Vural, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, KPSS'deki soruların bir kitapçıktan alındığının delilleriyle ortaya konulduğunu ifade ederek, "Yazıklar olsun bu çocukların çalışmalarını yok sayanlara, yazıklar olsun adil sınav yapmayanlara" diye konuştu.
KPSS sonuçlarına göre kimin nereye yerleştirildiğinin açıklanmadığını belirten Vural, 85 puan alan bir adayın herhangi bir yere yerleştirilmediğini, daha düşük puan alanların ise işe girdiğini öne sürdü.
Cumhurbaşkanlığı seçimine de değinen Vural, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın bürokratik oligarşinin, sermaye ve gücün yanında; Ekmeleddin İhsanoğlu'nun milletin, devletinin, hakkın, hukukun ve vicdanın yanında olduğunu savunan Vural, "Bu yarış milletin desteğinden başka gücü olmayanlarla her türlü gücü elinde bulunduranların yarışı olacaktır" dedi.
Erdoğan'ın dünkü AK Parti grup toplantısında "Bana küfredebilirsiniz ama Erdoğan'ın aldığı terbiye size aynı dille cevap vermeye engel" dediğini anımsatan Vural, "Senin dilin ancak çiftçiye 'ananı da al git', şehide 'kelle', terörist başına 'sayın' diyen dildir" diye konuştu.
Vural, Erdoğan'ın, "seçilecek cumhurbaşkanının vitrindeki saksı, vazo olmayacağını" söylediğini dile getirerek, şöyle devam etti:
"Önceki cumhurbaşkanlarını tezyif eden, onları saksı yerine koyan, siyasi edep ve ahlaka yakışmayan, ancak sahibine yakışan sözler sarfetmiştir. Ey Erdoğan, sen kimin mankeni, kimin sessiz uşağı olmayı sürdüreceksin? BOP'un mu, PKK'nın mı, küresel güçlerin mi? Yoksa haram paracı Rıza'nın mı, havuz medyasının mı, ihale havuzlarının mı? Senden olsa olsa o vitrinde millete karşı hadsiz efendi, küresel güçlere karşı da sessiz uşak olur. Erdoğan'a göre bugüne kadar cumhurbaşkanlığı yapmış kim varsa, 2007'de 'kardeşim' dediği Gül dahil, saksıdır.
Başbakan Erdoğan kendi dışındaki herkesi yok saymakta ve aşağılamaktadır. Muarızlarına çapulcu, ayyaş, Haşhaşi, kan içici vampir gibi nitelendirmelerle hakaret yağdıran, milletvekillerini tuzluk yerine koyan, Meclis dışı partileri zavallı olarak niteleyen, kendinden önceki cumhurbaşkanlarına vazo muamelesi yapan biri, milletin tamamını nasıl kucaklayabilir? Millet ya kibri ya tevazuyu seçecektir."
Oktay Vural, Başbakan Erdoğan'ın "Cumhurbaşkanı seçilirsem tarafsız olmayacağım, milletin tarafında olacağım" dediğini de belirterek, "Cumhurbaşkanı olamayacaksın. Hasbel kader cumhurbaşkanı oldun. Tarafsız olacağına dair Cumhurbaşkanlığı yeminini nasıl edeceksin? Tek ayağının üstünde mi?" dedi.
Devleti 12 yıldır Başbakan Erdoğan'ın yönettiğini ve devletin millete ait olduğunu vurgulayan Vural, "Bu devlet parti devleti değil. Devlet adına çalışıyor görünüp suç işleyenleri zırha büründüren Erdoğan, 'ben milletin yanında olacağım' diyor. Milletin hukukunu gasp edenleri koruyup kollayan sen değil misin? Her fırsatta 'benim polisim, benim bakanım, benim memurum' diyen sen değil misin?" diye konuştu.
Erdoğan'ın MHP'lilerin oyuna talip olduğunu ifade eden Vural, "Ülkücüler, milliyetçiler, vatanseverler rüşvetçilere oy vermez, hırsızlara hamilik yapanlara oy vermez, Bakara suresi ile makara diye dalga geçenleri balkona çıkarana oy vermez, PKK ile kirli masalar kuranlara oy vermez, BOP eşbaşkanlarına oy vermez, Ermeni açılımcılarına oy vermez" dedi.
Vural, Irak'ta IŞİD'den kaçan Türkmenler için toplanan yardımları ulaştırmaya çalışan Ülkü Ocakları Başkanı Osman Kılavuz'un Habur'da yalnız bırakıldığını ifade ederek, "Devlet, 'Kendi imkanlarınızla geçin' demiştir. Devlet yardımların ulaştırılmasını engellemektedir" diye konuştu.
Vural, bir soru üzerine İsrail'in Gazze'ye yönelik operasyonunu "zulüm" olarak niteledi ve "Bomba, bomba, bomba" dedi.
