İHH Yönetim Kurulu Üyesi Gülden Solmaz, konferansta yaptığı konuşmada, Rabiatul Adeviyye Meydanı'nda yaşananların insanlara çok şey öğrettiğini belirterek, kendisinin de o meydanda olduğunu anımsattı.
Adeviyye Meydanı'na gitme kararının kendisi açısından çok önemli bir karar olduğunu anlatan Solmaz, "Mısır halkı onurlu, özgür ve adaletli bir yaşam istiyordu. Bunu ne olursa olsun, gerçekleştirdikleri devrimle devam ettirmek istiyorlardı. Mısır medyası, darbe sürecinde ne kadar kapatılırsa kapatılsın, tüm dünyanın Mısır'da olup bitene gözünün kapalı olmasını Sisi ne kadar isterse istesin, Mısır'da yaşananlar tüm dünyada malum olmuştur" diye konuştu.
Solmaz, darbeden sonra Mısır'da başta insan hakları ihlali olmak üzere birçok ihlal yaşandığını aktararak, katliamlar, gözaltılar ve kötü muameleler gibi bütün ihlallerin devam ettiğini söyledi. Dünya halklarının, bu süreçte Mısır halkının yanında yer aldığını dile getiren Solmaz, Mısır halkının direnişinin dünya halkları nezdinde dikkate alındığını ifade etti. Solmaz, yaşanan sıkıntıların ve ihlallerin batının resmi mekanizmalarında gereken ilgiyi görmediğine vurgu yaparak, başta Birleşmiş Milletler olmak üzere birçok kurumun Mısır konusunda imtihanı geçemediklerini belirtti.
Dünya genelinde tek bir idam kararı için gösterilen duyarlılığın Mısır'daki binlerce idam kararında gösterilmediğini vurgulayan Solmaz, Mısır halkının taleplerinin meşru olduğunu bildirdi.
Solmaz, katliamlarda sorumluluğu olanların en kısa zamanda cezalandırılması gerektiğini söyleyerek, şöyle konuştu:
"Mısır halkı, kendi seçimleri doğrultusunda istedikleri gibi yönetilmeyi hak etmektedir. Darbe sonrası bütün barışçıl gösterilerde tutuklananlar, serbest bırakılmalıdır. İdamlar dahil olmak üzere alınan kararlar, hükümsüz sayılmalıdır. Uluslararası mekanizmaların bu süreçte Mısır'a giderek hapishanelerde gözlemci olarak bulunmaları gerekiyor."
İslam coğrafyasında yaşanan darbelerle Müslümanların kendilerini yönetemeyeceği gibi bir algı oluşturulmaya çalışıldığını anlatan Solmaz, "Burada imtihan olan sözde demokrasi adına İslam coğrafyasına müdahale de bulunan batıdır" dedi.
Solmaz, İslam dünyasının çözümü kendi içinde araması gerektiğine işaret ederek, Rabiatul Adeviyye Meydanı'nı bir okul olarak niteledi.
Konferansta, Siyasal Akademi Başkanı Ala Elrabi, avukat Nizar Mahmud Gurabi, hukukçular Haysem Halil, Selahaddin Eşref de söz alarak düşüncelerini aktardı.
Konferansa katılanlar, etkinlik sonunda katliamdan karelerin yer aldığı fotoğraf sergisini gezdi.