Dolar

34,8459

Euro

36,6446

Altın

3.023,04

Bist

10.063,80

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Çelik:

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Çelik:

11 Yıl Önce Güncellendi

2014-07-25 12:03:31

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Çelik:
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, "Böyle milimetrik olarak hem bölge sorunlarına hem de ülke sorunlarına vakıf olan birisinin cumhurbaşkanı olması, 77 milyon için büyük bir şanstır. Çünkü bu vasıfları taşımak kolay bir hadise değil" dedi.

Çelik, AK Parti Gümüşhane İl Başkanlığını ziyaretinde yaptığı konuşmada, AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, milletin teveccühü ile 10 Ağustos'tan itibaren genel başkanlıktan ayrılacağını ifade ettiğini belirterek, şöyle devam etti:

"Hepimizin içini farklı duygular kaplıyor. Çok alışık olduğumuz, birlikte Türkiye'nin geleceğine önemli projeler kazandırdığımız, onun önderliğinde Türkiye'nin ufkunun açıldığı bir süreçten, farklı bir sürece giriyoruz. Bir taraftan içimizde burukluk oluşurken diğer taraftan sevinç oluşturuyor. Çünkü çok daha önemli bir makama, devletin başkanlığına sayın Başbakan'ın gelecek olması, inanıyoruz ki onun o çalışma azmi, gayreti, ferasetiyle Türkiye daha farklı şeyler, yeni şeyler kazanacak. Birçok siyasi lidere nasip olmayan hizmetler ve süreçler, üç dönem gibi her dönem oy artırarak gelinen dönemler nasip oldu. Şimdi de devletin başkanlığı gibi önemli bir sürecin içinde hep beraber bulunuyoruz."

Başbakan Erdoğan'ın, Türkiye'yi karış karış bildiğine dikkati çeken Çelik, şöyle devam etti:

"Gümüşhane'ye kaç kere geldi. Ben öyle iller biliyorum ki 25-30 kere gitti. 10 yıl içerisinde 20 kez, 25 kez gittiği iller var. Gitmediği, uğramadığı il yok. Birçok ilçeye gitmiştir. Adım adım Türkiye'nin projelerini takip ediyor. Hangi noktadayız, gelecek yıl hangi noktaya geleceğiz, önümüzdeki 5 yıl ne yapacağız, önümüzdeki 10 yıl ne yapacağız, önümüzdeki 50 yıl Türkiye'yi nasıl planlamalı, bunlarla meşgul, bunlarla yatıp kalkan bir Başbakan var, siyasi lider var. 'Ne olacak Suriye'nin hali' diye dertlenen, 'ne olacak Balkanların dağınık hali' diye içi sızlayan, koskoca Osmanlı coğrafyasındaki kardeşlerimizin, dostlarımızın, akrabalarımızın sorununu kendisine dert edinen bir lider var. Dolayısıyla böyle milimetrik olarak hem bölge sorunlarına hem de ülke sorunlarına vakıf olan birisinin cumhurbaşkanı olması, 77 milyon için büyük bir şanstır. Çünkü bu vasıfları taşımak kolay bir hadise değil."

-"Çatı" adayı

Rakip olarak Başbakan Erdoğan'ın karşısına çıkarılan ve "çatı" diye oluşturulan atmosferin dikkatle tahlil edilmesini istediğini kaydeden Bakan Çelik, şunları söyledi:

"Elini herkes vicdanına koysun. Ekmeleddin Bey, CHP'nin adayı olur muydu veya başka türlü söyleyelim, Ekmeleddin Bey, adaylık düşünür müydü? Kimsenin tanımadığı bir adam niye cumhurbaşkanı adayı olsun ki? Kendisi ister miydi böyle bir şey? Kendisi böyle bir şey düşünmezdi. Peki, CHP olarak baktığınızda, CHP böyle bir adayı gösterir miydi? Böyle bir adayı niye gösterecek ki? CHP böyle bir şey göstermez. CHP ile MHP'nin bir araya gelmesi normal bir şey midir? Türkiye'nin geleceği açısından çok normal bir şey değil. Haydi diyelim bunlar bir araya geldi, Türkiye Sosyalist İşçi Partisi'nin orada ne işi var. Hadi o var diyelim, Büyük Birlik Partisi'nin ne işi var? Yani bir enteresan yapılanma var, enteresan bir çatı oluşturma gayreti var. Tabii olmadığını bilmenizi istiyorum. Doğal seyrinde değil. Ne dedim, Başbakanımız bu hizmetleri yaptı, yaptı, yaptı, karış karış Türkiye'ye hizmet etti ve şimdi diyor ki 'ben bunu taçlandırmak istiyorum'. Onlar da böyle bir şey var mı? Hizmet anlayışı var mı, 5 yıllık, 1 yıllık, 6 aylık, 6 senelik bir plan ve proje var mı, yok. Bir proje var, böyle mahfillerde bu olayı oluşturalım, şu Tayyip Erdoğan'ı şu Türk siyasetinden uzaklaştıralım. Ana proje bu. Erdoğan gitsin, buna, bu şekilde bunların gücü yetmez."

