Arınç, Meclis'te düzenlenen Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü 2013 Yerel Medya Özendirme Ödül Töreni'nde yaptığı konuşmada, çözüm sürecinin bitmesinin amaçlandığını söyledi.
"Bu oyunun belki bir kaç maksadı olabilir" diyen Arınç, sürecin doğru gitmesinden rahatsız olan, şiddet ve kanı özleyen çevrelerin bunun işaretini verebileceğini ya da süreci sabote eden çevrelerin ilk kez halkın seçeceği Cumhurbaşkanı seçimi öncesinde, hiçbir zaman alamayacakları haklar konusunda hükümeti taviz vermeye zorlamak, korkutmak, pazarlık masasına oturtmak isteyebileceğini ifade etti.
Başka senaryoların da söz konusu olabileceğini dile getiren Arınç, şöyle konuştu:
"Terör sorununun çözülmesi, Türkiye'nin yüzyılının en önemli meselesidir. Varlık veya yokluk meselesi kadar önemlidir. Baldıran zehiri içmeye hazır olmuş, mesele çözülecekse hükümetten gitmeyi bile şimdiden başının üstüne almış, hiçbir siyasi makam ve mevki beklentisi olmadan 'yeter ki bu ülke terörden, kandan, gözyaşından kurtulsun' diye hayırlı yola çıkmış olan hükümeti kimse diz çöktüremez. Bunların hepsini bir saatte toplamak ve iki saat sonunda cezasını vermek mümkündür. Ama sabrediyorsak, süreci baltalamaya çalışanların amaçlarına bir an önce ulaşmaması için. Biraz daha sabırlı olacağız, biraz daha dikkatli olacağız. Elbette asker bu noktaya gelmişken görevini yapacak, güvenlik güçleri görevini yapacak, idareciler, valiler, kaymakamlar görevlerini bihakkın yerine getirecektir.
Genelkurmay Başkanlığımızın açıklaması dikkatle okunmalıdır. Sabırla olayları takip ediyoruz. Eğer sabır olmasaydı, hükümetin siyasi iradesine bağlılık olmasaydı, bayrak direğine çıkmaya çalışıp, o bayrağı oradan yere indirmeye cüret eden insana cezası o anda verilebilirdi."
-"Oyuna düşmemek istiyoruz"
Arınç, Çanakkale Şehitliği'nde Lice'den en az 5-6 şehit askerin isminin yazılı olduğunu belirterek, "1915'te Çanakkale Harbi'ne giderek, Liceli Ahmet Manisalı Mehmet'in kucağında can vermişse, şimdi başka hiçbir Liceli o bayrağı yerinden sökmek ya da ayak altına almak cesareti gösteremez. Bu inançsız, bu memlekete bağlı olmayan, kafasını başkalarına kiraya vermiş, başka ideolojilerin esiri olmuş, hırsını bayraktan almaya çalışan insanlara en azından birkaç saat içinde gereken mutlaka yapılır ama oyuna düşmemek istiyoruz" diye konuştu.
Bir siyasi partinin genel başkanının "Bundan sonrasını KCK bilir" dediğini anlatan Arınç, şöyle devam etti:
"Onlar biliyorsa, onların yargılandığı sırada 'Bu insanlar suçsuz yere yargılanıyor, bunların paralel yapısı yok, bunlar KCK'nın şehir yapılanması değildir' diyordunuz. Şimdi bu eylemleri yapanları KCK ile bağlantılı gösteriyor ve 'ne yaparsa onlar bilir, biz de işin doğrusunu Öcalan'a gidersek öğrenebiliriz' diyorsunuz. Böyle bir siyasetçi türü. Türünün son örnekleri Türkiye'de.
Vatanseverliğimizden, ülkemizi kucaklamak istememizden, ülkemizin en can yakıcı sorununu Allah'ın izniyle çözecek olmamızdan kimsenin endişesi olmasın."
-Anadolu Ajansı'nın Kürtçe çalıştayı
Terör örgütünün tek isteğinin propaganda olduğuna dikkati çeken Arınç, "Bu propagandayı göz önüne getirmek ve örgütün tekrar silaha sarıldığını ve bunun toplumda büyük bir panik ve korku meydana getireceğini düşünmek ve pozitif yayın yapmak hepimizin müşterek tarzı olmalı. Bütün Türkiye için sorumlu habercilik anlayışına ihtiyacımız var" dedi.
Terör örgütünün güçlü olmadığını, noktasal eylemler yaptığını dile getiren Arınç, "Ateşe benzin dökmek istiyorlar. Bunun farkındayız. Buna izin vermeyeceğiz. Hele hele bayrağımızın yerlerde sürünecek hale gelmesini hiçbir vatansever, bu memleketin evladı kabul edemez, biz de kabul etmiyoruz" diye konuştu.
Anadolu Ajansı'nın geçtiğimiz günlerde Kürtçe Haber Çalıştayı düzenlediğini anımsatan Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Mardin Artuklu Üniversitesi ve Muş Alparslan Üniversitesi'ndeki öğretim üyeleri, gazetecilerle birlikte 'habercilik dili nasıl oluşturulabilir' diye 2 gün çalıştılar. Biz de Türk Dil Kurumu olarak 11 bin kelimeden müteşekkil Kürtçe-Türkçe sözlük hazırladık. Piyasaya da çıktı. Biz bundan sonra akademik lügat üzerinde de çalışıyoruz. Bu lügat, hem üniversitelerde bu dersleri alanlar için hem seçmeli derste okutulmak üzere 3 bilim adamına hazırlattık. TRT-6, bölgede 35 radyo ve televizyon kanalı anadilde 24 saat yayın yapıyorlar.
Biz hükümet olarak bunları yapıyoruz. Onların bildiği tek şey molotof atmak, silah kullanmak ve birilerini öldürüp kan ve acıdan kaynaklanan yeni bir terör dalgası meydana getirmek. Aklıselim galip gelecek, yurtseverlik galip gelecek ve inşallah bu işin sonuca ulaştığını hep birlikte göreceğiz."
(Bitti)