İskoç asıllı Bakan Carmichael, Londra'da bakanlıklar bölgesinde bulunan ofisinde, İskoçya'da 18 Eylül'de yapılacak bağımsızlık referandumuyla ilgili basın toplantısı düzenledi.
İskoçya'nın bağımsızlık referandumuna ilişkin tartışmalara dikkati çeken Carmichael, ülkenin geleceği hakkında "İskoçya'daki iki farklı görüş arasındaki çekişme" olarak nitelendirdiği tartışmaların, "İngiltere ve Birleşik Krallık'ın geri kalan kısmı arasında yaşanan bir şeymiş gibi tasvir edilmemesi" gerektiğini söyledi.
İngiliz hükümetinin hazırladığı İskoçya'nın finansal konum analizine değinen Carmichael, analize göre, Birleşik Krallık'ın ve dolayısıyla daha büyük bir ekonominin parçası olarak kalmanın İskoçya'ya fırsatlar sunduğunu vurguladı. Carmichael, "Hesaplarımıza göre, İskoçya'nın bağımsızlık yerine İngiltere'de kalmayı tercih etmesi halinde İskoç halkı yıllık kişi başı 1400 sterlin daha varlıklı olacak" diye konuştu.
İskoç yönetimi ise İskoç halkının referandumda bağımsızlığı seçmesi halinde herkese yıllık 1000 sterlin ya da her aileye 2000 sterlin "bağımsızlık bonusu" verilebileceğini söylüyor.
- Birlikçilere uluslararası destek
Sadece İngiltere'den değil, uluslararası düzeyde de İskoçya'nın Birleşik Krallık'ın parçası olarak kalması gerektiğini söyleyenler bulunuyor.
Carmichael bu konudaki gözlemlerini şöyle anlattı:
"ABD Başkanı Barack Obama, ABD'nin eski Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, dün Londra'da bulunan Çin Başbakanı Li Kıçiang, hepsi dışarıdakiler olarak görüşlerini belirttiler. Bu tür fikirler her zaman hoş karşılanır ancak bu, kararı İskoçya'nın vereceği gerçeğinden uzaklaştıramaz. Bu İskoçya'da verilecek bir karar" diye konuştu.
ABD Başkanı Barack Obama, ay başında G7 Zirvesi'nde yaptığı açıklamada, "bir arada ve güçlü bir Birleşik Krallık'ı desteklediğini" ancak kararı İskoç halkının vereceğini söylemişti.
- İngiltere bağımsız İskoçya'ya yardım eder mi?
Bakan Carmichael, bağımsız İskoçya'nın Avrupa Birliği'ne yeniden üye olması gerekeceğini hatırlatarak "İngiltere'nin sözleşmesinden çıkarsanız, AB üyeliğinden çıkmış olursunuz. İskoçya'daki tartışmalar önemli çünkü ekonomik performansımız bakımından İskoçya AB üyeliğini önemli görüyor" dedi.
Carmichael, bağımsız ve komşu olma ihtimali olan İskoçya'nın AB'ye üyelik başvurusu halinde İngiltere'nin bu ülkeye yardım edip etmeyeceği sorusuna ilişkin de "Umarım bu sorunun cevabını hiçbir zaman bulmam" diyerek böyle bir durumda İngiltere'nin yardımı edeceğini umduğunu ifade etti.
Referandumun yaklaşmasıyla son anketlere göre, birlik yanlıları ve İskoçya'nın bağımsızlığını savunanlar arasındaki farkın kapandığının hatırlatılması üzerine Carmichael, şöyle konuştu:
"Anketler gelir, anketler gider. Biz sadece 18 Eylül'le ilgileniyoruz. Bizim için sadece önemli olan o. Her anket aynı metodu kullanmıyor. Hepsi aynı rakamlara sahip değil. Aradaki boşluk daralıyor yorumunu kabul etmiyorum. Eğer bugünkü YouGov anketine bakarsanız uzun zamandır olduğumuz yerde durduğumuzu görürsünüz."
YouGov adlı araştırma şirketinin bugün yayımladığı anket sonuçlarına göre, İskoç halkının yüzde 36'sı bağımsızlığa "hayır" derken, yüzde 53'ü bağımsızlıktan yana oy kullanacağını söylüyor. Yüzde 11'i ise henüz karar vermediğini dile getiriyor.
- Referanduma geri sayım
Londra ile birliği savunanlar ve karşı çıkanlar ayrı ayrı kampanyalar yürütüyor. İskoçya bölgesel hükümetinin başbakanı, ayrılıkçı İskoç Ulusal Partisi'nin (SNP) lideri Alex Salmond'ın desteklediği "Evet İskoçya" ile İngiliz hükümetinin desteklediği "Birlikte Daha İyiyiz" kampanyaları tüm hızıyla devam ediyor.
Referanduma kadar birlik yanlılarının kampanyasının yoğun bir şekilde devam etmesini beklediği söyleyen Carmichael, "18 Eylül'e 91 gün kaldı. Mesajımızı şimdi İskoçya'daki en geniş kitleye ileteceğiz. Geçen perşembe günü Edinburgh'dayken, İskoçya'daki her eve gönderilecek, 2,5 milyondan fazla ev halkına ulaşacak, gerçeğe dayalı bilgi içerikli broşürler hazırladık. Çünkü yapılan her anket bize insanların İskoçya'nın bağımsız olması ya da İngiltere'de kalmasına ilişkin gerçeğe dayalı bilgileri öğrenmek istediğini gösterdi" dedi.
Carmichael, bağımsızlığa "hayır" diyen kampanyaların olumsuz imajı olduğu eleştirilerine ilişkin "Açık olmak gerekirse bu problem inişe geçti. Bize çok yardımcı olan bir etiket değildi, bu gerçeği gizlemiyorum. Biz zor soruları sormaktan gizlenmiyoruz. Zor sorulardan saklananlar, 'evet' kampanyası yürütenler. Ben her zaman gururlu ve tutkulu bir İskoç olduğumu belirttim. İskoçya'ya yönelik hissettiklerim son derece olumlu. Gelecekte ülkem için en iyisinin Birleşik Krallık'ın parçası olarak kalması olduğuna inanıyorum" diye konuştu.
Referandumdan "evet" sonucu çıkması ve müzakerelerde anlaşılması halinde İskoçya'nın Birleşik Krallık'tan tam bağımsızlığının 2016 yılından önce gerçekleşmesi öngörülmüyor. Referanduma yaklaşık 4 milyon İskoç'un katılması bekleniyor.
