Malatya Valiliğini ziyaret eden Eker, burada basın mensuplarına yaptığı açıklamada, Malatya'da ziraat odalarının ve üretici birliklerinin temsilcileriyle bir araya geleceğini, tarım ve hayvancılık sektörüyle ilgili değerlendirmeler yapacağını söyledi.
Eker, mart ayında yaşanan zirai dona değinerek, "Bununla ilgili bir borç ertelemesi yaptık. Bir yıl süre içerisinde üreticilerimizin ziraatle ilgili borçları ertelendi. Bu konudaki gelişmeleri arkadaşlarımızla değerlendiriyoruz. Onları konuşacağız. Üretici temsilcileriyle sektörün diğer tüm konularını ayrıntılı bir şekilde görüşeceğiz çünkü bu sene aynı zamanda kurak bir yıl oldu. Maalesef doğal afetler açısından, tarım açısından, bizim açımızdan birçok felaketin yaşandığı bir yıl oldu. Tarım sektörü bundan bir şekilde etkilendi. Bundan sonra en azından neler yapılabilir, bunları tekrar konuşacağız, değerlendireceğiz" diye konuştu.
Bir basın mensubunun, Malatya'da sulama suyu sıkıntısı yaşandığını belirterek, bu konuda neler yapılacağını sorması üzerine Eker, Battalgazi ilçesindeki tesisten arıtılan suyun kullanılmasıyla ilgili çalışmalar yapıldığını söyledi.
Karakaya Baraj Gölü'nden bölgeye su taşınıp taşınamayacağının da değerlendirildiğini kaydeden Eker, "Pompajla, çok yüksek elektrik kullanmak suretiyle getireceğiniz suyun da maliyeti yükseliyor. Bu bölgede kuraklık bu sene genel manada barajlardaki su seviyesini de olumsuz etkiledi. Arkadaşlarımızdan onlarla ilgili bilgileri aldık. Valimizle de milletvekillerimizle de görüştük. Orman ve Su İşleri Bakanlığımız nezdinde takip ediyoruz" dedi.
- YSK'nın Başbakan Erdoğan ile ilgili kararı
Bir gazetecinin, Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) cumhurbaşkanı adaylığı kesinleşen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın istifa etmesine yönelik talepleri reddettiğini hatırlatarak, bu konudaki görüşlerini sorması üzerine Eker, "Biz zaten başından beri de Sayın Başbakan'ın adaylık sebebiyle istifa etmesi gerekmediğini söylüyorduk. Anayasa'da açık hüküm var. Buna rağmen muhalefet partisinin Genel Başkanı işte efendim, 'istifa etmeli' diye çağrıda bulundu. Yüksek Seçim Kurulu da onlara bir kez daha hatırlattı. Anayasa'yı bir daha okumalarını ben de öneriyorum. En azından bir daha öyle bir şey yapmazlar. Lüzumsuz bir açıklama çünkü halkın kafasını karıştırmaya dönük bir şeydi. Onlar da aslında böyle olmadığını biliyorlar, 'Acaba bir şey yapar mıyız?' yönündeydi" şeklinde konuştu.
Eker, Başbakan Erdoğan'ın vizyon belgesinde çözüm sürecine verdiği önemi gösterdiğini belirterek, şunları söyledi:
"Yeni Türkiye'den bahsediyoruz. Bu yeni Türkiye daha demokrat bir Türkiye'dir. Bu yeni Türkiye, daha müreffeh, daha kalkınmış bir Türkiye'dir. Bu yeni Türkiye, öncü olma rolü daha belirgin, daha iyi tanımlanmış bir Türkiye'dir, daha demokratik bir Türkiye, daha sivil, sorunlarını çözmüş, demokrasiyi ileri safhada kurumsallaştırmış bir Türkiye'dir. Bunun en önemli unsurlarından bir tanesi de Türkiye'nin var olan sorunlarını barış içerisinde çözebilme yeteneğini ortaya koymuş olmasıdır. Nedir bu? Çözüm süreci. Çözüm süreciyle biz diyoruz ki Türkiye'nin 35 yıldır kanamaya sebebiyet veren, Türkiye'nin kanının döküldüğü, gözyaşının aktığı bir meselede biz, barış içerisinde bu yaramızı, bu sorunumuzu çözebileceğiz. Bu iradeyi ortaya koyuyoruz. Sayın Başbakanımız, cumhurbaşkanı adayı olarak vizyon belgesinde bu konunun takipçisi olacağını, cumhurbaşkanı seçildiği takdirde bu konuyu hassasiyetle takip edeceğini, önem verdiğini, Türkiye'nin demokratikleşmesi ve daha müreffeh hale gelmesi için de bu meselenin önemli bir konu olduğunu vurguladı. Biz de buna yürekten inanıyor ve katılıyoruz."
- "TBMM, barışın tesis edilmesi yönündeki kararlılığını ortaya koydu"
Terörün Sona Erdirilmesi ve Toplumsal Bütünleşmenin Güçlendirilmesine Dair Kanun Tasarısı'nın önceki gün TBMM Genel Kurulu'nda kabul edildiğini anımsatan Eker, "Türkiye Büyük Millet Meclisi, bir irade ortaya koydu, meseleyi ele aldı ve barış kararlılığını, Türkiye'de barışın tesis edilmesi yönündeki iradesini, kararlılığını ortaya koydu. Bundan sonraki süreçte artık bu çerçeve yasanın getirdiği imkanla birlikte, hükümete de devletin diğer kurumlarına da gerekli görevler, yetkiler verilecek. Onlara nihai hedefi barış olan bu meseleyi uygulama konusunda yasal bir zemin oluşturmuş olacak. Sayın Başbakanımızın vizyon belgesinde işaret ettiği hususlar da bunlardır. Onun için Türkiye için çok hayırlı olacağını düşünüyoruz" diye konuştu.
Eker, "Bu yeni dönemde ilk defa halkın doğrudan seçtiği cumhurbaşkanıyla, daha demokratik, daha güçlü bir uygulama imkanına sahip olmuş olacağız. Onun için biz yeni Türkiye diyoruz. Statükoyu değil, gerçekte daha demokratik bir sistemi benimseyen, savunan ve bunu hayata geçiren bir yeni siyasi irade var. Bunu biz milletle mutabakata varmak suretiyle, milletten onay almak suretiyle, milletten bu konuyla ilgili yüzde 70'e yakın destek almak suretiyle hayata geçirdik" dedi.
Cumhurbaşkanını halkın seçmesini bir reform olarak değerlendirdiklerini belirten Eker, "Yeni Türkiye'nin inşa sürecindeki en önemli aşamalardan birisidir. Şimdi 10 Ağustos'ta da bunun ilk uygulaması olacak ve inşallah Türkiye daha müreffeh, öncü rolü daha belirgin, daha demokratik bir ülke olarak geleceğe doğru tekrar medeniyet kurma gücüne kavuşmuş olacak" şeklinde konuştu.
Malatya Valisi Vasip Şahin de Malatya'nın tarım sektörü için önemli bir il olduğunu söyledi. Şahin, hükümetin Malatyalı üreticiye bugüne dek 600 milyon liraya varan destek verdiğini kaydetti.
Şahin, ziyaretin anısına Eker'e el dokuması halı hediye etti.
Bu arada, elinde "Cumhurbaşkanımız" yazılı, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan fotoğrafı taşıyan Sami Toper adlı vatandaş, Eker'e Malatya Valiliğine girişi sırasında "Sayın Bakanım bir fotoğraf çektirebilir miyiz?" diye seslendi. Eker, Toper'in isteğini geri çevirmedi.
