İran Ulusal Radyo Televizyon Kurumu (IRIB) çevresinde toplanan onlarca Tahranlı, hükümete, ülkenin anayasasındaki tesettür kanununun ciddi bir şekilde uygulanması çağrısı yaptı.
Göstericiler, özel televizyon kanalı bulunmayan, tümü devlet çatısı altında yayın yapan kanalları, yayınladıkları program ve filmlerde tesettüre aykırı örnekler sunduğu gerekçesiyle protesto etti.
Ellerinde tesettürle ilgili Kuran-ı Kerim ayetleri, "Tesettürsüzlük utançtır", "Tesettür Allah'ın emridir, bunu inkar eden utanmazdır" ile "Kültürden sorumlu yöneticiler! Onur, onur!" yazılı dövizler taşıyan göstericiler, IRIB ve Kültür Bakanlığı aleyhine sloganlar attı.
AA muhabirinin sorularını yanıtlayan göstericiler, tesettürü savunarak ülke yöneticilerini bu konuda daha duyarlı davranmaya çağırmayı amaçladıklarını, televizyon kanallarının tesettür kurallarına uygun olmayan örnekler sunarak gençlere kötü örnek olmaması konusunda uyarılması gerektiği görüşünü paylaştı.
Ülke içinde özellikle reformcular kanadından eleştirilen ahlak polisi uygulamasını destekleyen göstericiler, uygulamanın İslam dininin farz kıldığı "İyiliği emretmek, kötülükten alı koymak" farizası ve ülke kanunlarına göre yasal bir gereklilik olduğunu belirterek, İran'da yaşayan herkesin tüm diğer kanunlar gibi tesettür kanunlarına uymak zorunda olduğu görüşünü savundu.
Göstericiler arasında bulunan Tahran Milletvekili Mucteba Rahmandust, AA muhabirine yaptığı açıklamada hükümetin tesettür kanununu uygulamakla sorumlu olduğunu söyledi. "Bugün sokaklarda tesettürün geldiği nokta yetkililerin görevlerini yapmadığını gösteriyor" diyen Rahmandust, Ruhani hükümetini tesettür kanununu ciddi bir şekilde uygulamakla eleştirdi ve sokaklarda tesettür kanununa uygun giyinmeyen kadınları tutuklayan ahlak polisi uygulamasının yasal bir gereklilik olduğunu dile getirdi.
-Ruhani eleştiri odağında
Ülkenin muhafazakar kanadından eski Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad'ın tesettür konusunda sıkı uygulamalarına sahne olan iki dönemlik cumhurbaşkanlığının ardından yerine gelen Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, gerek seçim öncesinde gerekse göreve başlamasının ardından yaptığı konuşmalarında ülkede tesettür konusu da dahil kişisel özgürlüklerin arttırılacağı sinyallerini vermişti.
Ruhani'nin bu bağlamda ahlak polisi uygulamasının yetkilerini daraltmak adına bu birimi İçişleri Bakanlığı bünyesine alması ve insanların ahlak polisi tarafından uyarılmaya ihtiyacı olmadığı yönündeki açıklamaları ülkedeki aşırı muhafazakarlar tarafından tepkiyle karşılanmıştı.
Geçen haftalarda kadınların sokakta dar pantolonlar giymesi İran Meclisi'nde tartışma konusu olmuş, bazı muhafazakar milletvekilleri durumdan İçişleri Bakanını sorumlu tutarak istifasını talep etmişlerdi.
Seçimlerde ülkede özgürlüklerin arttırılacağı ümidiyle Ruhani'ye oy veren reform yanlıları da ahlak polisi uygulamasının devam etmesine izin verdiği ve vaatlerini yerine getirmediği gerekçesiyle Ruhani'ye yönelik eleştiri getirdi.
Tesettür, ülkede hem siyasi kanatlar arasında hem de sokaklarda halk ile ahlak polisi arasında tartışma konusu olmaya devam ediyor.
