Hamas hareketine yakın kaynaklardan alınan bilgiye göre, Almanya, Mısır, Katar ve ismi verilmeyen bir Arap ülkesinden arabulucular, İsrail ile Hamas arasında ateşkes sağlanması için çalışma yürütüyor.
Söz konusu arabulucuların, ateşkes çabaları henüz bir sonuca ulaşmazken, İsrail ile Hamas arasında orta yol bulmaya çalıştıkları belirtildi.
Hamas'ın ateşkes için öne sürdüğü şartların "İsrail'in, Kasım 2012'deki ateşkes anlaşmasının şartlarına uyması, Gazze'deki ambargonun hafifletilmesi, Gilad Şalit'e karşılık yapılan esir takası anlaşmasından sonra tutuklanan Filistinlilerin serbest bırakılması, Batı Şeria'daki operasyonların durması, İsrail hapishanelerindeki Filistinli tutuklularla Mayıs 2012'de yapılan anlaşmaya bağlı kalınması" olduğu ifade edildi.
İsrail'in, Hamas'ın Gazze ambargosunun hafifletilmesi konusundaki şartını kabul etmediği belirtilerek, Hamas'ın şartsız ateşkesi kabul etmesi için çeşitli kesimlere baskı yaptığı kaydedildi.
Arabulucuların "Gazze'deki sorunların daha sonra çözülmesi" taahhüdüyle, Hamas'tan ateşkesi şartsız kabul etmesini istediği bildirildi.
Esir takası anlaşması
İsrail yönetimi, Ekim 2011'de Hamas ile "esir takası anlaşması" imzalamıştı. Mısır hükümetinin arabuluculuğunda yapılan anlaşmada, Hamas'ın elinde bulunan İsrail askeri Gilad Şalit karşılığında İsrail hapishanelerindeki bin 27 Filistinli serbest bırakılmıştı.
Filistin Esirler Bakanlığı'nın verilerine göre, Gilad Şalit karşılığında İsrail hapishanelerinden serbest bırakılan bin 27 Filistinliden 60'ı yeniden tutuklandı.
Kasım 2012'deki ateşkes
İsrail'in 14 Kasım 2012'de Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları Komutanı Ahmet el-Caberi'ye düzenlediği suikastla başlattığı Gazze'ye yönelik hava, kara ve deniz saldırıları, 21 Kasım'da Mısır'ın arabuluculuğuyla İsrail ile Filistinli gruplar arasında ateşkes anlaşmasına varılması üzerine sona ermişti.
Ateşkes anlaşması metninde, "İsrail, Hamas yönetimindeki Gazze Şeridi'ne yönelik havadan ve karadan yürüttüğü saldırılarını durduracak. Filistinli gruplar, İsrail'e yönelik roket atışlarını sona erdirecek. İsrail kontrolünde bulunan Gazze sınırı, 24 saat sonra insan ve mal geçişine açılacak" ifadelerine yer verilmişti. Ancak İsrail, birçok kez ateşkes maddelerini ihlal etmişti.
"Saldırılara verdiğimiz karşılıklar ağırlaşacak"
Öte yandan İzzeddin el-Kassam Tugayları, İsrail'in pazartesi günü başlattığı saldırılara karşı düzenledikleri operasyonları, "El-Asfu'l-me'kul" (Yenmiş ekin yaprakları) olarak adlandırdı.
İzzeddin el-Kassam Tugayları Sözcüsü Ebu Ubeyde, bir televizyon kanalında yayınlanan açıklamasında, "Düşmanın saldırısını sınırlı bir çatışma kabul ederek, kendisine gerçekte yapabileceklerimizin çok çok azıyla karşılık verdik" dedi.
"Savaşı başlatanın, tehditler savurup sonra da saldıran İsrail olduğunu ancak ne zaman sona ereceğine onun karar veremeyeceğini" ifade eden Ebu Ubeyde, kendilerini, İsrailli komutanların iddia ettiği gibi 1 hafta 10 günlük bir operasyonun aksine çok uzun sürecek bir savaşa hazırladıklarını vurguladı.
"Filistin halkı hedeflerine ulaşıncaya kadar durmayacak"
Saldırılara karşı verilen mücadeleyi "Yenmiş ekin yaprakları" olarak adlandırdıklarını aktaran Ebu Ubeyde, "Batı Şeria'da, Gazze'de ve 1948'de işgal edilen topraklarda başlayan devrim dalgası, Filistin halkı hedeflerine ulaşıncaya kadar durmayacak. Düşmanın evleri yıkması, kadın ve çocuk öldürmesi ancak ısrar ve güvenimizi arttıracak, saldırılara verdiğimiz karşılıklar ağırlaşacak" diye konuştu.
Ebu Ubeyde ayrıca, ilk defa İsrail'in en uzak noktasını füzelerle vurduklarını sözlerine ekledi.
"Yenmiş ekin yaprakları" tabiri, Kuran-ı Kerim'de Fil suresinde konu alınan, Kabe'yi yıkmak isteyen Ebrehe'ye ait fil ordusunun, Ebabil kuşları tarafından atılan küçük taşlar nedeniyle "yerle bir olma hali" için kullanılıyor.
