Almanya'nın güneybatısındaki Gerolstein kentinde gözaltına alınan kişinin polisteki ifadesinde, evinde bulunan çivi bombasını, bir tanıdığına sattığı uyuşturucuya karşılık aldığını söylediği kaydedildi.
Trier Emniyet Müdürlüğü Sözcüsü Karl-Peter Jochem, gözaltına alınan zanlının, geçmişte Nazi sembollerini kullanması ve yabancı düşmanlığı içeren suçlar işlemesi nedeniyle poliste kaydı olduğunu belirterek, "Soruşturmayı bu şüpheler doğrultusunda yürütüyoruz" dedi.
Emniyet kaynaklarının verdiği bilgiye göre, gümrük yetkililerinin uyuşturucu kaçakçılığı şüphesiyle başlattığı incelemenin ardından zanlının evinde 3 Haziran'da yapılan aramada, uyuşturucunun yanı sıra kullanıma hazır durumda çivi bombası ele geçirildi.
Olayın, Neonazi terör örgütü NSU'nun 9 Haziran 2004'te Köln'de Türklerin yoğun olarak yaşadığı Keup Caddesi'nde "çivi bombasıyla" düzenlediği saldırının 10'uncu yıl dönümünden birkaç gün önce meydana gelmesi dikkati çekti. Köln'deki saldırıda 22 kişi yaralanmıştı. NSU terör örgütü 2000-2007 yıllarında 8'i Türk 10 kişiyi öldürmüştü.
-Bombayı kimin yaptığı bilinmiyor-
Trier Emniyet Müdürlüğü Sözcüsü Jochem, Volksfreund gazetesine yaptığı açıklamada, "Ele geçirilen bombayı kimin yaptığını ve nereden geldiğini bilmiyoruz" derken, "Böyle bir bomba insanlara zarar vermek için yapılır" ifadesini kullandı. Jochem, gözaltındaki zanlının aşırı sağcı gruplarla bağlantılarının araştırıldığını bildirdi.
- Almanya'da aşırı sağ tehlikesi-
Almanya iç istihbarat servisi Anayasayı Koruma Teşkilatı tarafından çarşamba günü açıklanan raporda, ülkede yabancı düşmanı saldırıların son bir yılda yüzde 20 arttığını, yaklaşık 10 bin aşırı sağcının şiddet eğilimi taşıdığı bildirilmişti.
Aşırı sağcı hareketlerin güvenlik açısından en önemli tehditlerden biri olduğuna dikkat çekilen raporda, Almanya'da yabancı düşmanı saldırıların geçen yıl yüzde 20 artarak 473'e yükseldiği, bunun 2006 yılından bu yana en yüksek rakam olduğu kaydedilmişti.
Almanya'da Neonazi ve aşırı sağcı grupların yaklaşık 22 bin 700 üyesinin bulunduğuna işaret edilen raporda, bunların 9 bin 600'ünün şiddet eğilimli olduğu vurgulanmıştı.