Başbakan Erdoğan, Fransa'nın Lyon kentinde, Avrupa Türk Demokratlar Birliği'nin (UETD) 10. yıl etkinlikleri kapsamında düzenlenen "Lyon Buluşması" programında konuştu.
Erdoğan, özellikle yurt dışına çıkarken pasaportu, parası farklı olarak değerlendirilen vatandaşların artık yurt dışına çıkarken başı öne eğik çıkmadığını, gururla "Ben Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım" diyebildiğini söyledi.
Afyonkarahisar'dan yola çıkarken "bu ülkede ayrımcılığa son vereceğiz" dediklerini anımsatan Erdoğan, tek bayrak, tek devlet ve tek millet vurgusunu yaptı.
Türkiye'yi birleştiren en önemli unsurun bayrak olduğunu ifade eden Erdoğan, "Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır, toprak eğer uğrunda ölen vatandır' dedik. Yola böyle çıktı" diye konuştu.
Erdoğan, 780 bin kilometrekareyle vatan toprakları üzerinde operasyon yaptırmayacaklarına işaret ederek, "tek devlet" dediklerini ve bu topraklarda ikinci bir devleti hayal edenlerin boşuna hayal kurduğunu dile getirdi.
"Böyle bir hayalin içine kimse girmesin" ifadesini kullanan Erdoğan, "tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet" dediklerini ve yola böyle çıktıklarını söyledi.
Türkiye'de bir kısmının siyasal Kürkçülük, bir kısmının siyasal Türkçülük, bir kısmının da "şuculuk, buculuk" yaptığını ifade eden Erdoğan, "Bir kısmı da bakıyorsunuz ki o da kumsallarda dolaşıyor. Bir siyasi parti diyor ki 'ben Kürtlerin temsilcisiyim', öbürü 'ben Türklerin partisiyim, temsilciyim', öbürü de diyor ki 'ben kumsalların, sahillerin partisiyim'. AK Parti ne diyor 'Biz 77 milyonun partisiyiz'. Aramızdaki fark bu" diye konuştu.
Alanda bulunanlardan bir ricası olduğunu kaydeden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Fransa'da 620 bin Türk var. Tamamı çifte vatandaşlık anlayışından hareketle niye müracaatını yapıp aynı zamanda Fransa vatandaşı olmuyor? Diyorum ki Fransa vatandaşı olmamış olan Türk vatandaşlarıma sesleniyorum, kesinlikle aynı zamanda Fransız vatandaşı olun. Fransa'daki siyasi hakları aynen sizler de kullanmalısınız. Bunun size faydası var zararı yok. Kim size farklı bir şey söylüyorsa, bilin ki size zarar veriyor. Siz bizim Fransa'daki elçilerimizsiniz, bunu böyle biliniz. Niye bu elçilerin sayısı 300 bin olsun. Ben istiyorum ki bu elçilerin sayısı 620 bin olsun."
3 çocuk tavsiyesini de hatırlatan Erdoğan, bu mücadelede vatandaşlarla el ele, omuz omuza vererek, Türkiye'yi çok daha farklı yerlere getireceklerini ifade etti.
- "Geç de olsa darbenin sorumluları mahkum edildi"
Bu arada önemli bir şey yaptıklarını kaydeden Erdoğan, eski Türkiye'nin kapıların kapattıklarını, darbeler dönemini artık tarihe mahkum ettiklerini dile getirdi.
Erdoğan, şunları kaydetti:
"Darbe yapanlardan hesabının sorulması için önemli bir adım attık. 12 Eylül 2010'da Anayasayı değiştirdik ve 12 Eylül darbecilerinin yargılanmasına imkan sağladık. İşte yargı süreci bitti. 34 yıl sonra da olsa geç de olsa darbenin sorumluları mahkum edildi. Gençleri yaşlarını büyüterek, denge olsun diye idam ettirmişlerdi. Binlerce vatandaşa ülkelerini dar etmiş, gurbete gitmelerine sebep olmuşlardı. Yıllarca baskı rejimiyle ülkeyi yönettiler, demokrasiye, ekonomiye zarar verdiler. Yıllarca kendilerini Anayasayla korudular ama işte o dönemler geride kaldı. Darbe yapanın yanına kar kalmayacağı, artık görülmüş oldu. Geç de olsa darbe yapanlardan nihayet hesabı soruldu.
Elbette bu iş burada sona ermeyecek. Bu ülkede tekrar darbe olması için, hiç kimsenin darbeye teşebbüs etmemesi için ne gerekiyorsa yapacak, mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz. Şu hususun altını çiziyorum. 17 ve 25 Aralık'ta milletin seçilmiş iktidarına yargı yoluyla darbe yapmaya yeltenenlerden de bunun hesabı sorulacak. Üstelik 34 yıl bekleyerek değil hemen hesabı sorulacak."
(Sürecek)