Böcek ekibinden adım adım ihanet
Böcek soruşturmasındaki somut delillere rağmen, 11 şüphelinin de serbest bırakılması karşılıklı restleşmeye yol açtı
11 Yıl Önce Güncellendi
2014-06-24 04:00:49
Sabah'ın haberine göre; Soruşturma Savcısı Durak Çetin, "adli kontrol kararıyla" özellikle mahkemeden serbest bırakılan 5 şüphelinin kuvvetli suç şüphesi ve yurt dışına kaçma ihtimalini gerekçe göstererek tutuklanmaları yönünde itiraz etti. 5 şüpheli de soruşturmayı yürüten savcı ve ifadelerini alan polisler hakkında suç duyurusunda bulundu.
Başbakanlık ofislerinde 'böcek' taraması yapan paralel yapıya mensup polisler sinsi bir casusluk faaliyeti yürüttü. Hainler hem böcek bulduklarını gizledi hem de rutin kontroller sırasında yanlarında getirdikleri frekans alıcı sistemlerle kayıtları dışarıya aktardı
Başbakan Tayyip Erdoğan'ın Subayevleri'ndeki ikametgahı ile Başbakanlık çalışma ofisinde bulunan "böcek" diye tabir edilen dinleme cihazlarına yönelik soruşturmada oldukça ilginç bulgulara ulaşıldı. Üçlü prizde tespit edilen böcekler üzerindeki alıcılardan elde edilen kayıtların, rutin olarak yapılan böcek taramasında kullanılan elektronik cihazların içine yerleştirilen alıcı ve verici ile transfer edildiğine ilişkin verilere rastlandı.
İKİ KEZ AÇIK VERDİLER
28 Aralık 2012'de, Erdoğan'ın Subayevleri'ndeki ofisindeki portatif prizde böcek bulunmuştu. 30 Ocak'ta, Başbakanlık Resmi Konut'ta yapılan aramada da, aynı şekilde böcek ele geçirildi. Ancak böcekler prizlerden çıkartılmadı. Bulunan böceklerle ilgili polisler dahil kimseye bilgi verilmedi. Söz konusu aramadan bir hafta sonra yine Başbakanlık'ta görevli polisler ofiste rutin böcek araması gerçekleştirdi. Paralel Yapı'ya mensup bu emniyet görevlileri, arama sonucunda ikinci kez odanın temiz olduğunu belirtti. Ancak MİT, odalarda yine böcekleri belirledi. Böylece, oldukça profesyonel bir casusluk faaliyeti yürütüldüğü kesinleşti. Başbakan'la yakın çalışan ve o güne kadar güven telkin eden böcek aramasındaki görevli polislere prizlere yerleştirilen cihazlar sorulduğunda, odada böcek bulunmadığını ve böcekleri MİT'in koymuş olabileceğini ileri sürdüler. Ofislerde yapılan dinlemelerle elde edilen kayıtların dışarıya nasıl aktarıldığı konusunda Başbakanlık Merkez Binası'nın karşısında bulunan Yargıtay binasının çatısına yerleştirilen çanak antenle veri aktarımı dahil birçok iddia ortaya atılmıştı. Soruşturma derinleştikçe, şüphelilerin ifadelerine göre, oklar yurt dışına kaçan Serhat Demir'i gösterdi. Savcılık, Başbakanlık Teftiş Kurulu raporu, MİT'in teknik incelemesi, ifadeler ve gizli tanıkların bilgilerinden yola çıkarak yasadışı kayıt altına alınan görüşmelerin Thor, Inca, Omega ve Loke frekans alıcı sistemleri üzerinden dışarıya aktarıldığı sonucuna vardı. Kayıtların aktarılması için en fazla 100 metre mesafe içerisine konuşlandırılmış bir başka sistem gerektiği saptandı. Savcılık, Serhat Demir'in başında olduğu ekibin rutin, zaman zaman da rutin dışı böcek taraması yaptığını, bu aramalar sırasında polis memurlarının beraberinde getirdikleri cihazlarla yasadışı kayıtları dışarıya aktardığını belirledi. Böcek taraması için ortama getirilen cihazlardaki alıcı ve vericilerle kaydedilen görüşmeler dışarıya çıkartıldı. Ofiste böcek bulununcaya kadar yapılan tüm taramalara ait hiçbir rapor tutulmazken, 2013 Ocak ayından itibaren tüm aramalarda rapor hazırlanmaya başladı. Başbakanlık Teftiş Kurulu raporunda da, şüphelilerin, MİT'in böceği bulmasından sonra aralarında kurdukları telefon irtibatını daha sonra tamamen kestikleri kaydedildi.
Savcılıktan emniyete paralel yapı talimatı
Paralel yapıya ilişkin darbe soruşturmasını yürüten Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçlar Savcısı Serdar Coşkun, Emniyet Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı'na (KOM), paralel devlet yapılanması ile ilgili araştırma talimatı verdi. Yazıda "bu örgütlü, paralel yapının ne olduğu, kimlerden oluştuğu, nihai amaçları, örgütlenmenin şekli ve şeması, insan kaynakları ve ekonomik kaynakları, organizasyonun disiplini sağlama şekli, haber alma, iletme şekilleri, yurtiçi ve yurtdışındaki bağlantıları, kimin adına ve neden hareket ettikleri, ellerindeki gücün büyüklüğü, örgütlenmede yer alanların tespiti" istendi. Bu araştırmalar için; adli birimler, bakanlıklar, MİT, Genelkurmay, Jandarma, Emniyet birimleri, MASAK, SGK, BDDK, SPK ve TMSF dahil üst kurumlarla irtibata geçilmesi talimatı verildi. Ayrıca grubun silahlı terör örgütü niteliği bulunup bulunmadığının tespiti talep edildi. Grubun imkânlarının terörün finansmanı için kullanılıp kullanılmadığı, bu ekonomik gücün, eyleme kalkışmaları halinde hükümeti yıkabilecek veya anayasayı ortadan kaldıracak organizasyonları desteklemeye yeterli olup olmadığının belirlenmesi gerektiği vurgulandı. Gülen yapılanmasına ait tüm kurum ve kuruluşların belirlenmesi, finansman sağlayan tüzel kişilerin tespiti istendi.
Paralelciye kamuya dönüş yolu kapalı!
Paralel yapı ile mücadele sürerken, yeniden kadrolaşmanın önüne geçecek cesur adımlar atılıyor. Meclis'te görüşülen torba yasa tasarısının 82'nci maddesinde yapılan düzenlemeyle görevden alınan memurların mahkeme yoluyla geri dönmesinin yolu kapatılıyor. Düzenleme, mahkeme kararının uygulanması için idareye 2 yıl süre tanıyor. Bu hükümle paralel yapıya hizmet ettikleri için görevden alınanlara da eski görevlerine dönüş yolu fiilen kapanmış olacak. Örneğin, paralel yapı ile ilişkileri ortaya çıktığı Ankara Emniyeti'nden görevden alınıp başka şehirlere tayin edilen polis memurları yeniden eski görevlerine dönemeyecek. Bu memurlar göreve iade davasını kazansa da kararı uygulamayan amirlere de ceza verilemeyecek.
SON VİDEO HABER
Haber Ara