Hıdırbey Mahallesi'nde bulunan ve "Musa Ağacı' olarak bilinen çınar ağacının 3 bin yaşında olduğuna inanılıyor. Bilim adamlarına göre bin yıllık olduğu tahmin edilen 7,5 metre gövde genişliğine sahip ve 17 metre boyundaki çınar, çevre düzenleme çalışmasıyla ayrı bir zenginliğe kavuştu.
Hıdırbey Mahallesi Muhtarı Selahattin Yeter, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Hatay Valiliği ve Doğu Akdeniz Kalkınma Ajansı'nın (DOĞAKA) hazırladığı proje sayesinde ağacın bölge turizmine katkı sağladığını bildirdi.
Musa Ağacı'nı görmeye gelen turistlerin ağacın yanındaki dinlenme yerlerinde mola verdiğini anlatan Yeter, yöre kadınlarının burada yaptıkları gözleme, tandır ve katkılı ekmekleri turistlerin damak zevkine sunduğunu kaydetti.
Çevre düzenleme projesi kapsamında yapılan stantlarda yörede yetişen organik sebze ve meyvelerin yanı sıra ev yapımı reçel ve turşu satışının da yapıldığını ifade eden Yeter, şöyle konuştu:
'Musa Ağacı çevresinde Hatay Valiliği ile DOĞAKA tarafından ziyaretçi sayısını artırmak ve turizmden daha çok gelir elde etmek amacıyla çevre düzenleme projesi hazırlandı ve tamamlandı. Proje kapsamında yürüyüş yolları, parke taşı döşeme, oturma bankları, satış stantları ve ışıklandırma gibi çalışmalar yapıldı. Stantlarda mahalle sakinleri tarafından organik olarak yetiştirilen sebze, meyve, ev yapımı reçel, turşu ve süt ürünleri satışı yapılıyor. Buraları ziyaret eden misafirlerimiz bunları satın alarak mahallemize ek gelir sağlıyor. Bizler de misafirlerimizi memnun etmek için elimizden geleni yapıyoruz."
Yeter, anıt ağacın çürümesine karşı ilaçlama ve budama yapıldığını, mantar oluşumuna karşı da kovukların kapatılarak önlem alındığını sözlerine ekledi.
- Musa Ağacı inanışı
İnanışa göre, Samandağ'da buluşan Hz. Hızır ile Hz. Musa, Hıdırbey Mahallesi'nin yanındaki dağa çıkmak üzere yola çıkar. Hıdırbey Mahallesi'nde ağacın bulunduğu yere geldiklerinde Hz. Musa, asasını yere bıraktıktan sonra dereye su içmeye gider. Su içtikten sonra yollarına devam ederken asasını suyun kenarında unuttuğunu anlayan Hz. Musa, döndüğünde ise asasının yeşerdiğini ve bir fidan haline geldiğini görür. O günden bugüne, ağaç Musa Ağacı olarak anılır.
