Atatürk Caddesi'ndeki iş yerinde, özellikle güveç yapımında kullanılan toprak kapların satışını yapan Ersin Gür, AA muhabirine yaptığı açıklamada, güvecin hem bir yemek çeşidi hem de yemeğin pişirildiği toprak kaba adını verdiğini belirtti.
Yörede güvecin halk arasında "gudu" ya da "gudi" olarak adlandırıldığını, toprak kapların sadece Dölek köyünde, kadınlar tarafından yapıldığını anlatan Gür, şöyle devam etti:
"Dölek köyü dışındaki kıraç topraklar, güveç yapmaya en uygun yapıya sahip. Köyün dışından alınan topraklar taşları ayıklandıktan sonra su katılarak çamur haline getirilir. Çamura, gurufa denilen tahtanın üzerinde elde şekil verilir. Düzgün şekil vermek için tarak kullanılır. Granzı denilen parça ile ağzına şekil verilen güveç, gogoç denilen parlak taş ile ıslatılıp düzleştirilir, fırınlamaya hazır hale getirilir. Tezek ve odun ateşiyle ısıtılan tandırda fırınlandıktan sonra kapların yemek yapılacak hale gelmesi için zillenmesi gerekir. Zilleme, sütle ya da ayranla güvecin pişirilmesidir, bu yapılmazsa güveç dayanıklı olmaz. Bu şekilde hazırlanan güveçler satışa hazırdır."
Ramazanda, zengin, fakir her ailenin mutfağında iftar için güveç pişirildiğini, misafirlere güveç ikram edildiğini dile getiren Gür, ramazanla birlikte güveç satışlarında da hareketlenme olduğunu söyledi.
Gür, sebze sulusu, sucuklu Bombay, kabaklı tava, çoban, melidya, musakka gibi çeşitli yemeklerin, güveçte pişirildiğini kaydederek, "Yeni alınan güveç, sıcak su ile yıkanmalı, ardından ateş üzerinde 15 dakika ısıtılmalıdır. Güveç, yemekten sonra sadece su ile yıkanmalı, kesinlikle deterjan kullanılmamalı, çünkü kap deterjanı emdiğinden hem bir sonraki yemeğin lezzeti bozuk oluyor hem de insan sağlığı açısından sakıncalıdır" dedi.