O belgeleri bakın kim sızdırmış!

17 Aralık darbe girişiminden sonra açığa çıkan paralel yapılanmanın hemen hemen tüm kamu kurum ve kuruluşlarında olduğu gibi adliyelerde geniş bir örgütsel ağ kurduğu belirlendi. Şebekenin adliyelerdeki örgütlenme stratejisi, darbe girişimlerinin ardından yargıda yapılan tasfiyeyle ortaya çıktı. Yeni Şafak'ın adli kaynaklardan elde ettiği bilgilere, göre paralel yapı adliye işleyişini ele geçirmek için yıllardır Adalet Komisyonları'nı kullanıyordu. Adliyelerde görevli katip, mübaşir, bilirkişi ve teknik elemanları belirleyerek atamalarını yapan Adalet Komisyonları üyeliklerine kendilerine yakın isimleri atayan örgüt, bu yöntemle Adalet Komisyonlarını ele geçirerek adliyede görevli personelin büyük kısmını paralel yapılanmaya yakın kişilerden seçti.

KRİPTO KATİPTEN BASINA HABER SERVİSİ

Yapılanma adliyede işe aldırdığı katipleri de kritik pozisyonlarda görevlendirdi. Büyük davalara bakan mahkemelerin yazı işleri ile önemli soruşturmaları yürüten savcılar ve kaldırılan özel yetkili savcılıklarda görevli zabıt katipleri hep paralel yapılanmadan seçildi. Şebeke, bu yöntemle hem adliye işleyişine hakim oldu hem de yapılanmadan olmayan savcıların işlemleri paralel yapılanmaya ulaştırıldı. Örgüte yakın gazetelerin muhabirlerine özel bilgiler ise de genellikle yapılanmanın adliyeye yerleştirdiği katipler vasıtasıyla sızdırıldı.

YARGININ HİÇBİR MAHREMİYETİ KALMADI

Yapılanmanın bir hedefi de adliyelerdeki Bilgi İşlem Müdürlükleri oldu. Bilgisayar sistemi üzerinden adliyedeki tüm bilgisayarlarla girebilen bilgi işlem çalışanları da Adalet Komisyonu tarafından paralel yapıya mensup isimlerden seçildi. Paralel yapılanmanın Mahkemelerin özel müzekkereleri, HSYK yazışmaları ve operasyon bilgilerini dahi bu yöntemle görebildiği ve üstlerine raporluyordu. Adliyedeki Bilgi-işlem bürosu soruşturmalar için kritik öneme sahip olan UYAP sistemine de girebiliyor. Dava ve soruşturmalarla ilgili gelen ve giden tüm evraklar, ifadeler, deliller, bilirkişi raporları, polis fezlekeleri gibi tüm önemli belgeler Adalet Bakanlığı'nın otomasyon programı olan UYAP'a yükleniyor. Yapılanma UYAP üzerinden tüm bu belgelere ulaşabiliyor.

ADLİYE ŞEMASI ÖZEL HAKİMDEN

17 ve 25 Aralık darbe girişimlerinin odağında yer alan Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'ndaki örgütsel yapılanma şemasını ise 2012 yılında özel yetkili İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nden İstanbul Adalet Komisyonu üyeliğine getirilen Hakim M.K'nın kurduğu öğrenildi. M.K, kendisine iletilen listelerde isimleri bulunan isimleri adliyedeki kritik noktalara getirdi.

Adliyede kadrolaştılar

Çağlayan Adliyesi'nde paralel yapılanmanın yerleşmesi 2013 ve 2014 yıllarına rastlıyor. Bu yıllarda adliyeye alınan katip sayısı 487. Bunların çoğunluğu paralel yapının oluşturduğu listelerden belirlendi. Özel yetkili mahkeme ve savcılık kalemleri ile önemli davalara bakan hakimlere verilen katiplerin örgüt adına hareket edeceklerden seçilmesine özen gösterildi.

Paralel ekip hala işbaşında

Önemli pozisyonlara örgütsel konumlarına göre yerleştirilen paralel yapı mensupları yerlerini koruyor ve sızdırdıkları haberlerle manipülasyonlarına devam ediyor. Darbe girişiminde rol alan yargıçların görev yerleri değiştirilmesine rağmen belirli aralıklarla adliyeye gelip yerleştirdikleri personeli motive ediyor. Bu isimlerin 'Yeniden geleceğiz bu defa daha güzel yerlerde olacağız' diyerek tehditler savurduğu da öğrenildi.

O belgeleri bakın kim sızdırmış!

17 ve 25 Aralık AK Parti'ye darbe girişiminin ardından basına servis edilen, adli tutanakların paralel örgütün 2012'de işe aldığı 'paralel katipler' tarafından yapıldığı ortaya çıktı.