Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Erzurum'un 7 asırlık 'sala' geleneği

Erzurum'un 7 asırlık 'sala' geleneği

11 Yıl Önce Güncellendi

2014-07-20 08:03:27

Erzurum'un 7 asırlık 'sala' geleneği
AHMET OKATALI - Türkiye'de sadece Erzurum'da okunan ve 1300'lü yıllarda Memlüklüler döneminde başladığı bilinen "sala" geleneği, günümüzde de halen devam ediyor.

Hz. Muhammed için methiye ve onun şefaatini isteme gibi manalara gelen "sala", insanların kalplerinde taşıdıkları, peygamber sevgisinin de aslında bir göstergesi olarak biliniyor.

İl Müftüsü Hasan Çınar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kentte her vakit namazının ardından okunan "sala"nın, rivayete göre Abdullah bin Mesud'dan aktarılan bir Hadisi Şerif'e dayandığını söyledi.

Erzurum'a özgü bazı geleneklerin olduğunu ve bu geleneklerin arasında "sala"nın da bulunduğunu hatırlatan Çınar, "Sala, 1300'lü yıllarda Memlüklüler zamanında başlayan bir gelenektir. Türkiye'de ise bu geleneği sürdüren tek şehir Erzurum'dur ve her beş vakit ezanın ardından salanın okunması bu şehre ayrı bir haz katıyor" dedi.

Çınar, sala geleneğinin günümüze kadar taşınmasının bir başka nedenin ise şehrin manevi kimliğinden kaynaklandığını ifade etti.

Günümüze kadar uzanan salaya Hadisi Şerif'lerde de yer verildiğini belirten Çınar, şöyle devam etti:

"Bir rivayette, Yavuz Sultan Selim, Mısır fethinden sonra ezanların ardından sala verilmesini istemiş ve bu sadece Erzurum'da uygulamaya konulmuş. Ayrıca sala geleneğinin bir de dini altyapısı var. Abdullah bin Mesud'dan bizlere aktarılan bir Hadisi Şerif'te, Peygamber efendimizin, 'Ezan okunduğu zaman, ezanın kelimelerini, kelamını tekrarlayın. Ezan bittikten sonra da bana salat okuyun. Kim bana ezan bittikten sonra bir salavat getirirse Allah-u Teala da ona 10 salavat getirir' buyurdukları için müezzinlerimiz bunu ezandan sonra sala okumak diye değerlendirdiler."

Çınar, salanın ayrıca bünyesinde günahların bağışlanması anlamı da taşıdığını, bu nedenle ramazan ayında bu geleneğin ayrı bir önem taşıdığını dile getirdi.

Sala geleneğinin ramazan ayında şehre farklı bir haz kattığına değinen Çınar, sözlerini şöyle tamamladı:

"Böylece Erzurum'da beş vakit ezanın peşine salavatların okunması olarak değerlendirilmiştir. Tabii bu çok güzel bir adetimizdir. Her beş vakit ezanın peşine Resul-u Kibriya'ya da salavatlar getiriliyor. Böylesine güzel bir geleneğin Erzurum'da yaşatılması ve bu şehre mahsus olması güzel bir keyfiyettir. Ramazan ayında sevapların bir sevabı, bin sevap olur yani katlanarak sevaplar artar. Ramazan ayında okunan salalar daha farklıdır. Dinleyenlere de farklı bir huzur verir. Halkımız çok büyük bir haz duyar ve bu gelenek hem şehrimiz hem de halkımızla bütünleşmiştir."

Haber Ara