Dolar

34,8707

Euro

36,6764

Altın

3.040,35

Bist

10.058,47

TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu heyeti Almanya'da

TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu heyeti Almanya'da

11 Yıl Önce Güncellendi

2014-06-25 09:49:53

TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu heyeti Almanya'da
TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu Başkanı Ayhan Sefer Üstün, Almanya'da 2000-2007 yılları arasında 8'i Türk 10 kişiyi öldüren aşırı sağcı Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) terör örgütü ile ilgili davada özellikle müdahil avukatlarının soruşturmanın genişletilmesi talebinin reddedilmesinin, suçun birkaç kişinin üzerine yıkılacağı endişesini doğurduğunu söyledi.

Münih Yüksek Eyalet Mahkemesi'nde devam NSU davasını izlemek amacıyla TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu heyeti ile Münih'e gelen Üstün, AA muhabirine yaptığı açıklamada Almanya'da NSU ile ilgili davanın ağır yürüdüğünü ve beklentileri karşılamadığını belirterek, davanın bir yıldır devam ettiğini, mahkeme öncesi soruşturma süreciyle birlikte sürecin iki yılı bulduğunu ifade etti.

"Dava seyri yürürken bazı tanıkların şüpheli bir şekilde ölmesi, zaten soru işaretlerini artırdı" diyen Üstün, "Bunun yanı sıra özellikle müdahil avukatların soruşturmanın genişletilmesi noktasındaki taleplerinin savcı dahil olmak üzere mahkemece reddediliyor olması da acaba bu suçlar bir kaç kişinin üzerine mi yıkılacak endişesini doğuruyor" ifadesini kullandı.

-"Almanya önüne gelen fırsatı kaçıracak gibi görünüyor"-

Türkiye'de bu tür iddialar olması durumunda savcıların araştırmak için talepte bulunacaklarını, ancak Almanya'da savcıların araştırmaya gerek olmadığını belirterek mahkemeyi de yönlendirdiklerini söyleyen Üstün, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu şaşılacak bir şey. Bir hukuk adamı olarak doğrusu benim de garibime gidiyor. Bundan sonra daha ne kadar devam edecek bu dava o belli değil. Tabi dava her gün uzadıkça aileler yoruluyor. Kamuoyu yoruluyor. İlgi azalıyor. Yargının ırkçılıkla mücadele edemeyeceği kanaati oluşuyor. Aslında bu dava çok önemliydi. Son yüzyılda belki de ilk kez ırkçılıkla alakalı bir dava açılmış, bir yargılama yapılıyor. Dört başı mamur bir yargılanma beklenirdi. Suçluların cezalandırılması gerekirdi. Suçluların arkasındaki derin yapıların ortaya çıkartılması gerekirdi. Almanya'nın önüne bu şans geldi, ama sanki bu şansı değerlendirilmeyecek, bu fırsatı kaçıracakmış gibi gözüküyor."

-Kurban yakınları rahatsız-

Münih'te NSU tarafından öldürülen bir kurbanın yakınlarıyla görüştüklerini belirten Üstün, kurban yakınlarının psikolojisinin son derece bozulmuş olduğunu ifade etti.

Ailelerin olayın bu şekilde ortaya çıkmasından dolayı travma yaşadıklarına işaret eden Üstün, "Yargılamanın uzamasından son derece rahatsızlar. İşin sonunu göremiyorlar, işin nereye varacağını bilemiyorlar. Bundan rahatsızlar. Her gün adeta ölüp ölüp diriliyorlar. Allah kolaylık versin" şeklinde konuştu.

- "Siyasetin ve hükümetin yapacağı bir takım şeyler var-

Ailelerin buradan bir adalet çıkacağı noktasında da şüpheleri bulunduğunu belirten Üstün, kurban yakınlarının psikolojik desteğe ihtiyaç duyacak duruma geldiklerini kaydetti.

Alman devletinden beklentileri ile ilgili soruya karşılık veren Üstün, bu meselenin bir kaç boyutu olduğunu, yargılama boyutunda vicdanları rahatlatacak bir karar çıkması gerektiğini söyledi. Üstün, ailelerin avukatlarının çaba sarf ettiklerini ve yargılama sürecini izlediklerini kaydetti. Bunun dışında siyasetin ve hükümetin yapacağı bir takım şeylerin bulunduğuna dikkati çeken Üstün, NSU cinayetlerinin ardından hem Federal Meclis'in hem de eyalet meclislerinin raporlar yayımladığını anımsattı.

Özellikle Bavyera Eyalet Meclisi Araştırma Komisyonu'nun hazırladığı raporun kendisini en azından yapılacaklar konusunda tatmin ettiğini ifade eden Üstün, 'Zaten biz komisyonlardan katili göstermesini beklemiyoruz. Bunlar genel bir takım çalışmalar yapıyor, genel bir takım çözümler üretiyorlar. Bu raporda yazılan çözümler ve tespitler yerine getirilmesi lazım. Bir defa beklentimiz bu' şeklinde konuştu.

