Koru, bakanlıkta düzenlediği bilgilendirme toplantısında Irak'taki son durum hakkında bilgi verdi ve gazetecilerin sorularını cevapladı.
Koru, Musul'da son olaylar patlak vermeden önce bölgedeki gelişmeleri yakından takip ettiklerini fakat yerel yönetimin konsolosluğu koruyan Iraklı polis ve askerleri haber vermeksizin çekmeleri sonucunda personelin tahliyesi konusunda sıkıntı yaşandığını söyledi.
Konsolosluk personelini asgariye düşürdüklerini ve personele faaliyetlerini risk almadan yerine getirmeleri ve belgeleri imha ederek Türkiye'ye gelecek şekilde hazırlık yapmaları yönünde talimat verildiğini aktaran Koru, olayların sadece Türkiye'nin değil uluslararası kamuoyunun da beklediğinden farklı geliştiğini ifade etti.
-"Kötü muamele yok"
IŞİD'in elinde 31'i özel harekat polisleri olmak üzere 49 konsolosluk personelinin olduğunu aktaran Koru, bu sayıya personelin ailelerinin de dahil olduğunu söyledi. Koru, 3 mahalli personelin eşi, iki çocuğu ve o sırada orada bulunan 4 ya da 5 tane vatandaşın olduğunu dile getirdi. Koru, "Değişik kaynaklardan alınan bilgilere göre şu an itibariyle personelimizin hepsi bir yerde ve sağlıklarıyla ilgili herhangi bir sıkıntı yok. Personelimizin aile fertlerine karşı herhangi bir şekilde kötü bir muamele söz konusu değil. Herhangi incitici bir şeyle karşılaştıkları yönünde bizde bilgi yok" ifadelerini kullandı.
Irak'la Türkiye'nin ilişkilerinin önemli olduğunu belirten Koru, ülkedeki karışıklıklar nedeniyle karşılıklı ticari ilişkilerin zarar görmemesi için gerekli tedbirleri aldıklarını ve başkonsolosluk personeli serbest bırakıldıktan sonra da konunun takipçisi olacaklarını belirtti.
Bakanlık bünyesinde faaliyet gösteren kriz masasının çalışmaları hakkında da bilgi veren Koru, Dışişleri Bakanlığının yanı sıra Ekonomi Bakanlığı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı ile Gümrük ve Ticaret Bakanlığından yetkililerin görev yaptığı kriz masasının 7 gün 24 saat aralıksız çalıştığını söyledi.
-"Fidye talebi söz konusu değil"
Koru, "fidye istendiği" yönündeki iddialarla ilgili böyle bir durumun söz konusu olmadığını söyledi.
İskenderun Limanı'ndan Musul'un Geyara Termik Santrali'ne mazot taşıyan 31 tır şoförünün Musul'da mahsur kaldığını kaydeden Koru, "Rehin oldukları söyleniyor fakat rehin olup da bunun karşılığında herhangi bir talep bize iletilmedi. Şirketlere de iletilmediğini anlıyoruz. Böyle bir şey söz konusu değil" diye konuştu.
Herhangi bir pazarlığın söz konusu olmadığına vurgu yapan Koru, "Zaten onlar da 'biz onları rehin aldık. İşte şunun karşılığında bırakacağız' böyle bir açıklama da söz konusu değil" ifadesini kullandı.
Koru, IŞİD'in elindeki Türk vatandaşlarını Suriye'ye götürdüğüne dair iddiaları da yalanladı.
Bakan Yardımcısı Koru, Türk konsolosluğunun özellikle hedef alınıp alınmadığı yönündeki bir soruya "Musul'da sadece Türk konsolosluğu var. Bir tek görünür olan uluslararası örgüt veya yabancı kuruluş Türk başkonsolosluğu, dolayısıyla karışıklık olduğu zaman bu karışıklığa karışan güçlerin böyle bir hedefi amaç olarak alması ve baskın düzenlemesi normal karşılanabilir tabiatıyla" cevabını verdi.
Koru, konsolosuğun yerel bölgedeki kişi, kuruluş veya örgütlerden aldığı güvence sebebiyle tahliye edilmediği iddialarıyla ilgili başka bir soruya da "Ayrılınmamasının sebebi orada diğer örgütlerle, kuruluşlarla, kişilerle konuşulup onlardan teminat alınması böyle bir şey asla mümkün değil" dedi.
Başkonsolosluğun konsolosluk dışındaki bütün işlerinin yerel askeri güçlerin "eskortuyla" yapıldığını belirten Koru, başkonsolosluk personelinin zırhlı araç olmaksızın hiçbir şekilde hareket etmediğini hatırlattı. Koru, yerel güvenlik güçlerinin çekilmesinden sonra tahliye imkanını da ortadan kalktığını söyledi.
Toplantının ardın gazetecilerin Irak'taki gelişmelere ilişkin kurulan kriz masasından görüntü almalarına da izin verildi.