Münih Yüksek Eyalet Mahkemesi'nde yapılan NSU davasının 125. duruşmasında tanık olarak dinlenen Böhnhardt, kendisinin NSU ile ilgili bir ilgisinin bulunmadığını söyledi.
Davanın baş sanığı NSU üyesi Beate Zschaepe'yi kardeşinin kız arkadaşı olarak tanıdığını belirten Böhnhardt, Zschaepe'nin de aşırı sağcı çevreden geldiğini sonradan öğrendiğini aktardı.
Hatta Zschaepe'nin, kardeşini aşırı sağcı çevreden alıkoymasını bile ümit ettiğine değinen Böhnhardt, 'Uwe'nin bu çevreye düştüğünü fark ettim ancak bu kadar vahim olduğunu anlamadım' diye konuştu.
NSU terör örgütü üyelerinin izini kaybettirdiği 1998 yılından sonra kardeşi Uwe ile temas kurmadığını savunan Böhnhardt, sonraki yıllarda anne ve babasının kardeşiyle buluştuğunu ancak kendisin bu buluşmalara gitmediğini kaydetti.
'Annem ve babam benim de bu olayın içine girmemi istemiyorlardı' diyen Böhnhardt, 'Bundan dolayı buluşmaya gittiklerini bana söylemiyorlardı' ifadesini kullandı.
Böhnhardt, buluşmaların ardından ebeveynlerinin kendisine bilgi verdiğini belirterek, 'Bana, Uwe'nin geri gelmeyeceğini ve iyi olduğunu söylediler' dedi.
Duruşmada ayrıca NSU üyeleri için ev kiralayan örgütün bir destekçisi tanık olarak dinlenilmek istendi. Ancak bu kişi ifade vermeyi reddetti.
Mahkeme heyeti, bunun üzerine söz konusu tanığın ifadesini alan bir polis memurunu dinledi.
- Avukatların talebi
Öte yandan mağdurların avukatlarından Seda Başay ve Yavuz Narin, Andre E'nin de yazıları bulunduğu bir derginin kanıt olarak değerlendirilmesini talep etti.
Avukatlar, söz konusu derginin 2000 yılında çıkan nüshanın 'ırkçı bir kutsal savaşa çağrıyı' içerdiğini belirterek, burada lideri olmayan hücrelerin 'düşük değerdeki ırk mensuplarının' öldürülmesi propagandası yaptığını, banka soygunlarıyla da finansmanın sağlanmasının istendiğini aktardı.
Münih Yüksek Eyalet Mahkemesinde görülen davada, Carsten S, Ralf Wohlleben, Andre E. ve Holger G NSU terör örgütünü desteklemekle yargılanırken, baş sanık Beate Zschaepe terör örgütü üyesi olmakla suçlanıyor..
NSU üyeleri Uwe Böhnhard ve Uwe Mundlos, 4 Kasım 2011'de bir banka soygunu gerçekleştirdikten sonra polisin takibinden kurtulmak için saklandıkları karavanda ölü bulunmuş, terör örgütü üyelerinin intihar ettikleri öne sürülmüştü. Aynı gün Zwickau kentinde NSU'nun üçüncü üyesi Beate Zschaepe'nin ise kaldıkları evi, delilleri yok etmek amacıyla kundakladığı iddia edilmişti.