Yazıcı, Ramazan Bayramı dolayısıyla Rize Valiliği ve Rize Belediyesince Cumhuriyet Meydanı'nda kurulan çadırda bayramlaşma programına katıldı.
Vatandaşlarla bayramlaşan Yazıcı, çocuklara bayram harçlığı dağıttı. Yazıcı, daha sonra vatandaşlarla bir süre sohbet etti. Rize Belediyesi bayramlaşma programına katılanlara pilav ve kavurma ikram edildi.
Bayramlaşma sonrası açıklama yapan Yazıcı, Gazze'de bayram olmadığını, çok büyük acıların yaşandığını belirterek, şunları söyledi:
"Gazze'de abluka yaşanıyor. Ablukanın ötesinde İsrail havadan, karadan acımasızca bir saldırı gerçekleştiriyor. Dünya buna seyirci kalmış durumda. Bakın, dünyada, siyasi tarihimizde, insanlık tarihinde en uzun süreli abluka altında kalan ülkeler Stalingrad'dır, 900 gün, ondan sonra Bosna Hersek'tir, bin 400 gün abluka altında tutulmuş ama Gazze 2005 yılından itibaren abluka altındadır. İnsanlığın, Gazze'ye uygulanan ablukadan ve Gazze'ye yönelik İsrail'in hiçbir ölçü tanımayan saldırısından utanç duyması, hicap duyması gerekir. İnsani kazanımlar bir kenara bırakılmış aymazca, hoyratça bir saldırı devam ediyor."
-Cumhurbaşkanlığı seçimi
Türkiye'nin ilk kez cumhurbaşkanı seçimi için sandığa gideceğini anımsatan Yazıcı, şöyle devam etti:
"Bugüne kadar 11 cumhurbaşkanı olmuş. Tek partili dönemlerini bir kenara bırakalım, çok partili dönemlerde bile hep sorunlar olmuştur. Seçim sürecine çok farklı unsurlar, yabancı unsurlar devreye girmiştir. Bunların kimisi görülmüş, kimisi görülmemiştir. Tarih, bunların çok kirli şekilde, milli iradeyi yansıtmayacak şekilde sürdürüldüğünün şahididir. Bu seçimde ilk defa millet kendisine ait egemenlik hakkını kullanacak, sandığa gidecek ve kendisinin cumhurbaşkanını seçecektir. Türkiye'nin 12. cumhurbaşkanı, yeni Türkiye dediğimiz bir sayfanın başlangıcı olacaktır. Vatandaşlarımız sandığa gittiğinde adayların referanslarına bakarak, 10 Ağustos'ta sandıkta iradesini yansıtacak, cumhurbaşkanını seçecektir."
Yazıcı, bir gazetecinin "Ne kadar bir oy oranı bekliyorsunuz" sorusunu, "Kamuoyu önünde paylaşmam. Oy oranını paylaşmanın doğru olduğunu düşünmüyorum ama gözlemlerimiz, çok yüksek bir oy oranı ile halk 12. cumhurbaşkanını seçecektir. Onun da kim olduğu bellidir ve tekrarlamaya gerek yoktur. Onun da milletin adayı olduğu bellidir. Hayırlı uğurlu olsun" diye yanıtladı.
-Cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş'ın tanıtım standına yapılan saldırı
Yazıcı, bir gazetecinin, cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş'ın Rize'deki seçim standına yapılan saldırı ile ilgili düşünceleriniz nedir" şeklindeki sorusu üzerine şunları söyledi:
"Doğru olmadığını düşünüyorum. İnsanlar aykırı da olsa seçim kampanyasını sürdürebilir. Aykırı derken bir başkası açısından aykırı da olsa yapabilir. Bu fiili güce dönüşmedikçe hiç kimsenin buna müdahale hakkı olmadığını düşünüyorum ama kampanyalarımızı sürdürürken, kampanyayı sürdürdüğümüz ortama da ortamın hassasiyetlerine belki dikkat etmemiz gerekir. Ben Rize'de sayın Demirtaş'ın kampanyasını yürüten şahsın açtığı standa yönelik eylemi gerçekleştirenlerin doğru davranmadığı kanısındayım. İnşallah bir daha böyle şeyler olmaz."
-Akaryakıt kaçakçılığı olayları
Yazıcı, son günlerde kaçak akaryakıt konusunda artışların olduğu ve bitkisel yağ nedeni ile araç yangınlarının yaşandığını söyledi.
Türkiye'nin ithalatının dörtte birini enerjinin oluşturduğunu, yaklaşık 252 milyar dolarlık ithalatın 60 milyar dolarını enerji ihtiyacı için harcadıklarını, Türkiye'nin enerjiye muhtaç bir ülke konumunda olduğunu ifade eden Yazıcı, şöyle devam etti:
"Bizim bu ihtiyacımız ile paralel, çevremizdeki ülkeler enerji kaynaklarına ve rezervlerine sahip. Türkiye enerji hatlarının geçtiği bir koridor ülke konumunda. Hemen yanı başımızda üretilen enerjinin gerek sınırlarımızda gerekse başka yöntemlerle ülkemizde piyasaya arz edilmesi ve bundan ötürü de yüksek oranda vergi uyguladığımız akaryakıt, tüketiciler açısından büyük farklılıklara yol açıyor. Çok değişik önlemler aldık. Akaryakıt koordinasyon kurulu başkanlığı da benim üzerimde. Mücadeleci diğer bakanlıklarla birlikte koordineli mücadeleler sonucu özellikle 10 numara yağ olarak adlandırdığımız akaryakıt kaçakçılığında bir nevi sektör oluşumuna yol açan bu uygulamayı neredeyse sıfırlamış durumdayız."
"Alışmış kudurmuştan beterdir" atasözünü hatırlatan Yazıcı, "Bu piyasada tadını almış olan kişiler ve kurumlar veya bu konuda kural tanımayan insanlarımız başka yöntemler deniyor. Şimdi de bitkisel yağlar. Türkiye'ye bitkisel yağların ithalatında bir sorun yok ama bunları bir takım kimyasal reaksiyonlara tabi tutmak suretiyle akaryakıt olarak kullanımını sağlıyorlar. Bununla ilgili de geçtiğimiz hafta Teftiş Kurulu Başkanlığımıza yazılı talimat verdim. Bu sektörü mercek altına almak için risk taşıyan bölgelerin daha sıkı takip edilmesi talimatı verdik. Daha önce de kontrolü vardı ama verilerin değerlendirilmesi sonucu arkadaşlarımızın bir kez daha dikkatini çektik" ifadelerini kullandı.
Bakan Yazıcı, Rize Devlet Hastanesi, İtfaiye Müdürlüğü, Jandarma Komutanlığı ve Emniyet Müdürlüğünü de ziyaret etti.