Antalyalı, başkent ekibinin internet sitesine, transfer hikayesi ve hedeflerine ilişkin açıklamalarda bulundu.
Sezon sonunda Bucaspor'dan ayrılma vaktinin geldiğini düşündüğünü ve birçok teklif arasından Gençlerbirliği'ni tercih ettiğini anlatan Antalyalı, "Kulübün yaklaşımı ve beklentileri bunda etkili oldu. Buraya geldiğim için çok mutluyum. Çok güzel bir yapı var. Bu ailenin içinde olmak çok daha başka bir duygu" ifadesini kullandı.
Antalyalı, her futbolcunun sürekli oynamak isteyeceğine işaret ederek, sözlerine şöyle devam etti:
"Buraya Gençlerbirliği'nin genç oyunculara bakış açısını bilerek geldim. Kişisel hedeflerim var ve bu kişisel hedeflerimi gerçekleştirmem için sahada olmam gerekiyor. Doğru zamanda doğru yerde olduğumu düşünüyorum. Hem takımıma elimden gelenin en iyisini vererek katkıda bulunmak hem de hedeflerimi gerçekleştirmek için doğru yerdeyim."
- "Avrupa'ya gitmek istiyorum"
Orta sahanın ortasında forma giydiğine değinen 1995 doğumlu Antalyalı, sahada hem defansif hem de ofansif yönde oynamaya çalıştığını belirtti.
Antalyalı, orta sahada iki yönlü oynamanın modern futbolda zorunluluk haline geldiğine dikkati çekerek, "Özellikle altyapılarda ofansif yönden kendimi çok geliştirdim. Defansif özelliğim biraz zayıf kalıyordu ama Bucaspor'da A takıma çıktıktan sonra bu yönümü de geliştirdim" değerlendirmesinde bulundu.
A Milli Futbol Takımı formasını giydikten sonra Avrupa'ya gitmek istediğinin altını çizen genç futbolcu, "Büyük bir Gerrard hayranıyım. Gerrard'dan dolayı da bir Liverpool taraftarıyım. Bir gün muhakkak Avrupa'da, o seviyede bir takımda oynamak istiyorum" ifadesini kullandı.
- "Uyum sorunu yaşamadım"
Antalyalı, Genç Milli Futbol Takımı'ndan tanıdığı arkadaşlarının bulunmasından dolayı Gençlerbirliği'nde uyum sorunu yaşamadığını bildirdi.
Her geçen gün performansının üzerine koymak istediğini vurgulayan Antalyalı, şunları kaydetti:
"Atabey ile ilk 11'de başladığımız ve gol attığımız milli maçlar var. Atabey ile oyun anlamında çok iyi anlaşıyoruz. Bazı noktalarda birbirimizi tamamladığımızı düşünüyorum. Yine İrfan Can'la da aynı takımlarda oynadık. İki arkadaşımın dışında birlikte oynadığımız birçok isim var. Çoğuyla A2 ya da diğer alt yaş liglerinde de rakiptik. O yüzden hiç alışma gibi bir problem yaşamadım. Bildiğim bir takıma gelmiş gibiyim. Takımımızın büyükleri de bize her anlamda yardımcı oluyor. Umarım en iyi şekilde Gençlerbirliği formasını taşır ve hakkını veririm."