelik çalışmaların bir an önce başlamasını beklediğini vurguladı.
AK Parti içinde bugüne kadar görevlere talip olmadığını, verilen görevleri layıkıyla yerine getirmenin gayreti içinde olduğunun altını çizen Yıldırım, "Başbakanlık çok onurlu görevdir, partinin neferi olmak da aynı derecede onurlu görevdir" dedi. Yıldırım, bu süreçte kendisini genel başkan adaylığına layık gören milletvekillerine, AK Parti MKYK ve MYK üyelerine, il başkanlarına, belediye başkanlarına, kadın örgütlerine, gençlik örgütlerine teşekkür etti.
Genel Başkan adayı Davutoğlu'nu kutlayan Yıldırım, "Partinin milletvekili, mensubu olarak bugüne kadar olduğu gibi hiçbir görev beklentisi içinde olmadan tüm desteğimi 62. hükümetin başarısı için hasredeceğim" dedi.
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Yıldırım, yeni kabinede kendisine görev verilmesi halinde tavrının ne olacağının sorulması üzerine, hiçbir zaman görev beklentisi içinde olmadığını tekrarlayarak, "Bu tip konular benim için önemli değil" diye konuştu.
Yıldırım, "Basın toplantısını duyurmasaydınız bahsettiğiniz spekülasyonlar olmayacaktı. Temayülden bahsettiniz. Temayüllerde sizin isminiz mi öne çıktı?" sorusuna, "Temayüllerde bizim ismimizin de çıktığı muhakkaktır. Temayüller konusunda elimizde açık bilgi yok. Bu sadece Genel Başkanın bilgisi dahilindedir. Bu aşamada 'bana fazla çıktı, ona az çıktı; ona fazla çıktı, bana az çıktı' diye spekülasyona girmek istemem. O şekilde yorumlanacak bir şey de söylemedim" cevabını verdi.
- "Göz önünde olmayı seven birisi değilim"
"Sizin salonda olmayışınız da bu yorumlarda etkili oldu. Kırgın mısınız? Davutoğlu'nu tebrik ettiniz mi?" sorusu üzerine Yıldırım, "Böyle bir kırgınlık yok. Göz önünde olmayı seven birisi değilim. Hep sahada oldum. Sayın Davutoğlu'nu belki en önce tebrik edenlerden biriyim" dedi.
Yıldırım, AK Parti içinde "eskiler-yeniler" tartışmasının dikkat çektiğinin ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün açıklamalarının hatırlatılması üzerine, "Sayın Cumhurbaşkanı ve eşinin değerlendirmelerine yorum getirmek yakışık almaz, bana düşmez" dedi.
"İnternetin gelişmesinin suçlusu da benim" şeklinde espri yapan Yıldırım, internetin daha faydalı ve güzel işlerde kullanılması düşüncesiyle geliştirildiğini söyledi. Yıldırım, "İnternetin dedikodu için kullanılması aklımızda olan bir şey değildi. İnsanlar bir şey diyecekse yüzlerine söylemesi en doğrusu. Sosyal medyanın çok büyük faydaları olmasına rağmen yan etkileri olduğunu görüyoruz" diye konuştu.
AK Parti içinde "yeni nesil-eski nesil" diye bir sorunun olmayacağını vurgulayan Yıldırım, "Tabii ki partinin kurucuları biziz. Bizim de bir dönemimiz var, bizden sonra bayrağı devralacak genç kardeşlerimiz var. Onları kendimize rakip görmedik, tecrübe kazanmaları için her türlü desteği verdik, vermeye devam edeceğiz" ifadesini kullandı.
Binali Yıldırım, İzmir'de emniyet mensuplarına yönelik operasyonla adının ilişkilendirildiğinin belirtilmesi üzerine, İzmir Valisi Mustafa Toprak'ın, operasyonun ne liman operasyonu ne de askeri casusluk operasyonuyla ilgisi olmadığını, yasa dışı dinlendiğini iddia eden 60 kişinin başvurusuyla başladığını açıkladığını kaydetti. Yıldırım, "Bu tür komplo teorilerine itibar etmem. Bu süreç kullanılarak, bizim yıpratılacağımızı iddia ederek, aramıza nifak sokmaya çalışanlara itibar edecek değilim" dedi.
Yıldırım, Erdoğan'ın görevine başlamasından sonra Cumhurbaşkanlığı'nda görevlendirilip görevlendirilmeyeceği sorusunu, "Hepiniz bana iş bulmak için büyük gayret gösteriyorsunuz. Her şey zamanı gelince ortaya çıkar" diye yanıtladı.
Yıldırım, "Siz kendinize kariyer planı öngördünüz mü?" sorusu üzerine, 60 yaşına geldiğini belirterek, "Bugüne kadar bir şey yapmadıysak bundan sonra faydası yok" diye konuştu.
Başka bir soru üzerine temayül yoklamasında Erdoğan'ın partililere "Üçüncü dönemi olanları yazmayın" beyanı olmadığını anlatan Yıldırım, "Kırgınlığım yok. Olsa burada olmazdım" dedi.