Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, CPLP'nin Portekizcenin yaygınlaştırılması, kalkınma alanında iş birliği tesis edilmesi, üye ülkeler arasında siyasi ve diplomatik eşgüdüm sağlanması amacıyla 1996 yılında kurulduğu hatırlatıldı.
Açıklamada, Portekizcenin Portekiz, Angola, Brezilya, Cabo Verde, Doğu Timor, Gine Bissau, Mozambik, Sao Tome ve Principe olmak üzere, yaklaşık 250 milyon nüfusa sahip, farklı kıtalardan sekiz ülkede konuşulduğu, zirvede, Ekvator Ginesi'nin topluluğa dokuzuncu üye olarak katılmasının da karara bağlandığı ifade edildi.
Dışişleri açıklamasında, CPLP'nin, gerek Portekizce'nin dünya üzerindeki yaygınlığı gerek üye ülkelerin zengin doğal ve beşeri kaynakları ile dört kıtayı birbirine bağlayan siyasi, ticari ve kültürel ağlara sahip olması dolayısıyla günümüzde uluslararası planda giderek dikkati çeken çok taraflı oluşumlardan biri haline geldiği aktarıldı.
CPLP üyesi ülkelerle ikili düzeyde iyi ilişkiler içinde olan Türkiye'nin, "Ortak Gözlemci" statüsüyle CPLP'yle de kurumsal ilişkiler oluşturmasının, Türk dış politikası açısından çok boyutluluğu desteklediği vurgulanan açıklamada, ayrıca Afrika, Latin Amerika ve Asya-Pasifik bölgelerine açılım politikalarını tamamlayıcı bir nitelik taşıdığı kaydedildi.
Açıklamada, CPLP nezdindeki gözlemci üyelik statüsünün, Türkiye'nin son yıllarda farklı coğrafyalarda geliştirdiği iş birliği ağlarının yeni bir halkasını olduğunun altı çizildi.