Bir ülkenin aşırı açık prosedüründen çıkarılabilmesi için planlanan ya da fiili kamu açıklarının gayri safi yurtiçi hasılasına oranının yüzde 3'ü aşmaması gerekiyor.
Ülke bazlı ekonomik tavsiyelerini açıklayan AB Komisyonu, bu 6 ülkenin 2013'te yüzde 3 oranını aşmadığı ve 2014 ile 2015 döneminde de aşmayacağının öngörüldüğü için prosedürü sonlandırırken, Bulgaristan, Almanya, Estonya, İtalya, Macaristan, Letonya, Litvanya, Lüksemburg, Romanya, Finlandiya ve İsveç dışındaki tüm ülkeler için bu süreç sürdürülüyor.
Polonya ve Hırvatistan'ın da önerilere uygun şekilde açıklarını azaltma yönünde adım attığının altını çizen AB Komisyonu, prosedürde kalmaya devam eden Fransa'nın mali konsolidasyon önlemlerinin detaylarının aşırı açığı düzeltmesini güvence altına alma açısından yetersiz olduğu yönünde görüş bildirdi. Fransa'nın bütçe stratejisinin AB'nin bütçe kuralları ile kısmen uyumlu olduğu da AB Komisyonu'nun dikkati çektiği unsurlar arasında yer aldı.
AB Komisyonu'nun Ekonomik ve Parasal İşlerden Sorumlu Üyesi Olli Rehn de önerilerin detaylarını açıklamak üzere düzenlenen basın toplantısında yaptığı konuşmada, gelecek aylarda Fransa'nın reformlara kararlılıkla devam etmesinin çok önemli olduğunu vurguladı.
AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso da büyümenin geri döndüğünü ve mali piyasaların istikrara kavuştuğunu belirterek, "Düzelme kırılgan. Henüz olmak istediğimiz yerde değiliz" dedi.
Barroso, AB vatandaşlarının somut sonuç beklentisi içinde olduğunu vurgulayarak, "Daha fazla eyleme ihtiyaç var" diye konuştu.
AB Komisyonu'nun aşırı açık prosedürünü sonlandırmaya yönelik önerileri, AB Konseyi'nde onaylanırsa aralarında Fransa'nın da yer aldığı bu süreçte kalan ülke sayısı 11'e düşecek. Bu ülkelerin sayısı 2011'de ise 24'te bulunuyordu.
