Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

'Global Somali Diaspora Konferansı'

'Global Somali Diaspora Konferansı'

11 Yıl Önce Güncellendi

2014-06-22 08:59:14

'Global Somali Diaspora Konferansı'
Başbakan Yardımcısı Emrullah İşler, Türkiye'nin Somali politikasının üçlü bir sacayağı üzerinde yürüdüğünü belirterek, "Bunlar kısaca Somali'de iç istikrar ve güvenliğe katkı vermeyi amaçlayan çaba ve çalışmalar, Somali'nin de bulunduğu Afrika boynuzundaki bölgesel istikrar çabalarına destek vermek ve son olarak tüm bu süreçlere bölgesel küresel aktörlerin pozitif destek vermesi için gerekli imkanların geliştirilmesi için çaba göstermektir" dedi.

Pendik Green Park Otel'de düzenlenen "Global Somali Diaspora Konferansı"nın kapanışında konuşan İşler, konferansa katılanları Arapça selamladı.

Daha sonra konuşmasına Türkçe devam eden İşler, dün başlayan ve bugün sona erecek konferansta, Somali diasporasının ana vatanları Somali'nin karşı karşıya bulunduğu sorunların çözümüne örgütlü bir şekilde nasıl daha fazla katkı sağlayabileceğinin etraflı bir şekilde ele alındığını söyledi.

İşler, Somali'de 2011 yılı yaz aylarındaki kıtlık ve kuraklık sonucu yaşanan ve herkesi derinden etkileyen acılar ve gözyaşlarının geride kaldığını belirterek, "O günden beri el ele verdik, birbirimize yaptığımız destekler sonucunda Somali'de birlikte pek çok önemli ilerlemeler kaydettik" şeklinde konuştu.

Bu süreçte Türk halkının Somali'nin derdini, kendi derdi bildiğini dile getiren İşler, iki ülke halkının birbirlerine sağlamış olduğu destek sonucunda, Somali'nin iç işleyişinde iyileşmeye yönelik önemli gelişmeler kaydedildiğini vurguladı.

İşler, Somali halkının ortaya koyduğu iradenin, istikrarın tesisini hızlandıracağını ifade ederek, Somali halkının artık geleceğe daha umutlu ve güvenle baktığını kaydetti.

Bu yeni dönemde Somali halkının hayata olan bağlılıkları ve geleceğe yönelik umutları sayesinde başkent Mogadişu başta olmak üzere ülkelerini yeni baştan inşa etmeye başladıklarını aktaran İşler, "Sadece Mogadişu'nun 2011 eylül ayından bu yana yaşamakta olduğu değişim süreci, Somalili kardeşlerimizin çalışkanlıklarını ve becerilerini ispatlamak için yeterlidir. Mogadişu'da sokaklar temizlenmiş, yollar onarılmış ve asfaltlanmış, binalar onarılmaya ve yenileri yapılmaya başlanılmıştır" dedi.

İşler, başta TİKA olmak üzere ilgili tüm kurumların tecrübesinin, söz konusu inşa ve kalkınma sürecini hızlandırdığını belirterek, Somali'de yeni dönemin önceliklerini, devlet kurumlarının inşası, temel kamu hizmetlerinin sağlanması, yeniden imar, kalkınma, güvenlik kurumlarının yapılandırılması, ulusal uzlaşının sağlanması ve yerel yönetimlerin güçlendirilmesinin teşkil ettiğini vurguladı.

- "Yurt dışında yaşayan yaklaşık 6 milyon diaspora mensubuna sahibiz"

Somali'nin hala önemli sınamalarla da karşı karşıya kaldığını vurgulayan İşler, şunları söyledi:

"Asayiş ve güvenliğin sağlanması, diyalog ve uzlaşı marifetiyle kurumsal kapasitenin güçlendirilmesi ve ülke çapına yayılması, sağlık ve eğitim gibi alanlarda altyapının geliştirilmesi ve en önemlisi ekonomiyi ayağa kaldıracak adımların atılması önemli başlıklar olarak zikredilebilir. Yurt dışında yaşayan yaklaşık 6 milyon diaspora mensubuna sahip bir ülke olarak tecrübelerimiz, diasporaların ana vatanın istikrarına ve kalkınmasına önemli katkılar sunduğunu göstermiştir. Kurumsal, ekonomik ve sosyal birçok faaliyet kapsamında yurt dışında bulunan birçok diaspora mensubumuz ile bağlarımızı güçlendirmek adına güçlü adımlar atmış bulunuyoruz. Yurt dışında yaşayan vatandaşlarımıza kendi dillerini, kültürlerini ve medeniyet tasavvurlarını kaybetmemelerini her fırsatta hatırlatmaktayız. Kanaatimce bu durum bütün diaspora mensupları için üzerinde önemli durulması gereken bir husustur."

İşler, buradan hareketle, Somali diasporasının kültürel değerlerini korumasının yanında, Somali'nin siyasi, kurumsal ve ekonomik kapasitesinin artırılması sürecinde kritik bir rol oynadığını dile getirdi.

Diasporanın, Somali'nin kalkınma sürecinde sosyal sermaye kaynağı niteliğinde olduğunu vurgulayan İşler, diasporadan ana vatana gönderilen maddi desteğin yanı sıra bilgi, tecrübe ve insan gücü aktarımının da kalkınmaya yönelik önemli bir yer tuttuğunu söyledi.

