Münih Yüksek Eyalet Mahkemesi'nde görülen davanın 121. duruşmasında aşırı sağcı çevreden gelen bir tanığın dinlenilmesi planlanıyordu.
Ancak duruşmanın başında mahkeme heyeti sanık Ralf Wohlleben'in tutuksuz yargılanması yönündeki talebini reddettiğini bildirdi. Mahkeme Başkanı Manfred Götzl, kararın gerekçesini avukatları tarafından okunması için bir süre duruşmaya ara verdi. Wohlleben'in avukatları yasada tutukluluk halinin en fazla 6 ay olarak öngörüldüğüne dikkati çekerek, müvekkililerinin 2,5 yıldan beri cezaevinde bulunması sebebiyle serbest bırakılması talebinde bulunmuştu.
Wohlleben'in avukatları daha sonra mahkeme heyetinin tarafsız olmadığı ve sadece müvekkili hakkında aleyhteki durumu göz önünde bulundurduğu gerekçesiyle reddi hakim talebinde bulundu.
Mahkeme sözcüsü, reddi hakim talebinin başka bir mahkeme heyeti tarafından değerlendirileceğini belirterek, bu durum karara bağlanana kadar mevcut mahkeme heyetinin davaya bakmayı sürdüreceğini kaydetti.
Duruşmanın daha sonraki bölümünde sanık Wohlleben'i iyi tanıyan bir aşırı sağcı dinlendi. Wohlleben ile çeşitli etkinlikler düzenlediğini anlatan tanık, bu etkinliklere Almanya'dan ve ülke dışından Neonazilerin katıldığını söyledi.
Söz konusu tanığın dinlenmesinin ardından Mahkeme Başkanı Manfred Götzl, davayı yarına erteledi.
Münih Yüksek Eyalet Mahkemesinde görülen davada, Carsten S, Ralf Wohlleben, Andre E. ve Holger G NSU terör örgütünü desteklemekle yargılanırken, baş sanık Beate Zschaepe terör örgütü üyesi olmakla suçlanıyor..
NSU üyeleri Uwe Böhnhard ve Uwe Mundlos, 4 Kasım 2011 tarihinde bir banka soygunu gerçekleştirdikten sonra polisin takibinden kurtulmak için saklandıkları karavanda ölü bulunmuş, terör örgütü üyelerinin intihar ettikleri öne sürülmüştü. Aynı gün Zwickau kentinde NSU'nun üçüncü üyesi Beate Zschaepe'nin ise en son kaldıkları evi, delilleri yok etmek amacıyla kundakladığı iddia ediliyor.
