Arslan, MÜSİAD Otomotiv Sektör Kurulu geleneksel iftarında, Türk otomotiv sektörünün sorunlarına değinerek pazarın durumu hakkında değerlendirmeler yaptı.
Türkiye'nin yerli otomobil üretiminde önemli potansiyelinin bulunduğunu vurgulayan Arslan, "Öncelikle yerli otomobil üretebilme kapasitemizin farkına varmalıyız. Hükümet ve bürokrasi bu konuya maddi-manevi desteğini yasal düzenleme boyutuyla da yansıtmalı, kararlılık tüm dünya kamuoyuna yüksek sesle ve fiille dile getirilmelidir. Bu vesileyle Türk markası, otomobil ve diğer tüm sektörlerde dünyaya duyurulmalıdır" diye konuştu.
Elektrikli otomobil, sürücüsüz otomobil gibi yüksek teknoloji ürünü alanlarda gerekli Ar-Ge çalışmalarının yapılarak sektörün prestijinin artırılması gerektiğini dile getiren Arslan, "Yedek parça ve diğer ürünlerde de eşdeğer ürün olarak kalitesini ispat etmiş yerli ürünler tercih edilerek hem yurtiçi hasılaya katkı sağlanmalı hem de cari açığın azaltılması gayreti içinde olunmalıdır" ifadelerini kullandı.
- "ÖTV'li fiyat üzerinden KDV hesaplanması uygulaması terk edilerek yük hafifletilmelidir"
Otomotivdeki vergi politikalarının üretici ve sanayiciyi yeterince desteklemediğini savunan Arslan, sektörün ÖTV'li fiyat üzerinden KDV hesaplanmasının iptali yönündeki çağrısını tekrarlayarak, şunları kaydetti:
"Baktığımız zaman 2015-2016 yılında dünyada kapasite fazlası üretimin olacağı ve rekabetin artacağı tahmin edilmektedir. Devletin otomotiv sektöründeki vergisel engelleri, ağır vergi yüklerini kaldırması gerekmektedir. Vergi mevzuatının otomotiv sektörüne göre uyumlaştırılması şarttır.
Bu noktada, öncelikle sıfır araç alımında ÖTV'li fiyat üzerinden KDV hesaplanması uygulaması terk edilmeli ya da bu yük mümkün olduğunca hafifletilmelidir.
Karayolları Trafik Yönetmeliği ve Kara Taşıtları Kasko Sigortası Genel Şartları'nda "pert" tanımının olmaması, kavramların anlaşılamaması, tam hasarlı/ağır hasarlı araçların nasıl onarıldığının bilinememesi, onarım sonrası hasarlı araçların herhangi bir mercii tarafından onarımlarına dair kalite kontrolü yapılmadan tekrar trafiğe çıkmasının mümkün olması gibi sebeplerden dolayı sıkıntı yaşanmaktadır."
- "Türkçe kullanım kılavuzu eksikliği de önemli sorunlar arasında"
Yakın gelecekte yeni enerji kaynaklarını kullanan otomotiv ürünleriyle inovatif çözümler sunan daha kaliteli ürünlerin yoğun rekabet ortamında ayakta kalabileceğini belirten Arslan, sektörün sağlıklı gelişimine ilişkin önerilerini şöyle sıraladı:
"Ülkemizdeki otomobil parkının yaşının gençleştirilmesi için gereken tedbirler alınmalıdır. Nitelikli eleman eksikliği sektörün kronikleşmiş sorunlarından birisidir. Üniversite-sanayi işbirliği sağlanarak bu sorun aşılmalıdır.
Yetkili bayii ve servis sorunları, satış sonrası servis hataları, yedek parça sorunları ve gecikmesi, aracın serviste olması durumunda yerine araç verilmemesi sonucu iş gücü kaybı ve Türkçe kullanım kılavuzu eksikliği de önemli sorunlar arasındadır."
Avrupa Birliği'nde (AB) "2050'de trafikte sıfır ölüm" hedefinin bulunduğunu hatırlatan Arslan, otomotiv sektörünün güvenlik önlemlerini en üst düzeye çıkaracak çalışmalar yapması gerektiğini de dile getirdi.
Sektörde kapasite kullanımını artırıcı çalışmaların cirodaki pozitif etkisine dikkati çeken Arslan, "Sektörde büyüme hızı artışının önüne geçecek etkenler bulunuyor olsa da Türkiye'de faaliyet gösteren şirketlerin yeni yatırımları bulunmaktadır" dedi. Arslan, yeni araç ve kapasite artırım yatırımlarının, otomotiv sektöründeki şirketlerin cirosuna olumlu katkı yapacağını da sözlerine ekledi.