Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Yakın Doğu Üniversitesi (YDÜ) Enstitüsü tarafından düzenlenen iki günlük Enerji Çalıştayı'nın açılışında yaptığı konuşmada, enerji kaynaklarının ülkelerin dış politikalarının belirlenmesinde önemli bir faktör olduğunu belirterek bu konunun ülkeler arasında siyasi rekabeti ve çatışmaları beraberinde getirdiğini ifade etti.
Kıbrıs adası açıklarında bulunan doğalgazın Kıbrıs sorununa çözüm sürecinde yeni bir değişken olduğunu ifade eden Eroğlu, "Bu değişken yeterince büyük ve güçlüyse adada bulunacak çözümün şeklini değiştirmeye adaydır. Bu değişiklik de bölgenin jeopolitik olarak daha farklı bir şekle girmesine neden olabilir" ifadelerini kullandı.
Güney Kıbrıs'ta bulunan doğalgaz yataklarının başta Türkiye, İsrail, Suriye, Lübnan, Mısır ve son olarak da Yunanistan'ı da ilgilendirdiğini söyleyen Eroğlu, Yunanistan hariç söz konusu ülkelerin sahip oldukları alanlarda doğal enerji kaynaklarının mevcut olduğunu kaydetti.
Eroğlu, doğalgaz kaynaklarının nasıl çıkarılacağı, nereye ve nasıl taşınacağı ve bunlarla ilgili güvenlik ihtiyaçlarının en temel tartışma konusu olduğunu belirterek bu konuda üretim yapan Mısır ve Suriye'nin bugün içine düştükleri iç siyasi çalkantılar neticesinde üretimlerinin her gün daha da azaldığına işaret etti.
- "Doğal kaynaklara Kıbrıslı Türkler de ortaktır"
Bugünkü statükonun devam ettiği sürece Güney Kıbrıs Rum yönetiminin bulacağı doğal kaynaklara Kıbrıslı Türklerin de ortak olduğunu kaydeden Eroğlu, bunu eski Rum yönetimi lideri Dimitris Hristofyas'ın New York'ta düzenlediği bir toplantıda dile getirdiğini vurguladı.
Eroğlu, Kıbrıs Türklerinin de Kıbrıs Cumhuriyeti'nin eşit kurucu ortakları olarak bu kaynaklarda hakkı olduğunu belirterek "Biz Kıbrıs Türk tarafı olarak baştan beri Kıbrıs açıklarında bulunan doğalgaz yataklarının çözüm sürecinde bir katalizör olabileceğini ve olması gerektiğini savunduk" diye konuştu.
- Müzakere süreci
GKRY lideri Nikos Anastasiadis'in 4 yıllık müzakere sürecinde eski Rum lideri Dimitris Hristofyas'la varılan yakınlaşmaları saymadığını anımsatan Eroğlu, "Bu yakınlaşmaları yeni lider kabul etmediği gibi, 'ama içinde beğendiklerim varsa onu alabilirim' diyor. Kiraz seçer gibi istediğini alacak, istemediğini almayacak. Geçmişte yakınlaşmalar sağlanan konularda ise yeni önerilerle karşımıza çıkmaktadır. Bu tabii ki zaman kaybından başka bir şey getirmez" dedi.
Kıbrıs Rum yönetiminin masaya, mülkiyet konusunda da yeni öneriler getirdiğini ifade eden Eroğlu, "Rum tarafının mülkiyetle ilgili önerileri görüşmeye, kendilerine 100 bin Kıbrıslı Rum'un yerleşebileceği toprak verilmesi koşuluyla" geldiklerini ifade etti.
Toprak konusunun kriterler hariç en son görüşülecek konu olduğunun altını çizen Eroğlu, "Harita ve rakamların tabii ki en son, diğer başlıklarda anlaşıldıktan sonra görüşülmesi gerekir. Aksi takdirde insanlarımız daha bir anlaşmaya varmadan yeniden göçmen olacaklarını görecek ve ekonomik hayat duracak. Mevcut yönetime güven sıfırlanacak ve bu anlaşma kalıcı bir anlaşma olacak. Bu mümkün mü, mümkün değil" değerlendirmesinde bulundu.
- Liderler pazartesi bir araya gelecek
Müzakerele sürecine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Eroğlu, ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden'in adaya gelmesiyle liderlerin görüşmesinin ayda bir defadan iki defaya çıkarıldığını, Nikos Anastasiadis ile bir sonraki görüşmesinin 23 Haziran Pazartesi, daha sonrakinin ise 7 Temmuz Pazartesi olarak planlandığını bildirdi.
Eroğlu, müzakerecilerin haftada iki kez görüşmesinde mutabık kalmalarına rağmen bunun da Kıbrıs Rum tarafının girişimiyle haftada bir güne düşürüldüğünü sözlerine ekledi.