Batman'da bir düğün salonunda, "Yeni Yaşam Çağrısı"na dair mesajlarını paylaşmak için bazı sivil toplum kuruluşları, meslek odaları, sendikaların yönetici ve temsilcileriyle bir araya gelen Demirtaş, burada yaptığı konuşmada, Filistin ve Suriye'nin kuzeyinde PYD denetimindeki Kobani'ye yönelik saldırıları kınadığını belirtti.
"Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun Filistin'i gündeme almaları son derece normal. Anormal olan ise yanıbaşlarındaki Kobani'ye sessiz kalmalarıdır" diyen Demirtaş, şunları kaydetti:
"İki gündür Türkiye'de IŞİD'i protesto edenlere yönelik, güvenlik güçlerinin amansız ve acımasız saldırıları var. IŞİD, İslamiyet gibi son derece insani temeller ve değerler üzerine kurulmuş, inşa edilmiş bir dini kullanarak kelle kesen, kestiği kelle ile top oynayan bir örgüttür ve Türkiye'de onu protesto edemiyorsunuz. 'Tırlara bomba yükleyip IŞİD'e götürüyoruz' deselerdi, arkadaşlarımız herhalde engel çıkarmazlardı. Bu iki yüzlü politikanın Türkiye'de teşhir olmuş son halidir."
"Gazze'ye ağlarken, Lazkiye'ye, Kobani'ye, Musul'a, Kerkük'e ağlamazsanız, sizin samimiyetinizi herkesin sorgulama hakkı doğar" ifadesini kullanan Demirtaş, kim nerede zulüm ve baskı altındaysa Batman'dan dayanışma duygularını açıkladıklarını kaydetti.
- Suriye sınırında askere ateş açılması
Suriye'ye sınır olan Şanlıurfa'nın Ceylanpınar ilçesinde dün gece askere ateş açılması olayına da değinen Demirtaş, şehit olan askerlere Allah'tan rahmet diledi.
Demirtaş, şöyle dedi:
"Konu henüz tam olarak aydınlatılmamış olmasına rağmen, Genelkurmay Başkanlığı'nın saldırıyı PYD'nin yaptığını açıklaması manidardır. Oysa PYD yaptığı açıklamada yaşanan olayla alakalarının olmadığını söyledi. Bu çok kritik bir meseledir. Bu konuda bu kadar acele açıklama yapmak yerine, detaylı bir araştırma ve incelemeden sonra gerçeklerin kamuoyu ile paylaşılmasında fayda görüyoruz. Bir yandan Rojava ile düzgün ilişkilerin geliştirilmesi için her türlü diplomatik, siyasi girişimler sürerken, diğer yandan PYD ile Türk ordusu arasında çatışma görüntüsü varmış görüntüsü vermek hiç kimseye birşey kazandırmaz."
- "Yetkilerin hepsini yerele devredeceğim"
Demirtaş, cumhurbaşkanı seçildiği taktirde ilk olarak yeni sivil bir anayasa yapacağını dile getirerek, "İlk işimiz yeni bir sivil demokrasi yapmak olacak. İlk kısıtlayacağımız yetki, cumhurbaşkanlığı yetkileri olacaktır" şeklinde konuştu.
Türkiye'de cumhurbaşkanının istediği zaman parlamentoyu feshetme yetkisinin bulunduğunu hatırlatan Demirtaş, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Seçilmiş bir parlamentoyu tek bir kişi feshedebiliyor. Bu ortaçağ dönemini, kraliyet dönemini, monarşi dönemini hatırlatıyor. Bizim şimdiki anayasamız gibi. Kim getirdi bunu? Kenan Evren. Kenan Evren, şimdi, darbe yapmış olmaktan sabıkalı eski bir general. Onun yaptığı anayasaya dayanarak, 'Ben bu yetkiyi kullanacağım' demek, darbenin nimetlerinden faydalanmaktır. YÖK, MGK gibi kurumların hepsi darbenin kurumlarıdır."
Cumhurbaşkanının bu kurumların hepsinin başkanı olduğunu, bunun demokrasiye aykırı olduğunu savunan Demirtaş, "Cumhurbaşkanı olursam bunların hiçbirini kullanmayacağım. Bu yetkilerin hepsini yerele devredeceğim" diye konuştu.
Demirtaş, daha sonra aynı düğün salonunda düzenlenen iftar programına geçti. Programa, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Gültan Kışanak ile Diyarbakır-Mardin Metropoliti Saliba Özmen de katıldı.