Federal Meclis Araştırma Komisyonu'nun geçen yıl tamamladığı ve eylül ayında kamuoyu ile paylaşılan raporunun sonuç kısmında "Biz yeteri çalışma yapamadık, zaman yoktu. Bazı kurumlardan engellemeler oldu. O bakımdan yeni bir araştırma komisyonu kurulması gerekir" şeklinde ifadeler kullanıldığını hatırlatan Üstün, "Bugüne kadar zaman geçti. Seçimler geçti, hükümet kuruldu. Ama ortada hala bir araştırma komisyonu yok" dedi.

NSU cinayetlerini araştıran Federal Meclis Araştırma Komisyonu'nun başkanlığını yürüten ve yıl başında internetten "çocuk pornografisi" içerikli video satın aldığı iddiasıyla hakkında soruşturma başlatılan eski Sosyal Demokrat Parti (SPD) Milletvekili Sebastian Edathy'nin düştüğü duruma da dikkati çeken Üstün, "Edathy, gerçekten bu konuda gayretliydi. İki sefer Türkiye'ye geldi, toplantılar yaptık. Biz buraya geldik, burada toplantılar yaptık. Bir gayreti gözüküyordu. Son görüşmemde kendisinin endişeli olduğunu hissetmiştim. Sanki artık bu işten korkar hale geldiğini görmüştüm. Nitekim daha sonra bu olaylar başına geldi. Benim yeniden bir araştırma komisyonunun kurulacağından pek ümidim yok doğrusu" diye konuştu.

Zayıf da olsa Federal Meclis Araştırma Komisyonu tarafından ortaya konan raporda bir takım tespitlerin bulunduğunu ifade eden Üstün, hükümetin bu tespitler konusunda adım atması gerektiğini, ancak bunun yapılmadığını kaydetti. Bunun dışında kamuoyunun ve halkın yabancılara karşı algısının değişmesi gerektiğini vurgulayan Üstün, Alman toplumunun yabancılara karşı tutumunu değişmesi ve çok kültürlü hayatı özümsemesi gerektiğini belirtti.

-TBMM İnsan Hakları Komisyonu'nun ırkçılık raporu-

TBMM İnsan Hakları Komisyonu olarak Avrupa'daki ırkçılık meselesini incelediklerini ve 2013'te sadece Türk vatandaşlarına yapılan saldırıları not ettiklerini belirten Üstün, 2014'ün başında yayımladıkları raporda 70 saldırıyla ilgili ayrıntıları verdiklerini söyledi.

Üstün, '"Bunlar, yeri, zamanı, mekanı ve mağduru belli saldırılar. 70 saldırının 38'i maalesef Almanya'da olmuş. Irkçılığın azaldığına dair çok da ümit verici veriler yok. O zaman ırkçılık konusunda endişelenmekte, korkmakta haklıyız" dedi.

Mayıs ayında yapılan Avrupa Parlamentosu seçimlerine değinen ve aşırı sağcı partilerin oylarının yükselmesine dikkati çeken Üstün, "Bu seçimler, şayet kendi ülkelerindeki iktidar yarışı için olsaydı şu anda Avrupa'da ırkçı partiler iktidardaydı. Dolayısıyla çok yakın bir tehlike var. Böyle bir tehlike, Türkiye'de olsa herhalde Türkiye'yi bütün uluslararası kurumlardan dışarı ederler. O zaman buna karşı ciddi tedbirler alınması gerekir" şeklinde konuştu.

Irkçılıkla mücadelede yapılması gereken çok şeyin olduğunu ifade eden Üstün, 'Bu konuda adımların atılmasını bekliyoruz. Atılmazsa ırkçılık önce gelir kendi ülkesini vurur. Bakın Almanya, NSU davasıyla boğuşuyor. Biz zarar gördük, yüreğimiz yandı, 8 vatandaşımız hayatını kaybetti. Ama kaç yıldan beri Almanya bu mesele ile boğuşuyor. O bakımdan gelir Almanya'yı, Avrupa'yı vurur. Bu işin altında kalırlar. O bakımdan bu meseleyi çözmeleri gerekir diyoruz' şeklinde konuştu.

-'Türkiye artık sessiz kalmıyor'

Türkiye'nin eskisi gibi olmadığını, bu tür olaylara artık sessiz kalmadığını vurgulayan Üstün, Türkiye'nin hem kendi hakkını aradığını hem kendi içindeki sorunları çözdüğünü belirtti.

"Bugün burada bulunuyorsak bu, Türkiye'nin geldiği noktayı gösterir. Vatandaşlarımız nerede olursa olsun bir haksızlığa uymamışlarsa siz, bunun hesabını sorarız. Bunun peşini bırakmayız" diyen Üstün, "Sadece kendi vatandaşlarımız değil. Dünyanın neresinde bir mazlum zulme uğrasa Türkiye orada olmak istiyor. İşte Mısır'da, Suriye'de, Myanmar'da, Doğu Türkistan'da, Somali'de. Burada mazlumun kimliğine de bakmayız. Bu Müslüman olabilir, Hristiyan olabilir, Mecusi olabilir, dinsiz olabilir. Zulüm görüyorsa Türkiye o mazlumun elinden tutmak arzusu içinde. Güçlendikçe bu görevini daha da iyi yapacak diye düşünüyorum" şeklinde konuştu.

TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu heyeti, yarın Münih Yüksek Eyalet Mahkemesi'nde görülen NSU davasını takip edecek.

SON VİDEO HABER

Kassam, İsrail askerlerini araçlarıyla birlikte imha etti

Haber Ara