AA muhabirine SPK'nın kararını değerlendiren Ünver, tebliğde yapılacak değişikliğin tasarruf sahiplerinin hak ve menfaatlerini korumak adına atılmış son derece önemli bir adım olduğuna işaret etti.
SPK'nın kamuoyunun ve yatırımcıların çağrılarını dikkate aldığını belirten Ünver, "Daha önceki düzenlemede, bildirimden önce borsadaki son 30 günde oluşan 'ağırlıklı ortalama fiyatları'nın ortalamasını çağrı fiyatı olarak belirleyebiliyorlardı. Bu durum birçok kesimde ciddi tepki oluşturmuştu. SPK, bu süreç içerisinde sakince bunları dinledi ve SPK katılımcılarının da ötesinde ülke menfaatleri açısından son derece güzel bir düzenleme yaptı. Kamuoyunun ve yatırımcıların sesine kulak verdi" diye konuştu.
Ünver, bu düzenlemenin, özünde tasarruf sahiplerinin tartışmasız lehine olduğunu aktararak, çıkmak niyetinde olan ve potansiyel taşıyan firmaların hepsinde fiyat problemi olmadığını ve düzenlemenin fiyat problemi olanları telafi edici özelliği bulunduğunu söyledi.
Ünver, "Mevcut fiyatların bir kısmı tasarruf sahiplerinin lehine bir kısmı aleyhine. Böylece tasarruf sahibinin lehine bir düzenleme yapılmıştır. Daha rasyonel fiyatlama olması açısından bakmak lazım konuya. SPK burada tasarruf sahiplerini korumak istediğini açık ve net bir şekilde bu hareketle ortaya koymuştur. Konuya bu açıdan bakılması lazım" değerlendirmesini yaptı.
- "SPK bu hareketle bir yanlıştan dönmüştür"
Ünver, 1 Temmuz'da yürür giren tebliğde yapılması planlanan değişikliğin, çıkmak isteyen tasarruf sahiplerine hisse başı fiyatı adilane bir şekilde verdiği sürece hiçbir zorluk çıkarmayacağını belirterek, bir önceki düzenlemeye istinaden çıkar sağlamak amacıyla kottan çıkmak isteyenlerin, bu hareketten sonra vazgeçeceğini kaydetti. Ünver, şunları söyledi:
"SPK bu hareketle bir yanlıştan dönmüştür. SPK'yı bu değişiklikten dolayı tebrik ediyoruz. Bu stratejinin kesintisiz şekilde devam ettirmesi son derece önemli. Çünkü SPK çok yeni bir kurum. 60'ın üzerinde bir düzenleme yapıldı. Mevcut düzenleme son derece ümitvar bir harekettir. Yanlış olan bir takım noktalar var, SPK o noktalardan dönülmesinin imkansız olmadığını ispatlamıştır. Sermaye piyasalarının gelişmesinin önünde engel varsa SPK bunları kesinlikle değiştirecektir, bize bu güveni verdi."
Sermaye piyasaları içindeki bir düzenlemenin sadece sermaye piyasası katılımcılarına değil, ülkenin ekonomik geleceğine fayda sağladığını dile getiren Ünver, "Bunun çok iyi anlaşılması lazım. Aynı zamanda Sermaye piyasaları içerisinde gerçekleşen bir yanlış ülkenin ekonomik geleceği açısından sıkıntı yaratıyor. Sermaye piyasaları, Türkiye için kıyıda köşede kalmış bir olgu olmamalı. SPK'nın aynı bugün olduğu gibi ilerleyen süreçte de bu açılımlarını devam ettirmesi ülkenin geleceği açısından çok önemli bir adımdır" şeklinde konuştu.
Borsa Yatırımcıları Derneği (BORYAD) Başkanı Veli Vilyoli ise dernek olarak yaptıkları itirazların sonuç verdiğini belirterek, "SPK çağrı fiyatı belirlemede değişikliğe gitmiştir. Yatırımcıların yaşayacağı mağduriyetler böylece önlenmiş olup sağlıklı piyasa koşullarına geri dönülmüştür" dedi.
SPK'nın değişiklik kararıyla yatırımcıların mahkeme kapıları önündeki mağduriyetlerinin de önlendiğine dikkati çeken Vilyoli, karar öncesinde çağrı fiyatı açıklayan beş şirketin de bu kapsama alınması gerektiğini söyledi.
Bu kararın şirketlerin kottan çıkma isteklerini azaltmayacağı öngörüsünde bulunan Viyoli, kottan çıkmaların devam edeceğini belirtti.
- En yüksek bedel pay alım teklifi fiyatı ya da ortaklıktan çıkarma hakkı bedeli olarak belirlenecek
SPK, 1 Temmuz'da yürürlüğe giren tebliğ ile art arda beş köklü firmanın borsa kotundan çıkmak için işleme başlaması ve çağrı fiyatı belirlenmesiyle ilgili yatırımcıların itirazları üzerine, daha adil bir fiyat belirleme yöntemi için bugün tebliğde değişiklik yapma kararı aldığını açıklamıştı.
Halen yürürlükte olan tebliğ ile şirket paylarının yüzde 95'ine sahip olan ortaklar, bildirim yapmaları halinde bildirimden önce borsadaki son 30 günde oluşan ağırlıklı ortalama fiyatlarının ortalamasını çağrı fiyatı olarak belirleyebiliyorlardı. Tebliğin 1 Temmuz 2014 tarihinde yürürlüğe girmesinin hemen ardından Alternatifbank, Türk Demirdöküm, Petrol Ofisi OMV, Eczacıbaşı Yapı ve Mutlu Akü borsa kotundan çıkmak için işlemlere başladığını bildirmişti.
Tebliğdeki yeni düzenlemeyle birlikte ortaklıktan çıkarma hakkının kullanılmasında ve şirketin borsa kotundan çıkmasında; kararın kamuya açıklandığı tarihten önceki; 30 gün, 180 gün, bir yıl içinde borsada oluşan ağırlıklı ortalama fiyatlarının ortalaması, hazırlatılacak değerleme raporu ve kararın kamuya açıklandığı tarihten önceki son bir yıl içinde varsa pay bedelinin tespitine yönelik yapılan işlemlere esas pay değeri karşılaştırılarak en yüksek bedel pay alım teklifi fiyatı ya da ortaklıktan çıkarma hakkı bedeli olarak belirlenecek.
