Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Kanser Daire Başkanı Murat Gültekin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bir ülkenin gelişmişlik göstergeleri açısından sağlık verilerinin kayıt altına alınmasının önemli bir yer tuttuğunu söyledi.
Türkiye'de geçmiş yıllarda yapılan bilimsel çalışmalarda genellikle yurt dışı kaynaklı verilerin kullanıldığını belirten Gültekin, son yıllarda başta kanser olmak üzere ciddi hastalıkların verilerinin kayıt altına alındığını belirtti. Gültekin, Bakanlık olarak kanser kayıtçılığını güçlendirmek için ciddi çalışmalar yapıldığını ve bugün önemli bir noktaya gelindiğini ifade ederek, bu alanda Sağlık Bilgi Sistemleri Genel Müdürlüğü ile ortak yazılım programları geliştirildiğini söyledi.
Kanser Dairesi olarak farklı çalışmaların da yürütüldüğünü anlatan Gültekin, "Türkiye'de 9 ilde bulunan kanser kayıt merkezlerinin sayısı bu yılın sonu itibariyle 81 ile çıkarak, tüm illerde bir kanser kayıt merkezi bulunacak" diye konuştu.
Gültekin, özel, devlet ya da üniversite hastanesi fark etmeksizin nerede kanser teşhisi alınırsa alınsın bildirim yapıldığını anlatarak, şunları kaydetti:
"Bildirimlerin ardından daha sonra özel eğitim almış kişiler aracılığı ile uluslararası alanda kullanılan formlar doldurularak aktif kanser kayıtçılığı yapıyoruz. Kanser konusunda kayıt personelleri tarafından kontroller yapılıyor, aynı kişi için birden fazla yapılan kayıtlar siliniyor, verilerdeki eksikler tamamlanıyor. Aktif kanser kayıtçılığı, bu yılın sonunda nüfusumuzun yüzde 100'ünü kapsamış olacak."
-İlk defa yaşam analizleri yapılacak
Bunun dışında Türkiye'de ilk defa yaşam analizlerinin yapılmaya başlandığına işaret eden Gültekin, hastalık sonrasında elde edilen verilere dayanılarak yaşam analizlerinin her yıl yayımlanacağını söyledi.
Gültekin, bunu yapabilen dünyada sınırlı ülke bulunduğunun altını çizerek, "Örneğin 5 yıllık meme kanseri, akciğer kanseri, rahim ağzı kanseri yaşam oranları verilebilecek. Kanser kayıt merkezlerinde kaliteli veri alınmaya başlandığında, istatistiklerin online erişime açılması mümkün olabilecek. Bu şekilde vatandaşların bulundukları bölgedeki kanser sıklığı görebilecek" dedi.
-"En yaygın virüs tespit edilecek"
Rahim ağzı kanserine ilişkin insan papillomavirüsü (HPV) DNA testinin de 1 Ağustos 2014 tarihinden itibaren ücretsiz olarak tarama programları içinde yer almasıyla birlikte bu alana ilişkin önemli verilerin elde edileceğini ifade eden Gültekin, testin pozitif çıktığı kişilere HPV DNA genotiplemenin yapılacağını söyledi.
Gültekin, bu tarama sonuçları ile bir standardizasyonun da elde edilebileceğini belirterek, tüm testlerin aynı laboratuvarda yapılacağını ve örneklerin 5 yıl saklanacağını anlattı. Elde edilen veriler sayesinde "Türkiye'nin rahim ağzı kanseri genotip haritasının çıkarılacağını" belirten Gültekin, bu sayede hangi ilde rahim ağzı kanserinin daha çok görüldüğünün, hangi tipin en yaygın olduğunun da tespit edilebileceğini bildirdi.