Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, tutuklu sanık Hamit Yıldırım ile tutuksuz sanık emekli Albay Savaş Gevrekçi katıldı. Diğer sanıklar, "Yeşil" kod adlı Mahmut Yıldırım ve Aziz Turan (Abdulkadir Aygan) ise duruşmaya katılmadı. Duruşmada ayrıca yazar Musa Anter'in oğlu Dicle Anter ve avukatları da hazır bulundu.
Anter ailesinin avukatı Mehmet Selim Okçuoğlu, mahkeme heyetinden, sanık Yıldırım'ın "Hasan Tanrıkulu" kimliğiyle Ankara Emniyet Müdürlüğünde sorgulandığını ileri sürerek, "Ankara Emniyet Müdürlüğü'nün söz konusu isimle kimsenin sorgulanmadığı" yazısının gerçeği yansıtmadığını ileri sürdü.
Okçuoğlu, Yıldırım'ın kullandığı takma isimlere silah ruhsatı verilip verilmediği konusunun da araştırılmasını talep etti.
"Yaklaşık 25 yıl MİT'e çalışan Yıldırım'a ait dosyada herhangi bir bilgi ve belge bulunmuyor" diyen Okçuoğlu, Sosyal Güvenlik Kurumu'ndan Yıldırım'ın şahsi dosyasının dava dosyasına gönderilmesini istedi.
Tutuklu sanık Hamit Yıldırım ise Musa Anter'i kesinlikle vurmadığını ileri sürerek, bu suçu kendisine yükleyen kişinin de Abdulkadir Aygan olduğunu iddia etti.
Tutuksuz sanık Savaş Gevrekçi de iddianamede yer alan atılı suçlamayı kabul etmedi.
Mağdur avukatı Barış Yavuz da sanık "Yeşil" kod isimli Mahmut Yıldırım'ın "kırmızı bülten" ile aranılması için hakkında tutuklama kararının çıkarılmasını talep etti.
Mahkeme heyeti verdiği aranın ardından MİT'ten "Yeşil' kod adlı sanık Mahmut Yıldırım ile çalışıp çalışmadıklarını ve Susurluk Raporu'nda "Yıldırım'a aracılık eden jandarma yetkilisinin istihbarat komutanlığına vekalet eden kişi" olduğu belirtildiğinden, söz konusu "jandarma yetkilisinin" kim olduğunun sorulması talebine cevap verilmemesi üzerine talebin yenilenmesine karar vererek, duruşmayı erteledi..
İddianamede, sanıklar hakkında, "taammüden adam öldürmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, "halkı isyana teşvik ve birbiri aleyhine silahlandırarak mukateleye (öldürme, vuruşma) teşvik etmek" ile "adam yaralamak" suçlarından da 20 yıla kadar hapis cezası isteniyor.