Bakan Çelik, Mısır'da yıllar sonra demokratik bir yönetime geçildiğini, ardından darbe yapıldığını ve darbeyi kınayan olmadığını ifade ederek, şöyle konuştu:

"Darbeye darbe diyemiyor ehli dünya, demokratik dünya. Demiyorlar ki 'darbe oldu, bu doğru değildir, bir an önce demokrasiye geçin'. Niye? Çünkü bugün katliam yapan İsrail'in arkasını sağlam etmek gerekirdi. Öne doğru baktığınızda sorunlar nerede, sorunlar Türkiye'den yükselen bir ses. Neye karşı, zalime karşı yükselen bir ses var. Zalim kendisini çok iyi bildiği için yükselen sesin kime dokunacağını çok iyi biliyor. Onun için tedbirlerini alıyorlar. Bölgede zalimlere, şer odaklarına karşı halkların sesini yükseltecek, halkları bir araya getirecek bir yapılanmanın gelecekte kendileri için büyük bir tehlike oluşturduğu düşüncesiyle büyük bir gayret var. Olmadık insanlara açıklama yaptırılarak zannediliyor ki milletin iradesini kenara itebiliriz, milleti hiçe sayarız. Bu dönemler çok şükür geride kaldı. Artık sandık milletin seçtiklerinin oyu ile değil 77 milyonun önüne gelen oyla gerçekleşecektir."

- "Vatandaş kimin hangi hedefe koştuğunu iyi görüyor"

Vatandaşın, kimin ne olduğunu, kimin ne hizmet yaptığını, kimin hangi hedeflere koştuğunu iyi gördüğünü, en doğru kararı 10 Ağustos'ta vereceğini dile getiren Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bundan hiçbir endişemiz yok. Bu suni yapılanmalar, bu yüzeysel yapılanmalar karşısında milletimiz en üst düzeyde oyunu verecektir. Bu oyunları bozmak, sizlerin ve bizlerin elinde. Çok koşmamız gerekiyor, herkese ulaşmamız gerekiyor, herkese anlatmamız gerekiyor. Bizim partilerle bir şeyimiz yok, demokratik sistemin unsurlarıdır. Vatandaş bizim vatandaşımızdır, ona sormak durumundayız. Ne bu telaş? MHP'ye, CHP'ye gönül vermiş kardeşim, ne bu telaş? Tayyip Erdoğan'ın hizmetleri size, Gümüşhane'ye az mı geldi? Tayyip Erdoğan'ın yaptığı hizmetleri görmemezlikten mi geliyorsunuz? Tayyip Erdoğan'ın kimliği, kişiliği konusunda bir sıkıntınız mı var? Tayyip Erdoğan'ın Türkiye'yi taşıdığı noktada bir problem mi var?"

Bu seçimin milletvekili seçimi değil, cumhurbaşkanı seçimi olduğunu anımsatan Çelik, şunları kaydetti:

"O Gezi olayları, 17 Aralık olayları, devletin içerisinde çeşitli unsurlar, yapılanmalar, yaşanan hadiselerin tümünün altında Tayyip Erdoğan'ın ve AK Parti'nin tasfiye edilip edilemeyeceği, küçültülüp küçültülemeyeceği projeleri vardı, bunlar geride kaldı. Onların bir amacı cumhurbaşkanlığı seçimini etkilemekti. Cumhurbaşkanlığı seçiminde direksiyonu çok kolay kumanda edilebilecek bir cumhurbaşkanlığı yapısını oluşturmaktı ama o dönemler geride kaldı. Ayrım yapmadan sayın Başbakanımızı yukarı taşımak için diğer siyasi partilerle de kol kola bir çalışma içerisinde olacaksınız. Gümüşhane'deki kardeşlik, barış havası ve huzur havasını oylarınızla birleştirerek taçlandıracağız ve güzel haberleri 10 Ağustos akşamı sizden almış olacağız."

Haber Ara