Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi önündeki refüjde oturma eylemi yaparak seslerini duyurmaya çalışan aileler, "para karşılığında eylem yaptıkları" iddiasına tepki göstererek, amaçlarının çocuklarına kavuşmak olduğunu dile getirdi.
Bir yıl önce kaçırılan kızı Zehra Yapıcı için eyleme katılan Mukaddes Yapıcı, kendilerine iftira atıldığını belirtti.
"Biz hiç kimseden para almamışız. Hem çocuklarımızı götürüyorlar hem de iftira atıyorlar, günahımızı alıyorlar. Kızım gittiğinde 15 yaşındaydı, şimdi ise 16'sında. 13 Eylül doğum günüydü. Onsuz doğum günü pastasını kesmişiz. Başbakan Erdoğan'a, Selahattin Demirtaş'a, Karayılan'a kısacası kimin elinden ne geliyorsa ona yalvarıyorum, merhamet etsinler" diyen Yapıcı, çocuklarının geri gönderilmesini istedi.
Evlat acısıyla yandığını ifade eden Yapıcı, "Oylarımızla o koltuğa oturdular. Oy verdik onlara ama biz çocuklarımızı dağa götürsünler demedik" diye konuştu.
- "Çocuklarımızı geri versinler, paraları bize lazım değil"
Kaçırılan Ramazan Şentürk'ün annesi Zübeyde Şentürk de Demirtaş'ın iddialarının doğru olmadığını kaydetti.
Büyükşehir Belediyesi önünden kovulduklarını, darp edildiklerini anlatan Şentürk, oturma eyleminin sonra ermesi için böyle bir iftiraya maruz kaldıklarını anlattı.
Şentürk, "Biz çocuklarımızı istiyoruz. Çocuklarımızı geri versinler, paraları bize lazım değil, onların olsun. Biz tonlarca para harcadık çocuklarımız için. Artık yeter çocuklarımızı geri versinler" dedi.
Bitlis'ten gelen ve 16 yaşındaki oğlu Vedat Aydın'ın fotoğrafını elinden düşürmeyen Leman Aydın ise şöyle konuştu:
"Bizim gözümüz para pulda değil, çocuğumuzdadır. Ben bir anneyim çocuğum için buradayım, siyaset için buraya gelmedik. Belediyeden sürekli 'siz AK Parti tarafından satılmış insanlarsınız, AK Parti sizi yönlendiriyor o yüzden buraya gelmişsiniz' deniliyor. Ben çocuğumun peşindeyim, çocuğumu istiyorum. Benim çocuğum hasta."
Oturma eylemine katılan ailelerden Erhan Eren de söz konusu iddiaları yalanlayarak, "Bu aileler Muş, Ağrı, Van'dan çok zor şartlarda geliyorlar. Hayvanlarını satıp gelen aileler var. Otelde perişan hallerde kalıyorlar. O kadar zor durumda olan aileler var ki ben biriktirdiğim paralarla ailelere su alıyorum. Su alacak paraları yok ailelerin. Para aldıkları doğru değil" diye konuştu.
Sivil toplum kuruluşlarına çağrı yaptıklarını ifade eden Eren, parası biten ailelerin gidecek yer bulamadığını, bu konuda yardım beklediklerini bildirdi.
Bu söylemlerin kendilerini çok üzdüğünü ifade eden Eren, şöyle devam etti:
"Bu ailelerin bu konuyla alakası yok, geçmişte BDP'ye oy veren insanlar. Biz barış istiyoruz. Biz devlete de sesleniyoruz. Neden bunu maniple etmeye çalışıyorlar. 'Para alıyorlar' gibi sözler bizi üzüyor. Demirtaş'a bu cümleleri yakıştıramadım. Bu hareket kendisine yakışmadı. Biz burada barış isteyen aileler olarak onların geri getirilmesini ve savaşa gidip kardeşlerini vurmamasını söyleyen insanlarız. Burada bir milat yapılıyor. Barışı anneler istiyor. İnanın bu barışı anneler başaracak. En çok BDP'nin burada olması gerekirken bu şeyleri söylemeleri bizleri üzüyor."
Bu arada, eylem yapan aileleri ziyaret eden "Barış Anneleri İnisiyatifi" ve "Din Adamları Yardımlaşma Derneği"ne üye bir grup, ailelere "acılarını paylaştıkları" mesajını verdi.
Barış Anneleri İnisiyatifi adına konuşan Emine Özbek, "Tek çözüm var, o da barış. Yalnızca sizin ya da bizim değil, dağdaki binlerce çocuğun dönmesi için bir barışa ihtiyaç var. Başbakan'dan bunu bekliyoruz. Barış olduğu vakit yalnızca siz değil, tüm anneler çocuklarına kavuşacak" şeklinde konuştu.
Oturma eylemi yapan annelerin, Demirtaş'ın "eylem yapan ailelere para verildiği" ifadesinin çok incitici olduğunu belirtmesi üzerine Emine Özbek de "Bu çok yanlış bir ifade" dedi.