Bozdağ, Yozgat'ın Yenifakılı ilçesinde Belediye Parkı'nda düzenlenen bayramlaşma programında yaptığı konuşmada, rahmet ve bereket ayı ramazanı geride bırakarak, huzurlu bir şekilde bayrama ulaşmanın sevinci içinde olduklarını söyledi.
Ramazan ayı içerisinde cumhurbaşkanlığı seçim yarışının hızlandığını ifade eden Bozdağ, "Ankara'da cumhurbaşkanlığı seçimleri hep krizli, kavgalı, sıkıntılı olurdu. Şöyle geriye dönüp gittiğinizde hatırlayın cumhuriyet mitingleri yapıldı. 367 kararı çıktı. 27 Nisan bildirisi oldu. Meclis seçemedi, kilitlendi. Sonra seçim kararı oldu. Şimdi huzurunuza geldik. Onca sıkıntıyı Türkiye yaşadı. O günleri geride bıraktık" diye konuştu.
- Geçmişte cumhurbaşkanı seçimi nasıl olurdu?
Cumhurbaşkanı seçiminde artık bir sıkıntı yaşanmayacağının altını çizen Bozdağ, "Cumhurbaşkanlığı seçimi yaşanırken bir kriz var mı? Yok ortada bir kriz. Kaos var mı? Yok. Niye yok? Çünkü cumhurbaşkanını siz seçeceğinizden dolayı yok. Eğer vatandaş cumhurbaşkanı seçecek olmasaydı, siz seyredin Ankara'daki kavgayı. Neler olurdu neler. Ne kıyametler kopardı Ankara'da. Şimdi hiçbirisi yok. Çünkü kararı sandık verecek. Sandıkta milletin attığı reyler, sonucu tayin edecek" diye konuştu.
Bozdağ, Türkiye'de her zaman cumhurbaşkanı seçiminde kriz çıkarmak isteyenler olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
"Şimdi bakın 2014'deyiz ne fark var. Bizim dışımızdakilerde hiçbir fark yok. Gene aynı türkü, yine aynı nakarat var. Ne var Meclis'ten cumhurbaşkanı olmaz. MHP'nin kendi içinde bir sürü vekili var, CHP'nin kendi içinde bir sürü vekili var. CHP'ye, MHP'ye milyonlarca oy vermiş kıymetli insanımız var, onların içinden bir tanesini aday çıkartıp milletin huzuruna getiremediler. Yine dışarıdan birini aldılar getirdiler, milletin karşısına aday diye çıkardılar. Şimdi onu allayıp pullayıp bunu millete anlatmaya çalışıyorlar. 2000'de bunlar aynısını yaptı. Şimdi de aynısını yapıyorlar. 2000'de Anayasa Mahkemesi'nden getirdiler. Şimdi biraz uzaktan getirdiler. Biraz ithal gibi oldu. Fakat değişen bir şey yok. O da siyasetin dışından o da Meclis'in dışından o da halkın dışından. Şimdi bu da aynı şekilde. Baktığınızda böyle bir yapı var."
- "Gökte uçan kuşlar oy vermeyecek"
"Türkiye'de cumhurbaşkanlığını en iyi kim yapar sorusunu soracaksınız. Ben soruyorum sayın Demirtaş mı en iyi yapar? Sayın İhsanoğlu mu en iyi yapar? Yoksa Sayın Erdoğan mı Allah aşkına" diyen Bozdağ, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bu konu parti meselesi yapılmayacak bir konudur. Bu bir Türkiye meselesidir. Biz Türkiye'miz için en iyisini hep beraber yapmamız lazım. Onun için diyorum ki partileri bir kenara bırakalım. Hep beraber bunun kararını verelim. Zira aday MHP'ye gönül vermiş milyonların içinden biri seçilmiş olsaydı ben bu lafı söylemezdim. Eğer CHP'ye gönül vermiş CHP'li bir aday olsaydı ben yine bu lafı söylemezdim. 'Çünkü bir emek var' derdim. 'Bir ter var' derdim. 'Bir mücadele var' derdim. Bu emeğe, bu mücadeleye, bu tere sevmesem de benim saygı duymam lazım. Herkesin de saygı duyması lazım. Bir siyasi görüşü var. Onu seven eden var. Ne diyor ben MHP'li değilim. Ben CHP'li de değilim. Sen nesin o zaman, AK Partili de değilsin. Başka partili de değilsin. Ne diyor: 'Ben siyasetin dışındayım. Siyasetin üstündeyim.' Şu Yenifakılı'da siyasetin dışında kim var? Siyasetin dışında kim varsa onlardan oy alacak galiba. Yani herhalde gökte uçan kuşlar oy vermeyecek. Şimdi siyaseti de itibarsızlaştırıyorlar. Halkı da itibarsızlaştırıyorlar. Bu anlayış MHP'ye bir dayatmadır. CHP'ye bir dayatmadır. Hani çatıdan bahsediliyor ya. Bir çatı adayı falan da yok. İki tane genel başkanın üzerinde anlaştığı bir aday var. Sayın Bahçeli ve Sayın Kılıçdaroğlu'nun."
- "Bu millet çalışanla çalışmayanı bilir"
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 12 yıldır millete hizmetkarlık yaptığını dile getiren Bozdağ, "Hepimiz için ülkemiz için çalışıyor. Bu millet terlemeden mücadele etmeden kimseye imkan ve fırsat vermez. Hemen gelip hazıra konacaksın. Yok öyle birşey. Bu millet çalışanla çalışmayanı bilir. Onu birbirinden ayırır. Onun için de ben Yenifakılıların çalışan ile çalışmayanı, terleyen ile terlemeyeni, mücadele eden ile etmeyeni, bu devletin başına yakışanı ve yakışmayanı birbirinden ayıracağına yürekten inanıyorum" dedi.