İşler, Somali dışında yaşayan yaklaşık 2 milyon diaspora mensubunun, ekonomik, sosyal, kültürel ve birçok alanda Somali'ye katkılarını sunduğunu kaydederek, "Diasporadan Somali ekonomisine yıllık yaklaşık 1.5 milyar dolarlık nakit para akışı, birçok diaspora mensubunun Somali'de bulunan küçük, orta ve büyük girişimleri, eğitim alanında diaspora mensupları tarafından kurulan üniversiteler, diasporanın siyasi hayattaki etkileri, hali hazırda diaspora potansiyelinin kalkınma sürecine yansımalarını göstermektedir" dedi.

Diasporanın kurumsal bir yapıya ulaşmasıyla bu etkilerin artacağının açık olduğunu vurgulayan İşler, 2011 yılının ağustos ayında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve beraberindeki heyetin Somali'yi ziyaret etmesi sonrası, Somali'deki insani krizin, Türkiye ve dünya gündeminde geniş yer tuttuğunu söyledi.

İşler, Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud'un Başbakan Erdoğan'ın bu ziyaretini "Somali'nin acil durumdan iyileşmeye geçme döneminin miladi" olarak nitelediğini İfade ederek, Türkiye'nin öncülüğünde Somali'deki insani dramın hafifletilmesi ve ülkenin güvenlik ve istikrara kavuşması için girişimler başlatıldığını aktardı.

- Üçlü sacayağı

Türkiye'nin, ekonomik ve insani işbirliği ve desteklerinin yanında etkin bir kamu sisteminin oluşturulması için de katkıda bulunmaya devam ettiğini vurgulayan İşler, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Türkiye'nin başlattığı sürecin, Somali'ye kalıcı refah ve huzuru getirmesi, Somali diasporasının organize olarak sürece sahip çıkması kritik öneme haizdir. Burada belirtmek isterim ki, Türkiye'nin Somali politikası üçlü bir sacayağı üzerinde yürümektedir. Bunlar, kısaca Somali'de iç istikrar ve güvenliğe katkı vermeyi amaçlayan çaba ve çalışmalar, Somali'nin de bulunduğu Afrika boynuzundaki bölgesel istikrar çabalarına destek vermek ve son olarak tüm bu süreçlere bölgesel küresel aktörlerin pozitif destek vermesi için gerekli imkanların geliştirilmesi için çaba göstermektir. Birinci sacayağı daha çok Türkiye'nin çeşitli devlet kurum ve kuruluşları ile beraber sivil toplum örgütlerinin yoğun olarak katıldığı bir süreç olarak 2011 ağustos ayından beri derinleşerek devam etmektedir. Türkiye'nin Somali politikasının ikinci sacayağını, takip ettiğimiz bölgesel, entegre bir politika oluşturmaktadır."

İşler, bu çerçevede Afrika boynuzundaki bütün ülkelerde büyükelçilik açtıklarını belirterek, üçüncü ve son sacayağını ise Türkiye'de Birleşmiş Milletler işbirliğiyle gerçekleştirilen toplantılar ve benzeri uluslararası girişimlere destek vermenin oluşturduğunu anlattı.

Başbakan Yardımcısı İşler, "Bu çabaların asıl amacı, Somalililerin bir aktör olarak, kendi sorunlarını kendilerinin çözmesine katkı sunmaktır. Biz ancak bu üçlü sacayağının tutarlı ve birbirini destekleyen şekilde işlemesi durumunda, Somali'de nihai barışın ve istikrarın gelebileceğine inanmaktayız. Bütün çabalarımız, diasporanın da desteğiyle bu yönde olmaya devam edecektir" şeklinde konuştu.

- "Türkiye, Somali'nin ve tüm Somali halkının yanında yer alacak"

Son 3 yıllık süreç içerisinde Türkiye'nin Somali'de okul, hastane, yol ve yükseköğretim bursları gibi birçok alanda faaliyette bulunduğunu kaydeden İşler, yaklaşık 2 bin lisans, yüksek lisans ve doktora öğrencisinin Türkiye bursları ve farklı programlar kapsamında Türkiye'de eğitimlerine devam ettiğini aktardı.

İşler, Somalililerin ve Somali diaspora mensuplarının Somali'nin geleceğine dair daha kalıcı ve istikrar sağlayıcı çalışmalar yapmasının son derece önemli olduğunu vurgulayarak, "Türkiye, Somali'de yaptığı bütün çalışmalarda Somalililerin bir aktör olarak kendi ayakları üzerinde durmasını ve kendi geleceklerine kendilerinin karar vermesini hep önemsemiştir ve önemsemeye devam edecektir" dedi.

Somali'de barışın tesisi ve devletin inşası sürecinde, esas sorumluluğun ve kararın elbette Somali halkının omuzlarında olduğuna dikkati çeken İşler, sözlerini şöyle tamamladı:

"Bu sorunları kimse Somali adına ve dışarıdan çözemez. Somali halkı, güçlü diasporası ve zengin insan kaynaklarıyla kendi kültür, tarih ve toplumsal gerçeklerine uygun çözümlerini kendileri bulacaktır. Türkiye bu süreçte Somali'nin ve tüm Somali halkının yanında yer alacak, her türlü desteği verecektir. Memnuniyetle belirtmeliyim ki, Somali diasporası ile Türk diasporası arasında işbirliği ve dayanışmanın temelleri atılmıştır. Bu dayanışmanın güçlenerek gelişeceğine inanıyorum."

Haber Ara