Bir süre önce çalışmak üzere Şengal'den Erbil'e giden Yusuf, Musul'un Sincar bölgesinde IŞİD'in Yezidilere yönelik saldırıları başlayınca geride bıraktığı ailesinden haber alamadı. Yaklaşık 2 hafta boyunca başta Zaho ve Dohuk olmak üzere Yezdilerin sığındığı kamp ve evlerde ailesinin izini süren Yusuf, çabalarının sonuçsuz kalması üzerine ailesinin Türkiye'ye sığınmış olabileceği ihtimali üzerine Habur Sınır Kapısı'ndan Silopi'ye geldi.
Silopi ve Cizre'deki Yezidi sığınmacılar arasında ailesini bulamayan Yusuf, bu kez geldiği Mardin'in Midyat ilçesindeki bir avukattan yakınlarının AFAD koordinesinde Akçakaya Mahallesi Geçici Konaklama Tesisi'ndeki çadırkentte olduğunu öğrendi. Çadırkentte anne ve babası ile 5 kardeşiyle buluşan Yusuf, hasret giderdi.
Yusuf, iki buçuk ay önce Erbil'de bir Türk firmasına ait şantiyede çalışmaya başladığını belirterek, Sincar'da çatışmaların başlamasının ardından ailesinin izini kaybettiğini söyledi.
Yusuf 20 gündür aradığı ailesine kavuşmanın mutluluğunu yaşadığını dile getirerek, şöyle konuştu:
"İnsanın ailesini kaybetmesi çok zor bir durum. Çok kötü bir vaziyetteydim ama sabırlı oldum. Bize yardımcı olan Silopi halkına çok teşekkür ederim. Ayrıca AFAD kampı da bize kucak açtı. Bize çok iyi davranıyorlar. Onlara da teşekkür ediyorum. Mühim olan sağ salim aileme kavuşmaktı. Bu yüzden çok mutluyum."
Yusuf, kamp yetkililerinin ailesinin yanında kalması için 3 günlük izin verdiğini ifade ederek, burada hasret giderdikten sonra tekrar Erbil'e işine döneceğini aktardı.
Yezidilerin yaşadıklarının dünyaya duyurulması gerektiğini belirten Yusuf, "Yaşadıklarımızı bütün dünyaya gösterin ne zahmetler çektiğimizi görsünler. Bize yardım etsinler. Anadolu Ajansı muhabirlerini Silopi'deki kampta da gördüm. Bu halk için siz de büyük zahmet çekiyorsunuz. Bize ilgi gösterdiğiniz için çok memnunuz" şeklinde konuştu.
- "Oğlumu gördüğüme çok sevindim"
Anne Hamse Reşo Salih de IŞİD'in saldırılarının başlamasının ardından köy sakini 85 kişiyle iki traktörün römorkuna binerek köyden uzaklaştıklarını söyledi.
Yol boyunca kendi ihtiyaçlarını karşılayacak kadar yemek ve su aldıklarını belirten Salih, "14 saatlik yolculuktan sonra Zaho'ya vardık. Orada 10 gün kaldıktan sonra Türkiye'ye sığındık" dedi.
Silopi'de bir okula yerleştirildiklerini ve AFAD'ın kendilerine günde 3 öğün yemek verdiğini belirten Salih, şunları anlattı:
"Bize çok iyi davrandılar. Daha sonra bu kampa getirildik. Burada da bize iyi davranıyorlar. Burada bir çok ihtiyacımızı karşıladılar. Bir eksiğimiz yok. Kendimizi bu kampta güvende hissediyoruz. Ama ölünceye kadar yurdumuzu unutmayacağız. Keşke geri dönmeye imkanımız olsa, yerimiz çok güzel. Oğlumu gördüğüme çok sevindim."
Baba Davut Yusuf Salih ise yetkililerin Türkiye'ye girişimize izin verdiklerini belirterek, Türkiye'de kendilerine gösterilen ilgiden çok memnun olduklarını söyledi.