AİHM, başvurucunun çok uzun süre tutulmasını haksız ve hukuka aykırı buldu. Kararda,başvurucunun kanuni dayanak olmaksızın çok uzun süre gözaltına tutulduğu, gözaltı süresince yasal haklarının hatırlatılmadığı ve serbest bırakılmasını sağlayacak bir mekanizma olmadığını belirterek Sözleşmenin 5. maddesinin 1,2,4,5 fıkralarının ihlaline karar verdi.
AİHM, başvurucunun kötü şartlarda tutulma şikayeti konusunda ise, Kumkapı Geri Gönderme Merkezi'nin kalabalık olduğunu, bir kişiye düşen alanın çok yetersiz olduğunu, başvurucunun 6 ay boyunca havalandırmaya (açık havaya) çıkarılmadığını, gözaltı koşullarının insani olmadığını belirterek Sözleşmenin 3. maddesinin (işkence ve kötü muamele yasağı) ihlal edilmiş olduğuna karar verdi. AİHM, yaptığı değerlendirmede, TBMM İnsan hakları komisyonu, Uluslararası Af Örgütü ve BM Özel Göçmenler özel raportörü’nün raporlarından da bahsederek gözaltında tutulan kişilerin insani şartlarda tutulması gerektiğini, fiziksel koşulların insanca olması gerektiğinin altını çizdi. AİHM, Kumkapı Geri Gönderme Merkezindeki kötü fiziksel koşullar nedeniyle yapılan şikayetler bakımından iç hukuk yollarının etkili olmadığına karar verdi.
AİHM başvurucunun verem hastalığı nedeniyle tıbbi yardım yapılmadığına dair şikayeti konusunda ise iç hukuk yolları tüketilmediğinden şikayetin reddine karar verdi.
AİHM başvurucunun uğradığı hak ihlalleri nedeniyle 10 bin Euro manevi tazminat ve 3997 avukatlık ücreti ve masrafların ödenmesine karar verdi.
Başvurucu Yarashonen çok uzun süre Kumkapı’da tutulmuş, serbest bırakıldıktan sonra avukatları aracılığıyla AİHM’e doğrudan başvuru yapmıştı. Başvurucunun avukatlarından MAZLUMDER Genel Başkan Yardımcısı Av. Abdulhalim Yılmaz yaptığı açıklamada, “Kumkapı Geri Gönderme Merkezi’ndeki şartlar maalesef pek insani değil. Bina eski olduğu için sürekli böcek ürüyor. Aşırı kalabalık ve dışarıya temiz havaya çıkma imkanı yok. Sağlıklı olarak giren insanlar içeriden genellikle hasta olarak çıkıyorlar. İçerde kalan hemen herkes çok kötü bir yerde kaldığını söylüyor. Çeçenistanlı Selim Yarashonen’de içerde hasta oldu, gerekli başvuruları yaptık, tedavisi yapılmadı ama sonra serbest kaldı. Bu karar benzer durumda gözaltında tutulan kişiler için emsal niteliğinde. Devlet, özgürlüğünü kısıtladığı kişilere insanca muamele etmek zorunda ve insan onuruna yaraşır bir ortam sağlamakla yükümlüdür. Bu kararla birlikte, geri gönderme merkezlerinin daha insani koşulların sağlanmasını umut ediyoruz” dedi
Çeçen kökenli Rus vatandaşının açtığı davada, Türkiye haksız bulundu
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Çeçen kökenli Rus vatandaşının 2011 yılında yaptığı başvuruyla ilgili olarak Türkiye’yi haksız buldu.
Zalim Yarashonen isimli şahsın yaptığı şikayeti inceleyen AİHM, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 3.5.ve 13. maddelerinin ihlal edildiğine hükmederek, Türkiye’nin mahkeme masrafları da dahil yaklaşık 14 bin avro ödemesini kararlaştırdı.
Mülteci statüsüyle İstanbul’da yaşadığı belirtilen 1984 doğumlu şikayet sahibi, Rus güvenlik güçlerinin babasını ve kardeşini öldürmesinin ardından ülkesinden kaçarak Türkiye’ye sığınmıştı.
Pasaportsuz ülkeye giriş yapmak suçundan İstanbul havalimanında tutuklanan Yarashonen, ‘’Ekim 2010-Nisan 2011'de haksız yere gözaltında tutulduğu, gözaltı koşullarının kötü olduğu ve hakkını mahkemelerde etkili bir şekilde arayamadığı’’ şikayetiyle, Türkiye aleyhine dava açmıştı.