Özkan, hastanedeki toplantı salonunda düzenlenen basın toplantısında, bugün kötü bir haber verdiklerini, bundan dolayı üzgün olduklarını söyledi.
Geçen yıl ağustos ayında Türkiye'nin 6'ncı, kendilerinin ise 4'üncü yüz nakli yapılan Salih Üslün'ün dün saat 23.00 itibarıyla hayatını kaybettiğini belirten Özkan, şöyle devam etti:
"Aslında güzel bir süreç devam ediyordu. Yaklaşık 2-3 ay önce fark ettiğimiz, daha öncesinden gelen ama sonrasında ortaya çıkan problemler nedeniyle hastayı takibimize almıştık. Bir ay önce durumunda belirgin bir bozulma hissettik. 2 hafta önce de bir ameliyat yapmıştık. Bu ameliyat oldukça olumlu bir ameliyat olmuştu, iyi olacağını düşünmüştük. Yaklaşık 10 günlük süreci de gayet olumlu geçti ama hiç ummadığımız bir şekilde bir hafta önce kötüleşme oldu. Dün itibarıyla hastamızı, belirgin akciğer yetmezliği nedeniyle kaybettik. Ailesine başsağlığı diliyorum."
Tedavi sürecinde hastaya verilen ilaçların olumsuz etkisinin sorulması üzerine Özkan, hastanın uzun tedavi süreci geçirdiğini, bu süreçte tek bir sistemin sorumlu tutulmasının doğru olmadığını ifade etti.
- "Bir hafta önce iyiydi"
Özkan, Salih Üslün'ü sağlığının iyiye gitmesinden dolayı bir hafta önce makineden ayırmayı düşündüklerini dile getirerek, "Bir hafta önce gayet güzeldi, kendi kendine solumaya başladı, ayılmaya başlamıştı. Tabi bu yoğun bakım süreci. Gayet güzel bir süreç olmuştu, iyi bir bakım yapılmıştı ama geçtiğimiz hafta perşembe günü tam güzel ayılırken, ertesi gün ummadığınız şekilde maalesef olumsuz şeylerle karşılaşabiliyorsunuz" diye konuştu.
Bir gazetecinin, Salih Üslün'de farklı hastalıkların bulunduğunu hatırlatması üzerine Özkan, Üslün'ün şansızlığı fazla bir hasta olduğunu kaydetti. Hastada eskiden gelen ancak sonradan çok fazla tahmin edilemeyecek rahatsızlıklar bulunduğunu anlatan Özkan, uzun dönemde sorunları çıkabilecek bir hasta olduğunu belirtti.
Özkan, "Hastayı sağlıklı bir şekilde, kendisine yeter bir şekilde evine göndermeyi umuyorduk, maalesef olmadı" dedi.
Bir gazetecinin, "Yaşı ilerlemiş hastalara yüz nakli yapılması risk oluşturur mu" şeklindeki sorusu üzerine Özkan, Salih Üslün'ü yaşı ilerlemiş olarak değerlendirmediklerini kaydetti. Prof. Dr. Özkan, Üslün'ün kalbi ve karaciğeri açısından sağlam bir hasta olduğunu dile getirdi.
Türkiye'de ortalama yaşın 74'e çıktığına işaret eden Özkan, "Ben de 65 yaşındaki bir hastaya yüz nakli yapmak istemem. Sonuçta bu hastanın sağlıklı bir şekilde yüzünü kullanması, 5 yıldan önce olmuyor" diye konuştu.
Prof. Dr. Özkan, bu tür vakaların dünyada örnekleri bulunduğunu ancak kendilerini çok üzdüğünü ifade etti. Aile kadar üzüldüklerini dile gtiren Özkan, ailesinin de ellerinden geleni yaptığını ancak sağlıklı bir şekilde hastayı teslim edemediklerini söyledi.
- "En kapsamlı yüz nakli olmuştu"
Salih Üslün'e yapılan nakil işleminin dünyanın en kapsamlı nakli olduğunu vurgulayan Özkan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Dünyanın en üst nakliydi. Bunun ancak bir yıl geçtikten sonra değerini anlayacaktık. En komplikesiydi ve gerçekten çok güzel oturan bir yüzdü. Ameliyatı zorunluluktan dolayı yaptık. Tabi toparlasaydı, muhteşem bir şey olacaktı. Şansızlık diyelim. Bazen her şeyin üstesinden gelemiyorsunuz."
Nakilde ilk bir yılın önemli olduğunu hatırlatan Özkan, bundan dolayı hastanın hastanede tutulduğunu, hatta Üslün'ün ailesiyle Antalya'ya yerleşmek istediğini, buradan ayrılmak istemediklerini kaydetti.
Yüz naklinin gerçekten çok ihtiyaçlı insanlara yapılması gerektiğine işaret eden Özkan, Salih Üslün'ün de en fazla ihtiyacı bulunan hastalar arasında olduğuna dikkati çekti.
Diğer yüz nakillerinin bundan nasıl etkileneceği sorusu üzerine Özkan, şöyle konuştu:
"Bir böbrek hastası, karaciğer hastası kaybedilmiyor mu, mutlaka çok sık kaybediliyor. O yüzden çok ihtiyacı olan bir hastaya yapılması gerekiyor, bunun da riskleri var. Bu hasta birçok ameliyat olmuş. Yemek yiyemeyen, birçok sorunu olup da son çare olarak yaptığımız bir ameliyattı. Bu şekilde 10 ameliyat yapsanız, mutlaka birinde böyle olaylar çıkabiliyor. Bu dünyada da böyle. Hiçbirine bir şey olmamasını isteriz. Elimizden gelen her şeyi yaptık, hastanenin tüm imkanları kullanıldı. Hastanemiz, dünyanın sayılı organ nakli merkezlerinden."
Yüz nakli ile ilgili bilgileri dünya ile paylaştıklarına değinen Özkan, yaklaşık 3 aydır gelişmeleri dünyanın sayılı merkezleri ile tartıştıklarını, bilgi alışverişinde bulunduklarını ifade etti. Özkan, "Yaptığımız işlemler dünyada takdir görmüştü, bir de bu hastada başarılı olsaydı ben hem hasta adına hem de kendi adımıza çok sevinecektim" dedi.
- Nakiller devam edecek
Bir gazetecinin, "Yüz nakli yapmaya devam edecek misiniz" sorusunu Özkan, "Biraz dinleneceğiz. Oldukça yorulduk. İhtiyacı olan hastayı ortada bırakmayacağız. Kendimizde bir kusur görmüyorsak devam etmemiz lazım" şeklinde cevapladı.
Yüz nakli olmayı bekleyen birçok hasta bulunduğunu ancak kendilerini 5 ile sınırlandırdıklarını bildiren Özkan, eskisinden daha çok donör çıkmaya başladığını, ihtiyaç olduğunda da yapılması gerektiğinin altını çizdi.
Üslün'ün organlarının bağışlanıp bağışlanmadığının sorulması üzerine Özkan, böyle bir hastadan bunu beklemenin doğru olmadığını ancak daha önce bağışladığı yönünde açıklamalar bulunduğunu belirtti.
Salih Üslün'ün vefatı sırasında başında olduğuna dikkati çeken Özkan, "Oğluyla da görüşüyorduk, herhangi bir pişmanlıkları yoktu. Tek sıkıntıları, şansızlıklarının olması. Tepkileri her zaman olumlu olmuştu, o bizi mutlu eden bir adamdı, olumlu bir insandı. Ona üzülüyorum, Allah rahmet eylesin" diye konuştu.
Prof. Dr. Özkan, Üslün'ün cenazesinin bugün ya da hafta başında gönderileceğini bildirdi.
Öte yandan gazetecilerin arasında toplantıyı izleyen, yüz nakli operasyonlarında yer alan Prof. Dr. Özkan'ın eşi Doç. Dr. Özlenen Özkan'ın da duygulandığı görüldü.
Antalya'da geçirdiği trafik kazası sonrası beyin ölümü gerçekleşen ve ailesi tarafından organları bağışlanan 31 yaşındaki Muhittin Turan'ın yüzü, 23 Ağustos 2013'te 55 yaşındaki Salih Üslün'e nakledilmişti. Nakil, aynı zamanda Türkiye'nin en komplike yüz ameliyatlarından biri olmuştu.
Sağlık problemleri nedeniyle 16 Haziran'da gerçekleştirilen ameliyatla Salih Üslün'ün yüzünün büyük bölümü alınmış, tedavisine yoğun bakım ünitesinde devam edilmişti.
